BIST 10.159
DOLAR 32,20
EURO 35,12
ALTIN 2.472,72
HABER /  GÜNCEL

Anavatan'ın bir odası bile yok

Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Sarıbaş, hükümetin kendilerini yok saydığını iddia etti. Sarıbaş iktidarır görgüsüzlükle suçladı.

Abone ol

Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Sarıbaş, partisinin Anayasa gereği bütün yasama faaliyetlerine katılması gerekirken, çalışacağı bir mekanının bile bulunmadığını söyledi. Sarıbaş, "Bunun adı düpedüz görgüsüzlüktür. ANAVATAN'ı yok farz eden Meclis yönetimi, artık aklını başına almak zorundadır" dedi. Sarıbaş, ANAVATAN Partisi'ne düşmesi gerektiğini öne sürdüğü bir adet TBMM Başkanvekilliği'nin, AK Parti ve CHP'nin ortak önerisiyle İçtüzüğünün 11. maddesine aykırı olarak "gasp" edildiğini savundu. Muhalefetin sesini kesmeye yönelik bu tür hareketlerin kimseye fayda sağlamayacağını ifade eden Sarıbaş, Anayasanın 95. maddesine göre, her siyasi parti grubunun bütün yasama faaliyetlerine katılması gerektiğini, aksi taktirde bu faaliyetlerin anayasal zeminde yapılmış olmayacağını ileri sürdü. Sarıbaş, AK Parti'nin Anayasa'nın bütçeyle ilgili 5 maddesinde değişiklik öngören teklifinin geçen hafta Anayasa Komisyonu'nda ele alındığını, ancak kendilerine herhangi bir çağrı yapılmadığını belirterek, komisyonun bu faaliyetinin Anayasa'ya aykırı olduğunu iddia etti. Sarıbaş, teklifin, TBMM Genel Kurulu gündemine alınarak, Anayasa aykırı sürecin devam ettirildiğini savundu. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanmasını da değerlendiren Sarıbaş, İstanbul'da "Ermeni Konferansı"nın durdurulmasına ilişkin verilen mahkeme kararını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eleştirdiğini, Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in "bu kararın delinmesi için yol gösterdiğini" öne sürdü. Sarıbaş, şöyle konuştu: "Ne olduysa, gerek Başbakan gerekse Adalet Bakanı, bugün hukukun tek savunucusu oldular. Hukukun üstünlüğü ve yargı kararının tartışılmazlığı konusunda birleştiler. İstanbul mahkemesi karar verdiğinde de, (yargı kararıdır, herkesin saygı göstermesi gerekir) demelerini gönül isterdi. Onu demeyenlerin, bugün başkaları aleyhine verilen kararların savunucusu noktasında görünmeleri hiç inandırıcı olmamaktadır. Van'da bir trajedi yaşanmaktadır."