BIST 9.916
DOLAR 32,44
EURO 34,74
ALTIN 2.438,67
HABER /  GÜNCEL

Yargı krizinde merak edilen sorular

Ankara'yı sarsan yargı krizi derinleşirken Türkiye gelinen noktada birçok soruya yanıt arıyor.

Abone ol

Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner tutuklandı, ardından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) "yetki aşımı" diyerek Erzurum'da görevli başta Osman Şanal olmak üzere özel yetkili savcıları görevden aldı.

Ankara'yı sarsan kriz üzerine hükümet ve yargı kanadından yeni açıklamalar geldi, tansiyon düşmedi.

Şimdi Türkiye, gelinen noktada birçok soruya yanıt arıyor. Yanıtı aranan sorular şöyle:

Yetkileri kaldırılan savcılar hakkında HSYK'ya ulaşan bir soruşturma raporu var mı, yok mu?

HSYK, bu savcıların yetkilerini hangi hukuki gerekçelerle kaldırdı?

Görev suçu-kişisel suç ayrımı neye göre yapılıyor?

Yetkisi kaldırılan savcıların topladığı dellillerin hukuki değeri var mı?

HSYK'nın kararı, Erzincan başsavcısı İlhan Cihaner'in tutukluluğuna yapılan ikinci itirazı etkiler mi?

3. Ordu Komutanı Saldıray Berk'in ifade vermesi konusunda yetkisi kaldırılan savcıların verdiği karar geçerli mi?

İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Ceza Hukuku Profesörü Ersan Şen, NTV canlı yayınında soruları yanıtladı.

Prof. Şen'in değerlendirmesi şöyle:

"HSYK'nın dün verdiği karar nihai karardır, öncesinde 2 yıldır Erzincan ve Erzurum'daki savcılar arasında soruşturma dosyalarındaki ihtilaflar olduğu görülüyor. Esasında buraya Adalet Bakanlığı tarafından müfettiş gönderilmesi gerekiyordu.

HSYK, "Biz bu konudaki rahatsızlığımızı Adalet Bakanlığı'na ilettik" şeklinde açıklama yaptı, uzun süredir devam eden bir rahatsızlıkları olduğunun altını çizdiler. Özellikle özel yetkili savcıların görev alanıyla ilgili şikayetler iletilmiş, savcıların yetkilerinin karıştığı şeklinde. İzmir'de de aynı sorun yaşanmıştı ve oraya müfettiş gönderilmiş, özel yetkili savcının yetkileri elinden alınmıştı.

HSYK'nın kararının dayanağı, CMK'nun 250. ağır cezalık suçlar bakımından geniş görevli ağır ceza mahkemeleri ile yine HSYK'nın görevlendirdiği savcılar görevlendirilmiş. Bu savcılara HSYK'nın görev vereceği, dolayısıyla yetkisini de alabileceği görülmektedir.

Göründüğü kadarıyla HSYK, orada bir takım usulsüzlüklerin olduğunu tespit ettiği noktada sorunun başka türlü çözümünün mümkün olmadığını, deyim yerindeyse bıçak kemiğe dayanınca şeklen doğru, hukuken sorunlara yol açacak kararına imza atmıştır.

Bu kurulun başkanı Sayın Bakan olmakla birlikte müsteşarı katılmıştır ve verilen karar nihaidir. Mevcut anayasa kanunları ile bu sorun çözülebilir. Adalet Bakanlığı derhal başmüfettişleri Erzurum ve Erzincan'a göndermeli. Bu soruşturmanın esasına müdahale değildir, bu bugüne kadar uygulanan bir yöntemdir.

Bugün yapılan açıklamada deniyor ki, "özel yetkili savcılarla ilgili önünüze gelmiş bir soruşturma dosyası mı var?" Ancak HSYK Başkanvekili de diyor ki, "Biz bu konudaki şikayetlerimizi Adalet Bakanlığı'na defalarca ilettik, sonuç alamadık. Sadece Yargıtay'ın yargılayabileceği bir şahıs söz konusuyken ve sorun devam ediyorken, bu kararı vermek zorunda bırakıldık."
Mevcut uygulama, özel yetkili savcılara birinci sınıfa ayrılan başsavcıları soruşturma yetkisi vermiyor.

3. Ordu Komutanı Saldıray Berk için verilen ifade verme kararı geçerlidir. Yeni savcı görevini kaldığı yerden sürdürecektir."