Mumcu: Hükümet figüranlık yapıyor

Erkan Mumcu, Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye'nin ilişkilerinin aksamasının altında yatan nedenin, Türkiye'nin çağın gerisinde kalması olduğunu söyledi.

ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu, Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye'nin ilişkilerinin aksamasının altında yatan nedenin, Türkiye'nin çağın gerisinde kalması olduğunu söyledi. Mumcu ayrıca, gerçek bir alternatif olduğu için ANAP'a oy verilmesi gerektiğini savundu. ANAP Genel Başkanı Mumcu, Kadir Has Üniversitesi'nde "Türkiye-AB İlişkileri ve Gençliğin Siyasete Bakışı" konulu bir konferans verdi. Eşi Işın Mumcu ile birlikte salona gelen ANAP Genel Başkanı, konuşmasının başında Avrupa'nın geçmişi ve AB tarihi hakkında bilgi verdi. Mumcu, Avrupa'da Avrupalılık bilincinin gelişmesinin Rönesans'a tekabül ettiğini, AB'nin de 'hümanizm, rasyonalizm ve demokrasi' kavramları etrafında örgütlendiğini kaydetti. AB-Türkiye ilişkilerine değinen Mumcu, Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin kökeninin mağlubiyet duygusuna dayandığını belirterek, "Bu mağlubiyete karşı çağrı arayışıdır. Bugün AB ile ilişkilerimizde aksayan ne varsa, sorunlarımızın tamamında yatan şey, onlarla eş zamanlı olarak dönüşümü yaşamamak ve bizim çağın gerisinde kalmış olmamızdır, çağın realitesine ayak uyduramamış olmamızdır. Çağın realizmi aspirindir. Aspirin batıdır, aspirin Avrupa Birliği'dir. Avrupa Birliği'ne direnmenin Türkçe'si aspirine direnmektir" dedi. Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisinin Türkiye'yi AB'ye taşımak adına üstlenilen roller ve takınılan tavırlar olduğunu dile getiren Mumcu, bunun, zihinlerde başlayan ve sosyal örgütlenmenin tabanına kadar yayılan bir süreç olduğunu kaydetti. Değişimi ancak değişmek isteyenlerin gerçekleştirebileceğinin bilinmesi gerektiğini vurgulayan Mumcu, "Değişim sıraya konulmuş bir iş değildir. Türkiye'nin geciktirilmiş ve biriktirilmiş değişim ihtiyacının karşılanması, iyi bir değişim yönetimiyle mümkündür. Değişim, sancılı bir şeydir. Kendi sürecini birlikte getirir. Ne yazık ki Türk siyasetinde böyle bir değişimi sağlayan vizyona sahip liderlik yoktur. Bunu yegane yapacak olan, AB ile süreci başlatmış ANAP'tır" dedi. "HÜKÜMETİN DIŞ POLİTİKASI TRİBÜNLERE OYNUYOR" Daha sonra soru cevap kısmına geçildi. "ANAP'ta değişen ne, neden ANAP'a oy verilmesi gerek?" şeklindeki bir soruya Mumcu, "Gerçek bir alternatif olduğumuz için ANAP'a oy verilmesi gerek. ANAP, siyasi yozlaşmadan nasibini almış bir partidir. ANAP bunun hesabını veriyor. Önceki seçimde de halka verdi. Partinin felsefesi ve binası bir şeyden sorumlu tutulmamalıdır. Tek gücümüz iletişim, içselliktir. Kendimizi yeniliyoruz. Her türlü soruyu cevaplamaya, her türlü hesabı açık olarak yüreğimizle vicdanımızla vermeye hazırız" yanıtını verdi. Ermeni sorunuyla ilgili yönetilen soruyu yanıtlayan ANAP Genel Başkanı, "Türkiye'deki dış politika 2 şeyden yoksundur. Küresel anlamda neler oluyor, buna dair bir kavrayış ve Türkiye'nin gücüne inanmak. Türkiye'de dış politikayı yönetenler, Türkiye'nin gücüne inanmıyor, gücünün farkında da değil. Hükümetin yaptığı dışarıya değil, içeriye, tribüne oynayan bir politikadır. Türkiye'ye karşı psikolojik bir harekat yürütülüyor. İktidar bunun farkında değil. Hatta istemeden de olsa figüranlık yapıyor" dedi. Mumcu, "Neden lakabınız delikanlı?" sorusuna ise, "Ne geldiyse başıma gençlikten geldi. 32 yaşında politikaya başladım, 10 yıldır politika yapıyorum. Delikanlı ibaresinden rahatsız değilim. Açık sözlüyüm. Kim olursa olsun karşı çıkmak gerekiyorsa bundan çekinmeyişim, meydan okunması gerekirse meydan okuyuşum bunun nedenidir" şeklinde yanıt verdi.