'Askerî casusluk, fuhuş ve şantaj' iddianamesinde yer alan deliller, çetenin ihanette geldiği son noktayı gösteriyor.
Abone olGizli askerî bilgileri ve savunma sanayiinin kilit projelerini yabancı servislere pazarlayan sanıklar, sorun yaşamadan gerçekleştirilen satışları 'başarılı' diye not etmişler. En iyi projeleri sızdıranlara 'motivasyon' için prim verip, fuhuş tuzağıyla 'kaliteli görüntü' elde edenleri Antalya'ya tatile göndermişler.
'Askerî casusluk, fuhuş ve şantaj' iddianamesindeki ihanet belgeleri gündeme damgasını vurdu. 16'sı tutuklu 56 sanığın ev ve işyerlerindeki aramalarda ele geçirilen 165 bin belge arasında, savunma sanayiinin kilit projelerinin yanı sıra terörle mücadele planları da var. Mahkemenin kabul ettiği 250 sayfalık iddianame, devletin güvenliği açısından gizli kalması gereken bu projelerin yabancı servislere para karşılığı nasıl pazarlandığını deşifre etti. Teröre karşı geliştirilen projeleri sekteye uğratmak amacıyla GES Komutanlığı gibi devletin en stratejik kurumlarında örgütlenen çete üyeleri, "dağ kadrosu için tehlikeli" bulduğu TÜBİTAK projelerini engellemeye çalışmış.
"BAŞARILI" DİYE NOT DÜŞMÜŞLER
Fuhuş tuzakları kurarak elde ettikleri bu projeleri yabancılara sattıktan sonra da 'başarılı' diye not etmişler. Sızdırmayı yapan çete üyelerinin kâr payları performanslarına göre ayrı ayrı hesaplanmış ve önemli projeleri ulaştıranlara prim verilmiş. Çetenin yazışmalarında bir pazarlama işlemi şöyle anlatılıyor: "Yunus projesinin tüm detayları, Denizaltı Projesi, MİLGEM Sonar ve MİLPAS projeleri Necmi Yıldırım tarafından organize edilerek başarılı bir şekilde pazarlanmıştı. Necmi Yıldırım için yapılacak bir ek ödüllendirmenin diğer personelde olumlu bir motivasyon olarak algılanacağı değerlendirilmektedir."
Örgüt yöneticilerinden Tamer Zor- lubaş'a bağlı hareket eden sanıklar Necmi Yıldırım, Ahmet Yasin Erdoğan, Hakan Özergün'ün illegal bir şekilde temin ettikleri Araştırma Merkez Komutanlığı'na ait gizli askerî bilgi ve belgelerin İbrahim Sezer'e ulaştırıldığı tespit edildi. Yurtdışına satılan gizli belgeler arasında, Türkiye'nin savunma sanayii için çok önemli projeler yer alıyor. Yunus Projesi, Denizaltı Projesi, MİLGEM, Sonar ve MİLPAS projeleri bunlardan sadece birkaçı. Şebekenin sızdırdığı gizli projelerin en dikkat çekeni ise Denizaltı Savunma Harbi ve Keşif Karakol Gemisi (MİLGEM). Bu projeyle 'keşif ve gözetleme, hedef tespit, teşhis ve tanıma, erken ihbar görevleri ile üs ve liman savunması, denizaltı savunma harbi, su üstü harbi, hava savunma harbi, amfibi harekât ve karakol faaliyetlerinin icrasının yerine getirilmesi' hedefleniyor.
Tamer Zorlubaş tarafından hazırlanarak, İbrahim Sezer'e ulaştırıldığı tespit edilen 2 No'lu CD'de yer alan 'Genel değerlendirme' isimli word belgesinde projelerin sızdırılmasının detayları yer alıyor. Sezer'e hitaben yazılan notlarda söz konusu projeler için kritik nitelemesi yapılıyor. Projeler planlandığı şekilde sızdırıldığı zaman 'başarılı' bir şekilde pazarlandığı' notu düşülmüş. Sızdırmayı yapan çete üyelerinin kâr payları performanslarına göre ayrı ayrı hesaplanmış ve önemli projeleri ulaştıranlara prim verilmesi kararlaştırılmış.
BİR PROJE SIZDIRANA 20 BİN LİRA PRİM
Olayın iç yüzünü deşifre eden notlarda şu ifadelere yer veriliyor: "Pazarlanan dosyalardan kâr payı almaya hak kazanan kişiler detaylı bir şekilde belirtilmiştir. Sabit ödemelerin aynen devam etmesi, buna karşılık önemli projeleri ulaştıran arkadaşlara prim usulüne göre daha fazla ödeme yapılması iyi olacaktır."
Çetenin yazışmalarına göre, söz konusu projelerin sızdırılıp pazarlanma işleminin planlandığı anlaşılıyor: "Yunus projesinin tüm detayları, Denizaltı Projesi, MİLGEM Sonar ve MİLPAS projeleri Necmi Yıldırım tarafından organize edilerek başarılı bir şekilde pazarlanmıştı. Necmi Yıldırım için yapılacak bir ek ödüllendirmenin diğer personel tarafından da olumlu bir motivasyon olarak algılanacağı değerlendirilmektedir. 20 bin TL'lik bir miktar bu motivasyon için Necmi Yıldırım'a ödenebilir."
'Genel değerlendirme' isimli word dosyasının 21.4.2010 tarihinde Tamer Zorlubaş tarafından oluşturulduğu ve aynı tarihte söz konusu kullanıcı tarafından bizzat kaydedildiği tespit edildi. Şüpheli İbrahim Sezer'den el konulan belgelerde de projelerin satıldığını itiraf eden "Genel değerlendirme" isimli belgenin çıktısı bulundu. Soruşturma kapsamında ele geçen belgelerin tümü 'devletin güvenliğine veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken' dokümanlardan oluştuğu askerî makamlar tarafından tespit edilmiş.
GİZLİ BELGE PAKETİ: ÜCRETİ 3 BİN DOLAR
Davanın sanıklarından Yücel Çipli, gözaltına alındığında TÜBİTAK'ta daire başkanı olarak görev yapıyordu. Yücel Çipli'nin oluşturduğu '2007-2009-projeleri.xls' adlı excel belgesinde, 'Sheet2' adlı çalışma sayfasında gizlenmiş bir şekilde yer alan notlarda, Birdem Çetinkaya adının karşısında 'yabancı bir ülkeye bilgi sızdırdığı' yönünde açıklamalar yer alıyor. İddianamede, "Şüpheli İbrahim Sezer'den ele geçirilen flash bellekte bulunan 'Doouments' isimli klasördeki 'notlarim.xls' isimli excel dosyasının, 'notlarım' isimli çalışma sayfasında, 'Birdem Çetinkaya'ya ulaştırılacak gizli belgeler paketi ücret 3 bin dolar' yazdığı tespit edilmiştir.'' deniliyor.