Meksika'da o kapak akışı durdurdu

BP'den yapılan açıklamada "Macondo (Ağır Ses)" kuyusunun bugün artık hiç petrol akıtmadığını bildirdi.

İngiliz petrokimya devi British Petroluim'un (BP) Operasyon Şefi Douglas Suttles, Meksika Körfezi'nde 20 Nisandaki kazadan sonra günde 100 bin varile varan hampetrolü okyanusa akıtan "Macondo (Ağır Ses)" kuyusunun bugün artık hiç petrol akıtmadığını bildirdi.

BP Şefi Suttles, "1600 metre derinde deniz tabanında tabiat için çok tehlikeli olan petrol kuyusunda basıncı düşürmek için yeniden petrol akıtma niyetimiz yok" dedi.

Yeni 73 tonluk BP "kapağı", üç ay sonunda sızıntıyı durdurmayı başardı.

İngliiz Reuters ajansına göre, İngiliz Başbakanı David Cameron, Salı günü Washington'a gelerek, ABD Başkanı Barack Obama ile "BP kazasında" son durumu görüşecek.

Öte yandan, Libya'da petrol işi yapan BP'nin, Pan Amerikan yolcu uçağının bombayla düşürüldüğü 1988 Lockerbie faciasını düzenleyen Libyalı ajanlardan Abdulbasit Megrahi'nin geçen yıl serbest bırakılmasında etkisi olmadığı İngiliz hükümetince bildirilmiş olmasına rağmen, ABD Senatosu'nun Dış İlişkiler Kurulu, bu olasılık üzerine 29 Temmuzda toplantı yapacak.

UZMANLAR ÇEVRE KONUSUNDA ENDİŞELİ

ABD'nin Meksika Körfezi'nde 20 Nisandan beri günde 100 bin varile kadar hampetrol akıtan kuyu püskürmeyi kesse de uzmanlar felaketin çevreye etkilerinin onlarca yıl süreceğinden endişe ediyor.

Yaklaşık 3 aydan bu yana 2,3-4,5 milyon varil hampetrolün Meksika Körfezi'ne aktığını, akan petrolün bir bölümünün çekildiğini, diğer bölümünün buharlaştığını belirten uzmanlar, ancak zarar gören kuyu çevresindeki suyun kirlendiğini, en küçük bakteriden yengeç ve denizkaplumbağalarına kadar 400 türün neslinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu bildirdi.

Petrolün ve sudaki petrolü seyrelticilerin şimdiden ekosistemi etkilemeye başladığına dikkati çeken Teksas Üniversitesine bağlı, petrolün etkilerini araştırmak üzere Meksika Körfezi'nden alınan canlı ve ölü balık örneklerini inceleyen Çevre ve İnsan Sağlığı Enstitüsünün Müdürü Ron Kendall, Meksika Körfezi'nde balıkların ve yavru yengeçlerin beslendiği planktonlardan söz ederek, "ekosistemin temellerinin şimdiden zarar gördüğünü" belirtti.

Kendall, İngiliz petrokimya devi British Petrolium (BP) şirketinin kullandığı seyrelticiler nedeniyle Meksika Körfezi'ndeki durumun, 24 Mart 1989'da, Alaska eyaleti kıyısı yakınında Exxon Valdez tankerinin Büyük Okyanus'ta neden olduğu çevre felaketinden çok daha karmaşık olduğunu ifade etti.

BP'nin kullandığını açıkladığı 7 milyon litre seyrelticinin, petrolün bir kısmının kıyıları etkilemesini önlediği, ancak küçük parçacıklara ayrılan petrolün uzun vadede sorunlara yol açtığını bildiren uzmanlar, bu parçacıkların bölgede yaşayan hayvanlar tarafından yutulabileceğini, bazı türlerin şekil değiştirebileceğini ve insanlar için besin zincirinin etkilenebileceği uyarısında bulundu.

Planktonların yanı sıra bazıları zaten nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan deniz kaplumbağalarının temel besinini teşkil eden organizmaların çoğunun da yok olduğunu, yüz kadar kaplumbağanın telef olduğunu belirten uzmanlardan Doug Inkley de Exxon Valdez'in batmasından 4 yıl sonra, çoğu yetişkin yaşa ulaşamadan telef olduğu için ringa balığının bir türünün neslinin tükendiğini, Meksika Körfezi'ndeki felaket sırasında da onlarca tür balık ve kuşun çiftleşme döneminde olduğunu söyledi.

Bilim adamları ayrıca, milyonlarca beçtavuğu, ördek ve kazın sonbahar ve kış başında Meksika Körfezi'ne göç edeceğine de dikkati çekti.