BIST 10.277
DOLAR 32,34
EURO 34,81
ALTIN 2.393,53
HABER /  GÜNCEL

S-1 listesi Başbuğa uzandı

Eski Susurlukçu İbrahim Şahin'den şok ifadeler. Savcılığa verdiği 107 sayfalık ifade ortalığını karıştıracak.

Abone ol

Eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, Ergenekon kapsamında tutuklanmadan önce çıkarıldığı savcılıkta; Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un bilgisi dahilinde ve Genelkurmay İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak’ın talimatıyla 150-300 arası asker ve polisten oluşacak S-1 adlı birimi oluşturmak üzere çalıştığını iddia etti.

Şahin’in ifadesindeki iddialarına göre üst düzey askerler onu aradığında numaraları telefonunda görünmüyordu. Bu görüşmeler sonrası Genelkurmay’a giderek Gürak’la toplantılar yapıyordu. Bazı konularda detaylı bilgiler veren İbrahim Şahin’in pek çok soruyu yanıtsız bırakması da dikkat çekti.

‘S-1 listesi doğrudur’

Radikal Gazetesi'nden İsmail Saymaz'ın haberine göre, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili ve Susurluk hükümlüsü İbrahim Şahin, ‘Ergenekon’ kapsamında tutuklanmadan önce çıkarıldığı savcılıkta 107 sayfalık ifade verdi. Savcı Zekeriya Öz’ün sorguladığı Şahin’e, Ankara’daki evinde yapılan aramada, üzerine ‘S-1’ yazılı evrakları sordu. Bu evrakta polislerle, Ergenekon kapsamında tutuklanan askerlerin isimleri yer alıyordu. Ayrıca Şahin’in dinlemeye alınan telefon görüşmelerinde ‘S-1’ adlı oluşum sıkça anılıyordu.

Şahin, sorgusunda, bu listeleri kabul ederek, “Doğrudur, bu listeleri ben yaptım. Hepsini tanımam ancak benim tanıdığım kişilerin hazırladığı listedir” dedi.

‘Ekibi Gürak istedi’

Şahin, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak’ın talimatıyla bu oluşumu kurmak üzere harekete geçtiğini belirtti. Metin Gürak’ın bir ay önce kendisini Genelkurmay’a çağırdığını iddia eden Şahin, şöyle dedi: “Terörle mücadelede yeni ekip kurulduğunu, ekibin başına benim geçirilebileceğimi, konuyla alakalı ekip hazırlamamı istediler. Ben de Ankara’ya gittim. Eskiden tanıdığım terörle mücadele etmiş insanların listesini yaptım, evimden çıkan S-1 başlıklı listeyi ben yaptım. 150-300 kişilik liste yaptım. Bu konunun Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakan Beşir Atalay’ın imzasından çıktığı söylendi. Bu kişilerle ekibin resmi bir çalışma yaptığını bilerek görüştüm.”

[PAGE]



‘Genelkurmay’da buluştuk’

Şahin, Gürak’la düzenli görüşme halinde olduğunu iddia ederek, “Gürak’la Genelkurmay’da görüştüm. Ben buraya alınana kadar sürekli Gürak paşayla görüşüyordum, yaptığım çalışmaları onlara anlatıyordum, onlar da bana ‘Şunu hazırla bunu hazırla’ diyorlardı. Ben bu listeleri bunların talimatlarına uygun olarak hazırladım” dedi.

İbrahim Şahin, dinleme kayıtlarında ‘Genelin bir numarası’ diye andığı Metin Gürak’ın kendisini telefonla arayıp çağırdığını söylerken savcılık Gürak’la ya da TSK’den başka bir yetkiliyle Şahin arasında bir telefon görüşmesi saptayamadı.

‘Numaraları görünmüyor’

Şahin, “Bu kişilerle nasıl ilişki kuruyordunuz” sorusu üzerine şunları söyledi: “Burada ‘genelin bir numarası’ dediğim kişi Metin Gürak paşadır. Onlar beni telefonla çağırıyor ancak onların numaraları düşmüyor.”

‘Başbuğ’un haberi var’

Savcılık ifadesine göre ‘görev emri verileceği’ gerekçesiyle Ankara’ya giden Şahin, askerler ve özel timcilerden S-1 listesi oluşturmaya başladı. Dinleme kayıtlarına göre asker ayağını örgütleyen, tutuklu sanık Teğmen Taylan Özgür Kırmızı (Reşadiye Komando Bölük Komutanı) ile Şahin, 13 Kasım 2008’de mesajlaştı. Şahin, Kırmızı’ya mesaj çekip, “Başbuğ paşamın haberi var yüzde yüz güvendiğin adamlar olmalı” diye yazdı. Savcı Zekeriya Öz’ün, “Bununla neyi kastediyorsunuz” sorusu üzerine Şahin, şunları söyledi:

“Gürak paşayla benim görüşmelerimde (Genelkurmay Başkanı Orgeneral) İlker Başbuğ’un benden bu işleri yapmamı istediğimi söylüyor, ben de bunların Taylan Özgür Kırmızı’ya bildirdim.”

[PAGE]

‘Perşembe paşadaydım’

Savcının sorgusunda Şahin’e sorduğu görüşmelerin büyük kısmını Kayseri Hava İndirme Komutanlığı’nda görevli olan ve Ergenekon’un 10. dalgasında tutuklanan Fatma Cengiz ile görüşmeleri oluşturuyor.

Şahin, aynı bilgiyi 4 Kasım’da tutuklu sanık Fatma Cengiz’e de vererek, “Perşembe günü de Başbuğ paşanın yanındaydım” diyor.

Şahin, 24 Aralık’ta kendisini arayıp, bazı belgeleri çaldığını anlatan Fatma Cengiz’e, “Onu isteyen zaten Başbuğ paşamız. Biz Başbuğ emir verdi diye yaptık bu işi yani” dedi.

Bunun üzerine Savcı Öz’ün, “Genelkurmay Başkanı olan İlker Başbuğ’la görüşmekte misiniz” ve ‘Bu ismi hangi amaçla kullanıyorsunuz?’ sorularını yanıtsız bıraktı. Ayrıca Fatma Cengiz’in telefonuyla yaptığı konuşmada ‘B Paşam çok önemli, o emir verdi’ şeklindeki sözüne ilişkin ‘Neyi kasdettiğinizi açıklayın sorusuna cevap vermedi.

'En büyük kim?' sorusuna yanıt yok

Şahin’e 2 Kasım 2008’de telefon görüşmesinde Fatma Cengiz’e ‘Akşam en son konuştuğum en büyük var ya?’ dediğini anlatan Savcı Öz, “En büyük diye hitap ettiğiniz şahsın kim olduğunu açıklayın’ dedi. Ancak Şahin bu soruya da yanıt vermedi.

[PAGE]



Örgütün adı 'Sefir'

Ayrıca savcının sorduğu Şahin’in Fatma Cengiz ile yaptığı görüşmeden örgütün ismi öğreniliyor:? Fatma Cengiz Şahin’e “Rehber olarak Genekurmay’ı bilecek onun için askeri yapılanma içir Sefir koyduk ismini” diyor. Savcı Öz, “Sefir ismini koyduğunuz askeri yapılanmanın ne olduğunu açıklayın” şeklindeki soruyu Şahin yanıtsız bıraktı.

‘İç temizlikten sorumluyuz’

Savcılık ifadesine göre Şahin 18 Kasım’da da Kırmızı ve diğer tutuklu sanık Oğuzhan Sağıroğlu ile yaptığı görüşmede ekibin amacını “Türkiye’nin iç temizliğinden sorumluyuz” diye açıklayıp söyle dedi:

“Biz yetki olarak her şeyin üstündeyiz kimseden de emir komuta almıyoruz sadece benim söylediklerim yapılacak... En büyük bir numara ve yardımcılarıyla Kayseri’de toplantım var..”

‘Ekibin hepsi Türk olacak’

Savcı Öz, bu görüşmeleri de Şahin’e sordu. Şahin, görüşmeleri kabul ederek, “Doğrudur, Türkiye’nin iç temizliği derken Kuzey Irakta iç ve dış olarak söyledim. Bana ekiptekilerin hepsinin Türk olacağını Metin Gürak söyledi. Ben de bunları söyledim” dedi.

[PAGE]



Görev emri için Ankara’da

Görev emri için Ankara’ya yerleşip haber bekleyen Şahin, 30 Kasım 2008’de ‘Tevfik’ adlı, askeri bir yetkiliyi aradı. Şahin, yetkiliden ilginç bir ricada bulundu: “Yarın saat ikiden sonra Genelkurmay’da tören var. Benim göreve başlama töreni. Müsaitseniz burada yanımda olun diye aramıştım komutanım” dedi. Savcı Öz, bu törenin içeriğini sorunca Şahin, “Beni daha sonra Ankara’ya çağırdılar. Görev tevdi edeceklerdi. Ben onun için 1.5 aydır Ankara’dayım, çalışıyorum, liste yapıyorum” diye açıkladı.

İbrahim Şahin’in iddiasına göre, şayet gözaltına alınmasaydı, 12 Ocak’ta kendisi için tören yapılacaktı. Ele geçirilen evraklar arasında, “Sayın Genelkurmay Başkanıma” yazılı bir sayfalık yazı vardı. Şahin “O metni törende Genelkurmay Başkanlığı’na sunmak üzere hazırladım.”

‘Bomba ve kroki’ soruları yanıtsız

İbrahim Şahin’in sorgulamasında ev aramasında ele geçirilen Ankara Gölbaşı'nda gömülü cephaneliğin krokisi soruldu. Şahin “bana ait değildir” dedi. Yine ‘Öğretmen ders notu’ başlıklı ve ‘konu: Sabotaj’ ibareli bomba yapımına ilişkin dökümanın da kendisine ait olmadığını belirtti. Şahin, “Notlarda verilen tariflere göre bir bomba hazırladınız mı?’ sorusuna ‘Hazırlamadım’ yanıtını verdi. “Bu konuda herhangi bir kimseye ders verildi mi, verildiyse amacı ne?’ sorusunu da yanıtsız bıraktı.

Yine evinde bulunan Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız, Ermeni Patriği Mesrop Mutafya, Alevi Bektaşi Genel Sekreteri Kazım Genç’in ev ve işyerlerine yönelik krokiler ile fotoğraflar üzerinde işaretlenmiş suikast hazırlığı evraklarının da kendisine ait olmadığını söyledi.

[PAGE]

Oktay ile dikkat çeken yakınlık

İfadelerindeki sorular Şahin’in bugünkü Özel Harekât Daire Başkanı Behçet Oktay’la yakınlığı dikkat çekici. Şahin, 6 Ekim’de Oktay’dan tahsilat yapan bir grup özel timcinin ikaz edilmesini isteyip “Adi mafyadır, bizimki değil, bu şerefsizi bulun” dedi. Oktay da, “Abi yarın oraya çocukları gönderiyorum” dedi. Oktay, 22 Kasım’da bir başka görüşmede Şahin’e, “Abi her türlü şeye varım biliyorsun” dedi. Ancak Şahin, Oktay’dan pasaport ve silahla ilgili talepte bulunduğunda olumsuz yanıt aldı

Korkunç albümde Dink fotoğrafı

Şahin ve Cengiz’de ‘Özür Dileyenler’ başlığı altında doküman çıktı. Bu listede, özür dileyen 300’e yakın aydının isimleri yer alıyor. ‘Ermeni Yeni Klasör’ içerisindeyse ‘Genel Liste (Agos-Papaz-Öğretmen-Soykırım-AKP-) yazılı dosya bulundu. Bu dosyada yazar Ragıp Zarakolu, Prof. Dr. Halil Berktay ve tarihçi Taner Akçam’ın isimleri yer alıyor.

Ayrıca avukat Fethiye Çetin, siyasetçi Hikmet Çetin, MİT’çi Mehmet Eymür, MHP’li Mehmet Şandır, müzisyen Ahmet Kaya ve Fethullah Gülen’in Ermeni kökkenli olduğuna dair istihbarat notları...

'Ulusal Güvenliğe İhanet Edenler' başlıklı belgedeyse yazar Orhan Pamuk, Hrant Dink, tarihçi Taner Akçam, yazar Murat Belge, Prof. Dr. Halil Berktay ve gazeteci Oral Çalışlar’ın isimleri ve fotoğrafları yer alıyor. Ayrıca Fener Rum Patriği Bartholomeos, Süryani Kalotik Cemaati Lideri Yusuf Sağ, eski Vatikan Temsilcisi George Maroviç’in de fotoğrafları var.

Şahin’den ‘Ermeni ölmeli’ mesajı

Savcı Zekeriya Öz tarafından sorgulanan İbrahim Şahin, Fatma Cengiz’e (Kayseri Hava İndirme Komutanlığı’nda memur olarak çalışan Fatma Cengiz Ergenekon’un 10. dalgasından gözaltına alınmıştı) attığı bir mesaj soruldu. Takibe aldıkları Sivas’taki Ermeni cemaatinin lideri olan Minas Duran Güler’e ilişkin mesajında Şahin “Yat Asena, görev var. Ermeni öldürülmeli” diye yazdı. Savcı Öz, bu mesajı okuyup Güler’a karşı eylem yaparak neyi amaçladığını sordu. Şahin, anlamsız bir yanıt verdi: “Alevi Kürt yoktur, Ermenidir’ dedim. Bu mesajı hatırlamadım.”

Şahin, Cengiz’e çektiği bir başka mesajda: “Ben de özel sopa yaptırıyorum sana Ermeni dövmen için. Talat komutanıma da baston, kaburgalarını kırman için..”

Savcının bir sorusu da şöyle: “‘Alevi derneklerinde silahlanma olduğu, bu şahısların Ermeni olduğu’ şeklindeki bilgileri ne amaçla toplandınız.”Şahin, Cengiz’e, DTP’de 580 Ermeni, Yahudi ve Süryani’nin bulunduğunu, listesini isteyeceğini söyledi. Savcı Öz, “Bu listeyle ne yapacaksınız?” diye sorunca yanıtı şu oldu: “Bir operasyon yapacaktık.” Şahin, Ermenilerle ilgili topladığı bilgileri 7. Ordu Komutanı Bekir Kalyoncu’ya da verdiğini iddia etti.

Savcı Öz, Cengiz’le Şahin arasındaki “Dün soba masası ile Kürt dövdüm.. Hem de Alevi... “Ermeni Kürttür ve benim düşmanımdır” şeklindeki diyaloglara dikkat çekti ve sordu: “Azınlıkları kendinize düşman görmektesiniz , neden çeşitli kökenlerden gelen gruplara tepkiniz var.”