“Rakip ve Canan” konulu iki gün sürecek Bilgi Meclisi toplantısı düzenlendi.
Abone olUşak Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Bölümü tarafından “Rakip ve Canan” konulu iki gün sürecek Bilgi Meclisi toplantısı düzenlendi.
Güzel Sanatlar Fakültesi Mustafa Kemal Amfisi’nde iki gün devam edecek “Rakip ve Canan” konulu Bilgi Meclisi toplantıları Prof. Dr. İskender Pala’nın moderatörlüğünde çeşitli üniversitelerden gelen 12 bilim adamı sunum yapacak. Bilim Adamları arasında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa İsen ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Strateji Dairesi Başkanı Doç. Dr. Ahmet Arı da bulunuyor. Bilgi Meclisi’nin açılışına Uşak Valisi Özdemir Çakacak, Belediye Başkan Vekili Mustafa Gündüz, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Şişman, İl Emniyet Müdürü Cafer Şahin, İl Sağlık Müdürü İsmail Alkan, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Rektör Adnan Şişman yaptığı açılış konuşmasında genç bir üniversite olmalarına rağmen bugüne kadar 200’ün üzerinde bilim adamını ağırladıklarını söyledi. Aklın ve bilimin ışığında hızla gelişen bilgi üreten ürettiği bilgiyi etrafına yayan bir üniversite olma yolunda bu tip etkinliklerin büyük önem taşıdığını anlatan Rektör Adnan Şişman,” İki gün sürecek Bilgi Meclisi toplantılarının verimli geçeceğini düşünüyoruz. Değişik üniversitelerden alanlarında uzman bilim adamlarını bu etkinlik nedeniyle üniversitemizde ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Bundan sonra da bu tür organizasyonları sürdüreceğiz”dedi.
Üniversitelerin bulundukları şehirlerin kültürel, ekonomik ve sosyal açıdan gelişmesine katkı sağlayan kurumlar olduğunu ifade eden Uşak Valisi Özdemir Çakacak ise üniversitelerin bulundukları şehirlerle bütünleşmesinin önemine değindi. Uşak Üniversitesi’nin yeni kurulan genç bir kurum olmasına rağmen gerçekleştirdiği kültürel etkinliklerle adından söz ettirmeye başladığına dikkati çeken Vali Çakacak konuşmasında şunları söyledi; “Üniversiteler ifa ettikleri görevlerin yanı sıra şehrin ekonomik, sosyal ve kültürel açısından gelişmesine katkı sağlayan kurumlardır. Üniversitelerin yerleşkeleri ne kadar da şehir dışında olsa da şehirlerle bütünleşmesi gerekiyor Üniversitelerimiz bunu yaparsa kendisine tevdi edilen görevleri yerine getirebilecektir. Kırsal kesimde yaşamakla şehirde yaşamak arasında önemli farklar var. Bu kırsalda yaşayanları küçümsemek için söylenen bir şey değildir. Kentteki imkanları iyi kullanmak adına söylenmiş sözlerdir. Özellikle kültürel ve sosyal etkinliklerinden faydalanabiliyorsak o zaman şehirli oluruz. Üniversitemiz genç bir üniversite olmasına rağmen düzenlediği bu tip etkinliklerle bizi şehirde yaşadığımızı hissettirmektedir. Kahve Molası etkinliği de bunlardan bir tanesidir. Bu tür etkinlikler şehrimizin sosyal ve kültürel yapısının gelişmesine katkı sunacaktır”
“DEVLETİN VE BİLİMİN GÜLEN YÜZÜNÜ HALKA GÖSTERMELİYİZ”
Bilgi Meclisi toplantılarının moderatörlüğünü üstlenen Prof. Dr. İskender Pala da konuşmasında Türkiye’de devlet ile bilginin topluma sürekli katı yüzünü gösterdiğini ancak bu olgunun kırılması gerektiğinin altını çizdi. Devletin ve bilim damların halkla iç içe olmadığını söyleyen Prof. Dr. Pala “Türkiye’de iki şey halka katı yüzünü gösteriyor. Birincisi devlet ikincisi bilgidir. Devlette bilim adamları da halkla iç içe değildir. Uşak Üniversitesi’ne geldiğimde şehre yönelik projeler yapılabilir mi ? diye valimizin himayesinde Kahve Molas adlı sohbet toplantılarını başlattık. Bu girişim devletin yumuşayan yüzünü göstermek için önemliydi. Kahve Molası toplantılarında halkla iç içe keyifli sohbetler başladı. Bunu devam ettiriyoruz. Bilgi Meclisi de bilimin soğuk yüzünü yumuşatmak için düşünüldü. Bize lazım olan bilginin gülümseyen yüzünü gösterebilmeyi hedefliyoruz. İçinde herkesin şakalaşabildiği sözlerinin arasına bilimsel manada sohbet edası ile katılabildiği bir meclis olacak. Çünkü meclis insanların birbiriyle eşit olduğu karşılıklı sohbet edebildiği üst düzey yapılardır. Mecliste üst düzey işler konuşulur. Para ve kişisel çıkarlar değil insanların gönlünü alacak sorunlarını tartışacak konular konuşulur. Buraya gelen 12 bilim adamı da canan ve rakibi en iyi şekilde anlatabilir, hepsi o yetenekte insanlardır. Bir araya getirmemizin nedeni de sohbet havasında canan ve rakibi bize hep birlikte anlatmalarıdır. Çünkü mecliste insanlar birbirlerinin yüzüne bakar. Herkes yüz yüze baktığı için birbirlerini de iyi anlarlar. Canan ve rakip en temel soyut kelimelerimizdir bizim. Her konuda bir rakip vardır. Bizim gönül tellerimizi vuran bir durumdur. Bir rakibimizin olması bizi gayretlendirir. Ama bu rakiplik kıskançlık noktasına ulaşırsa rekabet yerine düşmanlık başlar”diye konuştu.
ÖNCEKİ HABERLER
