BIST 10.267
DOLAR 32,28
EURO 34,79
ALTIN 2.413,11
HABER /  GÜNCEL

AB hedefi hüsran mı hayal mi?

Türkiye'nin 2010 yılı AB İlerleme Raporu bugün açıklanıyor. Peki raporun ardından Türkiye'yi hangi zorluklar bekliyor? Deniz Temur, sizler için analizini yaptı

Abone ol

Türkiye'nin 2010 yılı Avrupa Birliği (AB) İlerleme Raporu ve Genişleme Stratejisi Belgesi bugün AB Komisyo'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle tarafından açıklanacak.

Raporun geçen hafta basına sızan taslak metninde, hem övgü hem de yergi vardı. Çoğunlukla Türkiye için olumlu sayılabilecek bir taslak metin hazırlayan AB, Ergenekon davası sürecinden, yüksek yargıdaki değişikliklere, anayasa referandumundan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yapısına kadar 'beklenen' pek çok konuda ayrıntılı görüş bildirdi.
Akşam saatlerinde açıklanacak raporla basına sızan taslak metin arasında farklılık olmazsa Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda attığı adımlar birlik tarafından olumlayacak. Tıpkı geçen yıl ki raporda olduğu gibi.

Peki bu rapor, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda net bir tavır ortaya koyacak mı?

Ne yazık ki hayır!

İLK HEDEF BÜTÇEDEN PAY ALMAK

2005'de AB'ye üyeliği konusunda büyük umutlar besleyen Türkiye, 2007-2013 bütçesinden pay alamamış, üyelik hayallerini de ertelemek zorunda kalmıştı. 2005'den bu yana daha kalabalık bir yapıya kavuşan AB, 2014-2020 bütçesi için kolları sıvamış durumda. Türkiye'nin ise üyelik önündeki en büyük adımı bu bütçeden pay almak. Bütçeden pay almak demek , Türkiye'nin üyeliği için birliğin kesin tavrını ortaya koyması demek.  Bütçeye girememek ise Türkiye'nin AB'ye tam üyelik hayalini 2020'lerin ötesine ertelemesi anlamanı geliyor. Ancak AB'nin yeni bütçesinin en büyük bağışçılarına bakıldığında pastadan pay almak çok da kolay görünmüyor.

ALMANYA VE FRANSA ENGELİ

AB üyesi her ülke birlik bütçesine önceden müzakere edilen oranlarda bağış da bulunuyor. En büyük bağışçılar ise Almanya ve Fransa ile birlikte İngiltere. İngiltere Başbakanı David Cameron'ın Türkiye'nin AB'ye üyeliğini destekleğini defalarca dile getirmesi Türkiye için bir avantaj. Ancak Almanya ve Fransa'nın Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkan tutumlarının bütçe görüşmelerinde son derece etkili olacağı da açık.

AVRUPA KONSEYİ KOZU

Türkiye, yarın Avrupa Konseyi Bakanlar Kurulu Dönem Başkanlığı görevini Makedonya'dan devralacak. Türkiye'nin 6 ay süreyle yürüteceği bu görev, reformların Avrupa'ya daha kolay anlatılmasına ve eksikliklerin gidermesi için bir fırsat doğrucak. AB'ye üyelik konusunda ısrarlı davranan Türkiye'nin tüm bu süreçleri doğru değerlendirip, hızlı adımlar atması gerekiyor. Aksi halde birliğe üyelik ideali önce hüsrana ardından da bir kez daha hayale dönüşecek.