BIST 9.722
DOLAR 32,53
EURO 34,92
ALTIN 2.424,56
HABER /  MEDYA

Abdurrahman Dilipak'tan olay Fransa yazısı

Yeni Akit yazarı Abdurrahman Dilipak'ın Fransa'yı sarsan terör olaylarını değerlendirdiği yazısı çok konuşulacak.

Abone ol

Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurahman Dilipak, "Kendilerini günah dolu suçlu bir hayata mahkûm edenlerden intikam almak isteyen, intihar etmek yerine bu işten önce intikam almak isteyen bir sürü genç var." diye yazdı.

Fransa'ya kabus dolu günler yaşatan terör saldırılarını yorumlayan yazar, "Kork Fransa" başlıklı köşesinde Batı dünyasının ve Fransa'nın sömürgeci politikasının bedelinini ödediğini savundu.

Paris'teki protesto gösterileri sırasında 'korkmuyoruz' anlamına gelen ışıklı panonun asıldığını hatırlatan yazar, Batı'ya yönelik eleştirilerine böyle devam etti:

İŞTE ŞİMDİ BULDUNUZ PAPAZI

"Bana kalırsa korkmaları gerek.. Bu "baldırıçıplak” Afrikalı çocuklar var ya, işte onlar Fransa'yı yakacaklar. Terör denilen bu bela, "tarihin sonu"nu getirecek bir "medeniyetler arası çatışma"ya dönebilir.. Zaten içinizden birileri "Tanrıyı kıyamete zorlamak" istemiyor mu idi, buyurun işte şimdi buldunuz papazı.

BU KAVGA BURADA BİTMEYECEK

Hemen söyleyeyim bu kavga burada bitmeyecek.. Paris'le sınırlı da kalmayacak.. Yarın Roma, Berlin, Londra, Newyork’ta da aynı olaylarla karşılaşmak sürpriz olmayacak.. İstanbul'da, Diyarbakır'da, Bağdat'da, Şam'da, San'a da, Beyrut'ta, Kudüs'te, Gazze'de, Kahire'de, Tunus'ta, Trablus'ta olan, Kırım'da olan sizde de olacak..

BU YAZDIKLARIM OH OLSUN ANLAMINA GELMİYOR

Üflediğiniz bu ateş sizin de sakalınızı tutuşturacak.. Onun için korkmalısınız. Bu yazdıklarım "oh olsun" anlamına gelmiyor. Olanlar bir temenni de değil. Belki sizin kadar cesur değilim, sizin kadar silahımız, paramız da yok. Belki ondandır. Soğuk savaş yıllarında korkarak yaşamayı öğrettiler bize. Kendi gölgemizden bile korkuyoruz.. Sizin adamlarınız her şeyimizi çaldılar. Yetmedi, din, ahlak, gelenek, tarih; her şeyimizi yağmaladı adamlarınız. Kaybedecek fazla bir şeyimiz kalmadı anlayacağınız demokrasi kromajlı ruhumuza geçen prangalarımızdan başka.. Siz de korkun. Korkmak insani bir şey.. Biz efendilerimizden korkmamayı öğrenirken, Allah'tan korkmayı öğrenecektik, onu da beceremedik tam. Kula kulluk etmeyecek, Allah'tan başka kimseden korkmayacaktık..

Basın, düşünce ve ifade hürriyeti tartışmalarından daha fazla şey ifade ediyor bu olaylar. Bu olaylar sakın Kızılderili reisi Seatle'nin laneti olmasın ya da son Kanum Kıralı'nın laneti mesela.. Hind laneti, Çin laneti de olabilir. Hadi havralara, kiliselerinize gidin, çanlarınızı çalın, borularınızı öttürün ya da konsüllerde, localarda, kulüplerde buluşun; hadi çözün bu ifritten problemi çözebiliyorsanız..

DİZİNE BAŞINIZI KOYUP AĞLAYACAĞINIZ BİR ANANIZ DA YOK

Biraz esrar, eroin beyin zonklaması için iyi gelir mi sanıyorsunuz. Biliyorum, dizine başınızı koyup ağlayacağınız bir ananız da yok.. O huzurevinde ya da yalnız yaşıyor değil mi! Bizim mukaddeslerimizi alay konusu yaparak ne de eğleniyordunuz! Hadi eğlenmeye devam edin.."

AĞLA EY PARİS

Avrupa'nın sömürceğilik tarihine değinen Dilipak, bazı düşünür ve yazarların kendi ülkelerine yönelik eleştirilerine yer verdikten sonra yazısını böyle tamamladı:

"Ağla ey Paris.. Anne babalarını öldürüp, mallarını yağmaladığınız, köleleştirdiğiniz öfkeleri akıllarından büyük varoş çocukları haymlarından kaçıp, size doğru geliyorlar.. Örgütlü olmaları gerekmiyor. Kendilerini bir örgüte nisbet etmeleri yetiyor.. Kaybecek fazla bir şeyleri yok bu insanların. Kendilerini günah dolu suçlu bir hayata mahkûm edenlerden intikam almak isteyen, intihar etmek yerine bu işten önce intikam almak isteyen bir sürü genç var.

"Babalar koruk yediklerinde çocuklarının dişleri kamaşmaz" ama, babalarının gasbettiği bağlarda oturup, babasının silahları ile, yurtlarını gasbettiğiniz yoksullara, onların kutsallarına karşı meydan okuyarak, onları aşağılamaya devam ettiğiniz sürece korkunun ilk fırsatta yakanıza yapışacağını bilmeniz gerekir. Siz İsrail'e arka çıkmaya devam edin. Siyonistlere, Sisi'ye arka çıkmaya, Esad'a sesinizi çıkarmamaya devam edin. Komşuda pişer size de düşer. Ne demişler, "Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste..", "Zulm ile abad olunmaz", "Bu dünya etme - bulma dünyasıdır. Eden bulur." Selâm ve dua ile."