BIST 10.320
DOLAR 32,25
EURO 35,06
ALTIN 2.466,04
HABER /  GÜNCEL

Kuzu'dan çarpıcı Kürtçe eğitim yorumu!

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu katıldığı canlı yayında çarpıcı açıklamalarda bulundu...

Abone ol

İNTERNETHABER.COM TRT Türk’de Ömer Şahin’le “Görüş Farkı” programına konuk olan TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu Kürtçe eğitimi ‘şeytana uymak’olarak değerlendirdi.

BU MEMLEKETİ BÖLER

Burhan Kuzu ”Anadilde eğitim şeytana uymak mı?” sorusuna şu yanıtı verdi:

Yani memleket bakımından ben öyle görürüm. Çünkü bu memleketi o böler. Her türlü özgürlük tamam bakın Amerika bunu bir kez denedi, Bir eyaletinde denedi, İspanyolca’nın yoğun olduğu bir yerde iki sene uyguladı baktı ki eyalet elden gidiyor hemen İngilizce eğitimine tekrar döndü. Eğitim dili böler. Bu budur yani. Dolayısıyla her türlü özgürlük tamam ama bunu ayrı tutmak Başbakan da biliyorsun bunu çok net olarak vurguladı.

BAŞBAKAN'IN BU İSTEĞİ FEDAKARLIK

Daha önce ABD Başkanı için “Zavallı Obama” diyen Burhan Kuzu,sözlerine açıklık getirdi. Türkiye,İtalya,Almanya gibi parlamenter sistemde Başbakan olanların daha güçlü olduğunu savundu.Türkiye’de yasama ve yürütmenin Başbakana bağlı olduğunu söyleyen Kuzu, Başbakan Erdoğan’ın “Başkan” olmasının fedakarlık olacağını öne sürdü:

Başbakanımız demek ki ne kadar vatanperver ki onu istiyor. Özal, Demirel,Çiller en zayıf zamanlarında bunu istedi. Ama biz en güçlü zamanımızda istiyoruz.Bu bir vatanperverliktir, özveridir."

YİNE OLSA YİNE ATARDIM

AB İlerleme Raporu’nu niye çöpe attığını da anlatan Burhan Kuzu, AB Derneği’ne üye olduğunu itiraf etti. Türkiye’de AB derse veren birkaç hocadan biri olduğunu söyleyen Kuzu, tavrının AB’ye değil haksızlığa olduğunu kaydetti. ‘AB’nin bir gün sonra Nobel alacağını bilseniz tavrınız ne olurdu?” sorusuna Kuzu’nun yanıtı:

Gene atardım. Ben çünkü Avrupa Birliğini çöpe atmıyorum ki. Benim attığım yazdığı son rapor. Dolayısıyla ben 15 rapor yayınlamış 14’ünü atmıyorum da niye bunu atıyorum canım. Durup dururken aklımdan zorum mu var. Bu bir milli reflekstir. Avrupa Birliği’ne körü körüne tapanlar beni eleştirmeye kalkıyorlar. Avrupa Birliği’nin zerre kadar hatası olduğunu kabul etmiyorlar. Böyle teslimiyetçi bir şeye taraf olamam. “oldu.

REFERANDUMDAN HAYIR ÇIKSA AK PARTİ KAPANIRDI

Türkiye’nin reform paketlerini çıkarmasında Avrupa Birliği’nin zorlamalarının etkisi olduğunu kabul eden Burhan Kuzu,yüzde 58 ‘evet’ oyu ile kabul edilen 26 maddelik referandum paketine ilişkin ilginç bir iddiada bulundu. Kuzu, “Yüzde 58 ret çıkmış olsaydı, bugün ne Ak Parti vardı, ne efendim başka bir tablo vardı. Bu parti bin kez kapatılmıştı. Dolayısıyla biz yaşadıklarımızı biliriz.Aynen aynen bütün hazırlıklar vardı. Dolayısıyla Allah bu milletten razı olsun. Aziz millet, leziz millet, necip millet yüksek bir feraset gösterdi. Tokat gibi çarptı yüzüne belli bir kesimin ve yüzde 58 ile çok şükür bunu aldık bu kadar.

DAVUL DA BİZDE TOKMAK DA

Referandum paketinin asker-sivil ilişkilerini dengelediğini söyleyen Kuzu,

“Efendim bu güne kadar neydi? Davul siyasetçinin sırtında tokmak askeriye sivil bürokrasinin elinde. Bir kısmı yargının elinde, bir kısmı askerin elinde, bir kısmı başka birilerin elinde. Şimdi onları epeyce topladık biz. Bir iki yerde var mı bilememem unuttuğumuz. Ama önemli ölçüde bu tokmaklar geldi. Davul kimdeyse tokmak da onda. Fakat bu tokmak alınmayacak anlamına gelmez…

ASKER BİZİ UYUTUP GELİYOR

Burhan Kuzu, darbe tehdidinin ortadan kalkması için askeri müfredatın değişmesi gerektiğini söyledi. Askerlere verilen eğitimin kanundan daha önemli olduğunu söyleyen Kuzu, “İşin bam teli de burası bana sorarsan. Kanun manun koruma onlar elbette olacak ama onlara güvenerek… Adam zaten gece üçte geliyor. Seni uyuttuktan sonra geliyor. Niye gündüz gelmiyor? Gündüz gelmesi lazım. Ben geliyorum demesi lazım. Millet tam derin uykuya daldı mı geliyor, sabahleyin bir bakmışın asker dolaşıyor. Yani hak olsa uyutmadan gelmesi lazım."

GENÇLERİ SİYASETE ISITMAK İÇİN

Milletvekili seçilme yaşını 18’e indiren düzenlemenin arka planında ‘Sev-Genç’ olarak nitelenen 12 Eylül’ün siyasette soğuttuğu gençleri kazanmak olduğunu da söyleyen Burhan Kuzu, “80 sonrası apolitik bir gençlik oluştu. Şimdi bu gençler memleket meselelerine biraz eğilsin isteniyor. Heveslendirme de olabilir. Türkiye’nin meselesi hamburger yemek filan değil,bunları da düşünmeleri lazım"