BIST 9.916
DOLAR 32,44
EURO 34,74
ALTIN 2.438,67
HABER /  EKONOMİ

Merkez Bankası istese de faizleri düşüremez!

Dünya gazetesi yazarı İsmet Özkul, Merkez Bankası'nın istese de faiz indirimi yapamayacağı yazdı. Özkul'a göre faiz indirimi olsada faizler düşmez!

Abone ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Yani bize karşı bir bağımsızlık mücadelesi veriyorsun da başka bir yerlere karşı bağımlılığın mı var, bir de bunu söyle" sözleri sonrası istifa iddialarının gündeme geldiği Merkez Bankası ne yapacak?

Bu sorunun yanıtını Dünya gazetesi yazarı İsmet Özkul bugünkü köşe yazısından verdi.

"Yüksek faizin sorumlusu Başçı mı yoksa Erdoğan mı?" başlıklı yazısında İsmet Özkul önce ekonomik verilerin durumunu analiz etti ardından da çarpıcı bir tespitte bulundu:

"...Merkez Bankası istese de faizleri indiremez. Hatta Merkez Bankası kendi faizini indirse bile faizler inmeyebilir, tam tersine önce kurlar, ardından faizler yükselir."

İsmet Özkul'un bugünkü yazısında öne çıkan bölümler şöyle:

"...Faiz tartışmasının ekonomik olarak oturduğu zemine biraz bakalım. Üç yıldır özel sektör yatırımlarında ciddi bir durgunluk var. Son teşvik rakamları da bu durumun süreceğine işaret ediyor. Teşvik alan yatırım tutarı 2014'te yüzde 35.7 azaldı.

Bunun tek ve en önemli nedeni faizlerin yüksek olması mıdır?

Madem dünyada faizler çok düşük, o zaman işadamları yatırımlarını yurtdışından kredi alarak da yapabilirler, ama yapmıyorlar. Üstelik özel sektör, tam tersini yapmış ve aldığı dış kredileri geçen yıl yüzde 35.44 azaltmış. Buna karşın Türklerin, yurtdışında yaptıkları doğrudan yatırım miktarı, geçen yıl
yüzde 89 artarak 6.66 milyar dolara çıkmış.

Dışarıda yatırıma koşan Türkler, içeride ayak sürüyor. Neden acaba?

Yabancı yatırımcıların tavrı da aynı yönde. Geçen yıl gayrimenkul dışındaki doğrudan yatırım girişi yüzde 16 azaldı. Ama yabancının gayrimenkul yatırımları yüzde 41.7 arttı. Yabancılar da gayrimenkul alıyorlar ama yatırıma soğuk duruyorlar. Acaba neden?

SIRTINI DÖNMEYE BAŞLADI

Türkiye'de sabit yatırım yapmış yabancı sermaye bile sırtını dönmeye başlamış. Geçen yıl yabancıların Türkler'den aldıkları şirket hisselerinin tutarı yüzde 40 azalırken, Türkler'e satışları yüzde 243 artmış. Neden acaba?

Yabancılar bir anda faizlerin yüksek olduğunu mu fark etmişler? Madem dünyada faizler düşükken bizde çok yüksek, o zaman sıcak paranın koşa koşa gelmesi gerekmez mi? Geçen yıl sıcak para girişi de yüzde 27.84 düştü. Sıcak paranın yüksek faize bile gelmiyor olmasını neyle açıklayacaksınız?

BİRAZ İŞKİLLENDİĞİNDE...


Tüm bunların sebebi Türkiye'nin dünyanın en kırılgan ekonomilerinden birisi haline getirilmiş olması. Türkiye'nin toplam açık pozisyonu 431.22 milyar dolar ile milli gelirinin yarısından yüksek. Bunun 192 milyarı portföy yatırımı, 50 milyar doları mevduat olmak üzere, biraz işkillendiğinde hemen kaçacak sıcak para. Buna 81 milyar dolara yaklaşan kısa vadeli borçları da ekleyin. Bu kadar yükümlülük ve cari açık karşısında 127 milyar dolarlık döviz rezervi, ne yabancıya ne yerliye güven vermeye yetmez. Hele de dünyada sıcak para akımlarının gelişen ülkelerin aleyhine döndüğü bir konjonktürde... Bu rakamlar, çarklarını ancak yüksek cari açık vererek döndüren bir ekonominin ne kadar bıçak sırtında olduğunu gösteriyor.

TÜRKLER HIZLA BORÇ KAPATIYOR


Onun için sıcak para yüksek faize bile tav olmuyor. Bu yüzden yabancı gelmiyor, yerliler ise dışarıdan ucuz kredi almak yerine borç kapatıyorlar. Çünkü kurların yükselmesinden korkuyorlar.
Doğrudan yatırımları ise bunların yanı sıra hukuk devleti konusundaki kaygılar ile hükümetin siyasi çizgisine ters gördüğü şirketlerle ilişki biçiminin yarattığı kuşkular da etkileniyor. Bunlara bir de içeride tırmandırılan siyasi kutuplaşma ve Suriye başta olmak üzere yanlış yönetilen jeopolitik riskler eklendiğinde kırılganlık daha da artıyor.

MERKEZ BANKASI İSTESE DE YAPAMAZ!

Bu koşullar altında Merkez Bankası istese de faizleri indiremez. Hatta Merkez Bankası kendi faizini indirse bile faizler inmeyebilir, tam tersine önce kurlar, ardından faizler yükselir.