BIST 10.159
DOLAR 32,21
EURO 35,08
ALTIN 2.471,56
HABER /  GÜNCEL

Kürt siyasetçiden PKK'ya sert çıkış

Van’ın Kürt kökenli siyasetçilerinden Selam Anadolu Cesur Çoğunluk Grubu'nun lideri Galip İlhaner açıklamalarıyla gündeme oturdu

Abone ol

Van’ın Kürt kökenli siyasetçilerinden Selam Anadolu Cesur Çoğunluk Grubu'nun lideri Galip İlhaner, “Birileri bizi isyana teşvik ediyor. Türkiye’yi karıştırıp dış müdahalelere açık hale getirmeyi planlıyorlar. Kürt halkı olarak kendi ülkemize asla ihanet etmeyeceğiz. Türkiye’ye ihanet kendimize ihanettir” dedi.

Akit gazetezinden Osman Yiğit'in röportajına göre Kürtler Türkiye'ye karşı kışkırtılıyor. Arap dünyasında yaşanan halk hareketlerinin ardından, Türkiye'de de Kürt siyaseti üzerinden kirli emeller güden çevrelerin ortaya attıkları “Kürt baharı” söylemi, Kürt kökenli vatandaşlar ve siyasetçilerden de tepki görüyor. Van'ın Kürt kökenli siyasilerinden Galip İlhaner, “Kürt baharı” söyleminin altında, Kürtleri kendi ülkelerine karşı ayaklandırma maksadının yattığını açıkladı. “Birileri bizi isyana teşvik adiyor. Kürt halkı olarak bu oyuna gelmeyeceğiz” şeklinde konuşan İlhaner, “Türkiye asla Suriye veya Libya olmayacaktır. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağız. Kürt halkı olarak kendi ülkemize asla ihanet etmeyeceğiz. Türkiye'ye ihanet kendimize ihanettir” dedi.

Kürt sorunu, Ortadoğu'da Kürtlerin de etkilendiği Arap halk hareketleri, terör örgütü PKK ve son atraksiyonları ile BDP başta olmak üzere yan kuruluşları üzerine görüşlerine başvurduğumuz İlhaner, çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

İşte o ropörtajın çarpıcı satırbaşları...

İSYAN PROVALARI HAZIRLANIYOR

Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölgenin bir insanı olarak, “Kürt baharı” söylemi, Arap dünyasında yaşanan hareketliliğin ardından oluşan atmosferin, Türkiye'de de kirli amaçları uğruna ortalığı karıştırmak isteyenler için değişik fırsatlar sunduğu gözlemleniyor. Birileri (içeriden ve dışarıdan) Türkiye'yi de bu kaosun içerisine çekmeye çalışıyor. Bunun için de kullanabilecekleri en uygun unsurun, Kürt halkı adına mücadele verdiği iddiasıyla kardeş kanı döken PKK ve yan kuruluşları olduğunu biliyorlar. Suriye üzerinden hareketle, Türkiye Kürtlerinin ayaklanması için tahrik ve provokasyon planları devreye sokulmuş durumda. Bunun adına “Kürt baharı” diyerek, biz Kürtleri kendi ülkemize (Türkiye) karşı kışkırtmaya/ayaklandırmaya çalışıyorlar. İsyan provaları hazırlıyorlar.

“AMAÇLARI DIŞ MÜDAHALE”

Amaçları Türkiye'yi karıştırıp, dış müdahalelere açık hale getirmeyi planlıyorlar. Biliyorlar ki Türkiye dış müdahale olmadan bölünemez. Bölgesel güçten, dünya liderliğine doğru büyüyen ve ilerleyen Türkiye'nin önüne, Kürt halkını bir engel olarak yerleştirmek istiyorlar. Kürt halkı, kendi ülkesinin önünde bir engel olmayacaktır. Kürt halkının kendi ülkelerine ihanet etmesini bekleyenler yanılıyorlar. Biz Kürtler olarak kendi ülkemize asla ihanet etmeyeceğiz. T

“PKK/BDP BAAS TİPİ BİR REJİM PEŞİNDE”

Kürt halkının bu bahara ulaşması, Baas tipi bir rejim anlayışıyla özerklik peşinde koşturan BDP/PKK'ya karşı vereceği mücadeleye bağlıdır. “Demokratik Özerklik” adıyla Kürt halkına dayatılmaya çalışılan düzen Baas tipi bir rejim özlemidir.

“PKK YENİ İHALE PEŞİNDE”

Örgüt ya aldığı bir ihaleyi sonuçlandırmaya çalışmakta veya yeni ihaleler için patronlarına mesaj göndermektedir. Örgüt, 1999 yılında bağımsız devlet düşüncesinden vazgeçtiğini ilan etmişti. Demek ki bu ya yalandı veya arkasındaki güçler Türkiye'yi istikrarsızlaştırma ihalesi verdiler.

KÜRTTEN ÇOK SÖZDE KÜRTÇÜ TAYFAYA ZOR SORULAR

Türkiye demokratikleşirken, yeni sivil bir anayasa hazırlanırken, Başbakan Erdoğan, “Saldırılar kesilirse operasyonlar da durur” derken, PKK ne yapmıştır? BDP'li “Beyaz Kürtler”in çocukları özel okullarda okurken, Kürt halkının çocukları neden dağa çıkarılır, zindanlarda, mağaralarda çürütülür veya molotofçu yapılır? Bunun hesabı sorulmalı değil midir?

“ACILARIN KAYNAĞI PKK”

Artık Kürt halkı olarak, bizim adımıza kan döktüğünü iddia eden PKK'ya dur demenin ve hesap sormanın zamanı gelmiş ve geçmektedir. Bunu anlamak için insan olmak yeterlidir.

“BDP, ÖCALAN'I KURTARMA DERNEĞİ MİDİR?”

PKK ve BDP ile ancak silah bırakma konusu görüşülebilir. PKK/BDP ile demokratikleşme, Kürt halkının kazanımları, hakları vs. gibi konular görüşülmeye kalkılırsa, maalesef bu terör belasından kurtulmak mümkün olamayacaktır. Dahası daha güçlü bir hale gelecek olan PKK/BDP, suistimale devam edip, terörü daha uzun dönemlere yayacaktır. BDP'nin artık gerçek bir parti olmasını ve halkın gerçek sorunlarıyla ilgilenmesini elbette herkes ister, ancak görülüyor ki BDP kendisini, hedefi Öcalan'ı kurtarmak olan bir dernek statüsünün üstüne taşıyamamıştır. BDP eğer gerçekten Kürtlerin haklarını savunacaksa bütün Kürtleri Öcalan'a feda etme politikasından vazgeçmelidir.