BIST 9.645
DOLAR 32,55
EURO 34,89
ALTIN 2.437,12
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Oy pusulalarında yolsuzluk iddiası!

CHP Manisa Milletvekili Sakine Öz, bir grup AKP milletvekilinin imzasıyla verilen ve seçimlerdeki oy pusula basım işini “açık ihale” süreci kapsamından çıkarmayı öneren kanun teklifi üzerine sert konuştu.

Abone ol

Milletvekili Sakine Öz, İmar, Bayındırlık, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu’nda ön sıraya alınarak görüşülen ve Genel Kurul'da bu hafta ele alınacak teklifin yandaş şirketleri zengin etmeyi hedeflediğini, Kamu İhale Kurumu’nu devredışı bırakarak devlet denetimini sona erdireceğini, büyük ölçüde kamu zararına yol açacağını, seçim güvenliğini tehlikeye düşüreceğini savundu.

CHP’li Sakine Öz, “teklif bu haliyle yasalaşamaz. Oy pusulasına rant karıştırmak, seçimleri şimdiden hileli hale dönüştürecek, demokrasiye para ve çıkar gölgesi düşürecektir. İlerleyen yıllarda çokça anılacak olan ‘yolsuzluğun resmi belgesi’ni yazmak istiyorlar! Bütçe günlerinde bu teklifi dayatmak, açıkça zengini zengin eden bir seçim ekonomisi izleneceğini gösterir. Hileli ve hırsızlık şaibesi altındaki seçimler, demokrasinin çöküşü, halkımızın vergilerinin şirket kasalarına hesapsız, denetimsiz akmasıdır” dedi.

“Teklif Çelişkilerle Dolu”

Manisa Milletvekili Sakine Öz, kanun teklifinin çelişkiler taşıyan ve yandaşa kapı aralayan maddesi üzerine şunları söyledi:

“Kanun teklifi, Kamu İhale Kanunu’nun 22. Maddesi “I” fıkrasında değişiklik öngörülüyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi, anayasa referandumu, milletvekili seçimleri ve yerel seçimler için oy pusulası alımını ‘açık ihale’ yöntemi dediğimiz şeffaf ve hesap verebilen, denetimli düzenden çıkarıyor, onun yerine Yüksek Seçim Kurulu’nun istediğine oy pusulası bastırıp satın alabileceği bir çarpık yapı getiriyor.

“Doğrudan temin” denen bu yol, ancak ve ancak erken seçim gibi, kamu ihalesinin yetişmeyebileceği, seçimlerin ani kararla yapılacağı zamanlar için geçerlidir. Mevcut kanunda, 2008 değişikliğiyle bu olasılık zaten konmuştu…

Ne var ki, şimdi neredeyse tüm seçim takvimi belliyken, cumhurbaşkanlığı, yerel ve genel seçimlerin zamanı, sırası ortadayken ihale yapmıyorlar. İhaleler süresinde başlatılmıyor, zaman kaybediliyor.

Ne duruyorsunuz, yapın ihalenizi önceden, hangi firma girecekse girsin, Kamu İhale Kurumu da denetimini yapsın. Ne devlet zarar etsin, vatandaşa ağır fatura çıksın, ne de firmalar hak kaybına uğrasın..!

“Kanun teklifi ranta bahane”

Teklifin gerekçesinde, “kamu ihaleleri uzun sürüyor, 90-120 güne yayılıyor” diye yazmışlar… Öncelikle bu koca bir yalan… İhale uzmanları da bilir ki, çok az sayıda ihale bu sürede sonuçlanıyor. Titizlikle incelenecek ihaleler elbette uzun sürmeli.

Seçimlerde kullanılacak oy pusulası ihaleleri genelde uzun sürmez, bu ortadadır.

Kaldı ki seçimlerin zamanı belli, daha aylar var. En yakın seçim 2014 Mart’ında… Teklifte yazan cumhurbaşkanlığı seçimi, yerel ve genel seçimlere daha süre var. İhaleler, o arada çok rahatlıkla sonuçlanırdı ama bu yolu işletmiyorlar.

“Doğmamış Çocuğa Don Biçen Kanun Teklifi”

Teklifte anayasa referandumu oy pusulası basımı da ihale dışına çıkarılıyor. Daha anayasa yazılmamışken, referandum pusulası işini ihale kapsamı dışına çıkarmak, açıkça çelişkidir. daha anayasa yazılmamış, referandum pusulasının derdine düştüler.

“Yazılmamış anayasanın referandumu gecikiyor” diyorlar, bir de üstüne “istediğim firmaya, istediğim fiyata oy pusulası bastırırım” diyorlar.

"Rejimi değil, zengin edeceklerini düşünüyorlar"

Günler işliyor… Oy pusulaları bu sürede rahatlıkla “açık ihale” yoluyla birkaç hafta içinde sonuca bağlanırdı. Yaz aylarını boşa geçirdiler, bu tarihe kadar yattılar, ihale sürecini işletmediler. Gelmişler, şimdi de dayatma bir kanunla, bu ihaleyi ve denetimi devredışı bırakıyorlar. İstediklerine oy pusulası basım işini vermek istiyorlar. Kimbilir kimleri daha fazla zengin etme derdinler..!

“Kanunu Plan Bütçe Komisyonu’nda Görüştürmeyenler Neyi Gizliyor?”

Sakine Öz, "Bu kanun teklifinin, üyesi olduğum Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu’nda görüşmeye zorlanması ayrı bir skandaldır… Maliyeyi daha çok ilgilendiren bu kanun teklifini Plan ve Bütçe’de tartıştırmayanlar, ülkemize büyük kazık atıyor… Kanun teklifini 13 AKP Milletvekili verdi. Bu vekillerin hiçbiri Bayındırlık, İmar Komisyonu üyesi değil… 7'si Adalet, 3'ü Plan ve Bütçe, 2'si İnsan Haklarını İnceleme, 1'i Anayasa Komisyonu üyesi… Bu vekiller, kendi alanlarıyla ilgili bir teklifi kendi komisyonlarda görüştürmeyerek neyi gizliyorlar? Komisyon görüşmelerinde kamu alımları ve seçim güvenliği konusunda sorduğumuz sorulara net yanıt verilmedi, yasanın muğlak ve çelişkili hükümleri açıklanamadı" ifadesini kullandı.

Milletvekili Öz'ün açıklamasının devamı şöyle:

“Denetim Kalkıyor, Oylarda Kamu Zararı Doğabilir”

"Kanun teklifi, Kamu İhale Kurumu’nun oy pusulası alımındaki denetim yetkilerini kaldırıyor. Yüksek Seçim Kurulu, artık teminata dahi gerek duymadan istediği şirketten oy pusulası alabilecek. Alımın denetimi, mali yükü, daha ucuza mal edilip edilemeyeceği, kamu zararı konusunda ne yapılacağı belirsizleşiyor."

"Yolsuzluğun Resmi Belgesi Geliyor"

Plan ve Bütçe Komisyonu, teklifin ekonomik yönünü görüşmeden, getiri ve götürüsünü, örnek ihaleleri irdelemeden bu kanunu görüşmek, büyük bir tehlikedir. Kanunda geçen "beklenmedik durumlarda gerçekleşecek seçim harcamaları"na bir sınır getirilmemiştir. Bu da harcamaların nereye gideceğine dair kuşkuları arttırmaktadır.

Bu teklif yasalaşırsa, ilerleyen yıllarda, açıkça yolsuzluğun, usulsüzlüğün resmi belgesi olacaktır.

“Seçim Ekonomisine Dayalı Bütçe, Vatandaşa Yüktür”

“Seçim ekonomisi uygulamayağız” diyen Maliye Bakanı, AKP’li vekillerin bu kanun teklifine acaba nasıl bakıyor? Bütçe süreci Meclis’te başladı, seçimleri tümüyle belirleyecek bu sinsi kanun teklifi de aynı günlere denk getirildi. Bu kanun çıkarsa, bütçe baştan delinecek, bütçenin hesap veren ve denetlenen yönü tümüyle çürüyecektir."

"Anayasa referandumu oyları da ihalesiz alınacak"

"Daha anayasa yazılmamışken, referandum pusulası işini ihale kapsamı dışına çıkarmak, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun iradesine baskı uygulamak ve anayasa yazımı uzadıkça AKP’nin kendi anayasa taslağını referandumla topluma dayatma hazırlığında olduğuna dair bir şüphe uyandırmaktadır. Bu da, kanun teklifinin yasalaşması halinde, ihale ve denetim süreçlerini “vakit kaybı” olarak gören AKP kadrolarının anayasa referandumunu öne çekme, seçim takvimindeki sıralamayı bu yolla değiştirme hazırlığının bir göstergesi olarak yorumlanabilecektir.

Bu kanun geçtiği takdirde, Meclis iradesi daha fazla zayıflayacaktır. Hükümet, ihale kapsamından çıkaracağı oy pusulası alımıyla sadece mali açıdan bir delik açmayacak, ayrıca anayasayı bir “oldu bitti”ye getirerek, kendi hazırlayacağı taslağı acilen referanduma sunmanın yolunu zorlayabilecektir."

"Hükümet, bu kanunla Anayasa’yı dayatabilir…"

"Hükümet, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile genel ve yerel seçimlerin ilerleyen tarihlerdeki takvimi üzerinde değişiklik yapmayı da bu yolla deneyebilecektir. Kamuoyunu seçim takvimi üzerindeki oynamalarıyla manipüle edebilecektir. AKP, ihale sürecini bir vakit kaybı olarak gördüğü için, “mali denetim”i otoriter siyasetinin önünde bir engel saymaya devam edecektir."