AB sürecinde Türk eğitimi ilerledi mi?

AB uyum sürecinde Türk eğitim sisteminde hangi reformlar yapıldı? Milli Eğitim Bakan'ı Hüseyin Çelik AB büyükelçilerine verdiği resepsiyonda hepsini tek tek anlattı...

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, AB üyesi ülkelerin büyükelçilerine verdiği resepsiyonda, AB'ye uyum sürecinde eğitim alanında yapılan reform ve gelişmeleri değerlendirdi. AB Türkiye Temsilcisi Büyükelçi Hans Jörg Kretschmer'in yanı sıra, AB üyesi bazı ülkelerin büyükelçileriyle eğitim ve kültür ataşelerinin katıldığı Başkent Öğretmenevi'ndeki resepsiyonda konuşan Çelik, Türkiye'nin AB ortaklığı ve tarih alma sürecindeki katkılarından dolayı tüm AB üyesi ülkelere teşekkür etti. Resepsiyonun, hem bakanlığının bürokratlarının AB üyesi ülkelerin büyükelçilik yetkilileriyle bir araya gelmesi, hem de uyum sürecinde eğitim alanındaki gelişmelerin değerlendirilmesi amacı taşıdığını bildirdi. Hükümet'in 2.5 yıldır eğitim alanında çok büyük reformlar gerçekleştirdiğini ve ''yapılamaz'' denilenleri yaptığını anlatan Çelik, iktidara geldiklerinde önlerinde buldukları sorunlara çözüm için yola koyulduklarını belirtti. Bu sorunların başında, okullaşma oranındaki düşüklüğün geldiğini, Türkiye'nin bu konuda AB üyesi ülkelerin çok gerisinde bulunduğunu tespit ettiklerini ifade eden Çelik, kız çocukların ve özürlülerin eğitiminin büyük önem taşıdığını bildirdi. Kız çocuklarının eğitimi için ''Haydi Kızlar Okula'' kampanyası başlattıklarını anımsatan Çelik, 1.5 yılda 150 bin kız çocuğunun tekrar okula döndürüldüğünü bildirdi. Okullaşmanın önündeki en büyük problemlerden birinin maddi sorunlar olduğuna dikkati çeken Çelik, bunun çözümü için okul kitaplarının ücretsiz dağıtımının yapıldığını kaydetti. Çelik, ''2004 yılı içinde 83 milyon ders kitabı bastık ve bunu bütün ilköğretim okulundaki çocuklarımıza ücretsiz ulaştırdık'' dedi. Okullardaki fiziki imkansızlıkların da giderildiğini anlatan Çelik, AB ve Dünya Bankası gibi kuruluşların desteği ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünü yaptığı ''Eğitime yüzde 100 Destek Kampanyası''yla hükümetin 40 bin yeni derslik yaptırdığını belirtti. Çelik, şunları söyledi: ''Okullarımızın mimarisini değiştiriyoruz. Çocuklarımıza daha cazip gelebilecek ve daha fonksiyonel olan, bütün özürlü grupların ihtiyaçlarını karşılayacak bir tarzda bundan sonra okullarımızı inşa edeceğiz.'' Okulların teknolojik alt yapısında sıkıntılar bulunduğunu vurgulayan Çelik, 2004 yılında okullara 84 bin bilgisayar gönderdiklerini bildirdi. Çelik, ''2005 yılının sonuna kadar okullarımıza geniş bant ADSL internet bağlantısı kuruyoruz. Bugün itibariyle bu rakam 19 bin okula ulaşmıştır'' diye konuştu. Öğretmen eğitimine de önem verdiklerini kaydeden Çelik, öğretmenlerin kalitesinin artırılması için çalışmalar yaptıklarını ifade etti. Çelik, ''Özellikle öğretmenlerin bilişim teknolojisinden yararlanması ve öğrencileri yararlandırması için bütün öğretmenleri hizmet içi eğitime tabi tutuyoruz'' dedi. Eğitimdeki en büyük reformun müfredat değişikliği olduğunu bildiren Çelik, ilköğretimde son müfredat değişikliğinin 1967 yılında hazırlandığını, ancak o zamandan bu zamana çok şeyin değiştiğini söyledi. Çelik, ''Eski müfredat ekonomiye, üretime, demokrasiye, insan haklarına duyarlı bir müfredat değildi. Yeni hazırlanan müfredat 9 ilde 120 okulda uygulanıyor. Seneye bütün Türkiye'de bu müfredat uygulanacak'' şeklinde konuştu. Ezberciliğe dayalı, tek tip insan yetiştirilmeyeceğine işaret eden Çelik, ''informativ'' yerine ''konsraktif'' denilen sistemin getirildiğini söyledi. Mesleki teknik eğitimin de AB standartlarına getirileceğini belirten Çelik, mesleki eğitimin yüzde 65, genel liselerin ise yüzde 35 seviyesine getirilmesi için çalışma yaptıklarını bildirdi. Çelik, bu reformları yaparken AB ülkelerindeki reformlardan yararlandıklarını ve bundan sonra da yararlanmaya devam edeceklerini söyledi.