BIST 10.320
DOLAR 32,26
EURO 35,06
ALTIN 2.466,53
HABER /  GÜNCEL

Akil Adamlar Diyarbakır'da ne yapıyor?

"Akil Adamlar" Türkiye'de. Yoğun gündem arasında gözden kaçan bu isimlerin Türkiye'deki temasları kafaları karıştırdı.

Abone ol

Kamuoyunun sorusuna Milliyet yazarı Can Dündar köşesinden cevap verdi. Bu isimler bir kaç gündür Türkiye'de.. Sessiz sedasız görüşmelerde bulunuyorlar: Finlandiya eski Cumhurbaşkanı Martti Ahtisaari, İspanya eski Dışişleri Bakanı Marcelino Oreja Aguirre, Hollanda eski Dışişleri Bakanı Hans van den Broek, Avusturya eski Dışişleri Müsteşarı Albert Rohan...

20 EYLÜL'E AZ BİR SÜRE KALA

İRA'nın silah bırakması ve Kosova'nın bağımsızlıklarında akil adımların rolü öne çıktı. Ateşkesin bitmesine 5 kala, önce Diyarbakır’da sonra Ankara’da görülünce “Şimdi de Kürt sorununda arabuluculuk yapıyor” söylentisi yayıldı.

DİYARBAKIR GEZİSİ İLGİ ÇEKTİ

Can Dündar akil adamları, yapısını, nasıl ve ne amaçla hangi tarihte kurulduğunu ayrıntılarıyla yazdı.

"(...)Komisyon’da para almadan, gönüllü çalışan 70 yaş üstü “akil adamlar”, bugüne dek Türkiye’nin tam üyeliğini savunan 2 raporla Avrupa’yı Türklere karşı adil davranmaya çağırdılar.

* * *
Heyet şimdi 3. rapor üzerinde çalışıyor. Arada Türkiye’ye gelip ziyaretler yapıyor.
Daha önce İstanbul’da Patrik’le görüştüler. Kayseri’ye gittiler. Kars’ta bir hapishaneyi ziyaret ettiler. Ama bunlar, Diyarbakır gezisi kadar ilgi çekmedi.
Heyetin Başkanı Ahtisaari, Kuzey İrlanda’da IRA’nın silah bırakmasına dair tahkikatın başındaydı. Daha sonra Endonezya Hükümeti ile Özgür Aceh Hareketi arasında devreye girdi. BM’nin Kosova Özel Temsilcisi olarak Kosova’nın bağımsızlığıyla sonuçlanan süreçte rol aldı. 2008’de Nobel Barış Ödülü’nü aldı."

NE KADAR ILIMLILAR DİYE ŞAŞIRMIŞLAR

Ahtisaari'nin "Kürt sorunu, üyeliğinizin önünü tıkayan bir engel... Sorunu anlamak için ilgilileri dinlemeye geldik.”
şeklindeki sözlerini aktaran Dündar, heyetin nelerle karşılaştığını anlattı:

"(...)Diyarbakır’da vali, belediye başkanı ve sivil toplum önderleriyle görüşmüşler. Ahmet Türk’ten çok etkilenmişler. Hatta “Ne kadar ılımlılar” diye şaşırmışlar. “Henüz sadece bir kısmıyla tanıştınız” cevabını almışlar.
Kürtler makul talepler dile getirince “Yarın yenilerini istemeyeceğiniz ne malum” diye de sormuşlar."

"BÖLMEYE GELDİLER" PARANOYASI

Ancak heyete tepki gösterenler de az değil. Bölünme tartışmalarının yaşandığı ülkelerde boy göstermeleri bazı çevrelerde şüphe uyandırdı. Can Dündar da duyulan rahatsızlıkların nedenini köşesine taşıdı.

"(...)Heyetin bazılarını rahatsız etme nedeni, Ahtisaari’nin daha önce ilgilendiği Sırbistan’ın bölünmüş oluşu...
Bir başka neden, heyeti bir araya getiren Açık Toplum Enstitüsü’nün, eski doğu blokunda “turuncu devrimler”e imza atan “küresel sermayedar” George Soros’la bağlantılı oluşu...
Şurası kesin ki Türkiye, kapatamadığı bu yarayla her tür dış etkiye açık halde... Çözemediği sürece de böyle kalacak.
Bizim “Bölmeye geldiler” paranoyamız da sürecek.
Oysa referandum haritası, zaten bölünmüşlüğün aynası...
Kaldı ki, bir arada yaşamaktan mutlu, kenetlenmiş bir halkı kimse bölemez. Ama sosyal bir sorunu, 30 yıl silahla çözmeye çalışmak, sadece toplumu değil, ülkeyi de böler.
Hiç istenmez ama, sen çözmez seyredersen, diyalog kurmaz ertelersen, başkaları devreye girer.