BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70
HABER /  GÜNCEL

ABD'den Davutoğlu'na büyük övgü

New York Times'da, Davutoğlu'ndan övgü dolu sözlerle bahsetti. Yorumda, ABD ve AB'nin tavrı da eleştirildi.

Abone ol

ABD'nin tanınmış gazetelerinden New York Times, ''Türkiye'nin son dönemde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun liderliğindeki dış politikasıyla dünyada öne çıktığını'' yazdı.

Gazetenin bugünkü internet sayfasında, dış politika yazarlarından Roger Cohen'in Ankara'da Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile yaptığı röportaja dayanan bir yorum yazısı çıktı.

Yorum yazısında, ''Türkiye için dış politika doktrini yaratan, Mayıs 2009'dan beri Dışişleri Bakanı olan Davutoğlu'nun, Türkiye'nin İran'ın dostu, İsrail'in düşmanı olarak görülmesinde, NATO'nun yeni füze kalkanına ihtiyatlı davranmasında, Arap ülkeleriyle ilişkileri geliştirmesinde ve Türkiye'nin Doğu'ya dönmesinin arkasındaki isim olarak görüldüğü'' belirtildi. Yazıda Obama yönetiminin, BM Güvenlik Konseyi'nin İran yaptırım kararına hayır oyu veren Türkiye'nin davranışından hayal kırıklığı duyduğunu söylediği, ABD Kongresi'nin memnun olmadığı, ABD'nin Ankara Büyükelçisinin atamasını geciktirdiği belirtildi.

"SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ NOSTALJİ"

Washington'da Türkiye-ABD ilişkilerinin soğuk savaş dönemindeki haline dönmesi yönünde bir ''nostalji'' olduğu belirtilen yazıda, Davutoğlu'nun bu fikri paylaşmadığı ve ''Soğuk savaş dönemindeki gibi bir sınır ülkesi olmak istemiyoruz. Biz komşularımızla sorun istemiyoruz'' dediği belirtildi.

'Komşularla sıfır politika'nın Davutoğlu'nun etkili kitabı ''Stratejik Derinlik''in temelini oluşturduğu belirtilen yazıda, bu politika temelinde, Türkiye'nin Rusya ile olan yıllık ticaretinin 40 milyar dolara çıktığı, Türkiye-Suriye ilişkilerinin hiç bu kadar iyi olmadığı, Türkiye'nin kuzey Irak'taki ticari etkisinin son derece kuvvetli olduğu, Ürdün ile serbest ticaret anlaşması imzalayan Türkiye'nin ayrıca İran ile ticaretini önümüzdeki 5 yıl içerisinde üçe katlamak istediği'' kaydedildi. Bütün bu gelişmelerin Batı'yı tedirgin ettiği ifade edilen yazıda, Türkiye'nin bu politikasının geçen yıl yüzde 7 oranında ekonomik büyüme yarattığı vurgulandı.

Yazıda, Türkiye'nin AB üyeliğinin baş savunucularından İngiltere Başbakanı David Cameron'un, ''Türkiye'nin kampı koruyabileceğini, fakat çadırda oturmasına izin verilmediğini söylemenin hatalı olduğunu'' belirttiği de hatırlatıldı. Bu tutumun ''gerçekten yanlış ve aptalca'' olduğu vurgulanan yazıda, Türkiye'nin en azından bir ayağının Batı çadırının dışında olduğu, ama giderek değişen dünyada elde ettiği başarılardan gurur duyduğu kaydedildi.

TÜRK DIŞ POLİTİKASI

Yazısında Türkiye'nin İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ı, 2009 Haziranında seçim muhaliflerine karşı şiddet içeren tavrının hemen ardından cumhurbaşkanı olarak tanımasının pek uygun bulunmadığını belirten Cohen, ''ancak Türkiye'nin İran politikasının doğru olduğunu, izolasyonun aşırıların işine geldiğini, yaptırımların İran'ı değiştirmeyeceğini, Türkiye ve Brezilya'nın uranyum takas anlaşmasının diplomatik müzakerelerin yolunu açmak yolunda bir araç olduğunu'' kaydetti.

Yazıda, Davutoğlu'nun uranyum takas anlaşmasıyla ilgili olarak ise, ''Elbette ABD ile her aşamada eşgüdüm içindeydik, Washington'da hiç kimse Türkiye'nin bu konuda kendi başına davrandığını söyleyemez. Amacımız gerilimi düşürmek ve İran'ın nükleer programını kontrol altına almaktı'' dediği belirtildi.

''Batı'nın Türkiye'ye yönelik kırgınlığını bir tarafa bırakması durumunda, Türkiye'nin Batı'nın Müslüman dünyasına açılan kanalı olabileceği'' yorumu yapılan yazıda, ''yeni Türkiye'nin NATO'yu veya ABD ile olan müttefikliğini terketmeyeceği, NATO'nun Taliban ile, veya Batı'nın İran ile diyaloga geçmek istemesi durumunda Türkiye'nin yardımcı olabileceği'' ifade edildi.

MAVİ MARMARA

Mavi Marmara saldırısıyla ilgili olarak Davutoğlu'nun ''Uluslararası sularda vatandaşları öldürülen Türkiye, ABD'den bu konuda dayanışma görmeyi beklemektedir. Bu milli bir gurur meselesidir' dediğini yazan gazete, Davutoğlu'nun ''İsrail'den de özür beklediklerini, çünkü dostların birbirlerine özür dileyebildiklerini düşündüklerini'' söylediği bildirildi.

Cohen yazısında, ''Türkiye'nin bu konuda ABD'den dayanışma yerine, husumet gördüğünü'' belirterek, ABD Kongresi'nin bir üyesinin Başkan Obama'ya bir mektup yazarak kendisinden Türkiye'nin Mavi Marmara saldırısına yönelik tutumunu ''kınamasını'' istediğini, bunun Kongre'deki ''Türkiye İran'ın dostu, İsrail'in düşmanı'' duygusunun bir yansıması olduğu yorumunu yaptı. Bunun Obama'nın başarısızlığa mahkum Ortadoğu politikasının içinde yeralan ucuz şovenist saçmalığa benzediğini yazan Cohen, Davutoğlu politikasının Amerikalılar tarafından daha çok anlaşılması ve destek görmesi gerektiğini yazdı.