BIST 9.916
DOLAR 32,44
EURO 34,74
ALTIN 2.438,67
HABER /  GÜNCEL

Selahattin Demirtaş’tan da cevap geldi

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır-Bingöl yolunda yolun kapatılmasına ilişkin, “Asıl sorulması gereken soru ‘İnsanlar niye...

Abone ol

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır-Bingöl yolunda yolun kapatılmasına ilişkin, “Asıl sorulması gereken soru ‘İnsanlar niye yolu kesiyor değil, niye bu devlet hala karakol yapıyor?’ Demek ki hükümetin dağdan indirme planı yok. Halk buna öfkeli, bu nedenle yollar kesiliyor” dedi.
Savaş Buldan’ın mezarı başındaki anma törenine katılan Selahattin Demirtaş, basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Demirtaş, Diyarbakır-Bingöl yolunun kapatılması ile ilgili bir soruya, “Bunların olmamasını bekleriz umut ederiz. Ama bir gün şu sorunun da sorulmasını isteriz. 1.5 yıldır ateşkes var. Başbakan dağları boşaltacak, gençleri indirecekti. 163 karakolu bu devlet niye yapıyor. Başbakan 163 yeni karakolun ihtiyaç olduğunu düşünüyorsa madem Doğu’da barış olacak ülkenin her tarafında yapsın. Sorulması gereken soru budur. Asıl sorulması gereken soru insanlar niye yolu kesiyor değil, niye bu devlet hala karakol yapıyor? Demek ki hükümetin dağdan indirme planı yok. Halk buna öfkeli, bu nedenle yollar kesiliyor. Yolu kesen karakola karşı duran halkın talebinin arkasındayız. En büyük güvenlik tedbiri bir yasa ile dağdakilerin indirilmesidir” diye yanıt verdi.
Başbakan Erdoğan’ın PKK tarafından kaçırılan çocuklarla ilgili “O çocukları anneleriyle kucaklaştırmak için bizim de yöntemlerimiz var. Ama biz bu yöntemlere gerek kalmadan HDP’nin bu işi çözmesini bekliyoruz" sözlerine de yanıt vererek şunları söyledi:
“Başbakanın tehdit diliyle cevap vermek istemiyorum. Hangi yöntemin vardı da uygulamadın bu güne kadar. Senin kaymakamın iki yıl PKK’nın elinde kaldı hangi yöntemle aldın? Askerler polisler götürüldü, hangi yöntemle aldın? Diyalog ve barış yöntemi dışında bir yöntemi telaffuz etmemesi lazım.”

"KAÇIRILMAYI REDDEDİYORUZ"
Sırrı Süreyya Önder ise kaçırılma kelimesini reddettiklerini belirterek, “Kim kaçırmış, niye kaçırmış? Aileler bile bu iddiada bulunmuyor. Siz savaşan bir yapıya kimi kaçırıp eline zorla silah verebilirsiniz. Biz sadece yaşı 18 altındaki çocuklarımızı değil bütün çocuklarımızın bu ülkenin bütün evlatlarının savaş alanlarından uzak tutulması için vekil seçildiğimiz günden beri seferber olduk. Öcalan da bu çocukların çatışma alanlarından uzak tutulması gerektiğini defalarca söyledi. Son görüşmede de bunu teyit etti. Sorumluluğumuz biliyoruz. Bu anaların ve bütün annelerin acısını ve itirazını kalbimizde hissediyoruz. Tutarsız olan üstelik geri dönmemelerine yol açacak bir dil kuranlar bunu anlayamazlar. Bütün evlatlarımızın canı bizim canımızdır. Kendi evlatlarımızdan daha azizdir” ifadelerini kullandı.
(İHA)