BIST 10.277
DOLAR 32,33
EURO 34,47
ALTIN 2.393,12
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

Kılıçdaroğlu'ndan beklenen kritik açıklama!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında partisinde yaşanan sorunlar için önemli açıklamalarda bulundu...

Abone ol

İNTERNETHABER.COM CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu parti içindeki tartışmalarla ilgili bugün partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu Birgül Ayman Güler tartışma yaratan sözleri için isim vermeden "Hiçbir zaman ne etnik kimlik ne de inanç bağlamında kimseyi eleştirmedik ve ötekileştirmedik" açıklamasında bulundu.

CHP'de sular durulmuyor önce Hüseyin Aygün krizi şimdi de Birgül Ayman Güler... CHP İzmir Milletkeli Birgül Ayman Güler'in Meclis Genel Kurulu'nda Anadilde savunma konusunu konuşurken söylediği sözler gündeme yıldırım gibi düştü.

CHP Milletvekili Birgül Ayman Güler'in "Kürt milliyetçiliğini bana "ilericilik" ve "bağımsızcılık" diye yutturamazsınız. Türk ulusuyla Kürt milliyetini eşit, eş değerde gördüremezsiniz." sözleri önce Meclis'i, ardından da dalga dalga yayılarak Türkiye'yi sarstı. Bu açıklamalarının ardından CHP Adıyaman Milletvekili Salih Fırat ve Mardin’in Ömerli İlçesi Belediye Başkanı Yılmaz Altındağ istifa ettiler.

FATURA MEDYAYA KESİLDİ

CHP lideri Kılıçdaroğlu CHP'de ırkçılık tartışmasının fitilini ateşleyen CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler'in, tartışma yaratan 'Kürtler ve Türkler eşit olamaz' sözlerini eleştirmezken yaşanan iç karışıklıkların faturasını medyaya çıkardı.

Birgül Ayman Güler'e Genel Başkan bugünkü grup toplantısında sahip çıktı. Vekilleri partisindeki 'ırkçılık' tartışmasıyla ilgili uyardı ve medyayı suçladı: ''Her arkadaşım konuşurken laflarının nereye çekileceğini bilsin. Parlamentoda konuşurken ders vermiyoruz'' dedi.

Gözler CHP'nin bugünkü grup toplantısındaydı... İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları;

KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEDİK

Biz bundan 90 yıl önce Cumhuriyet'i kurduk. Hangi koşullarda kurduğumuzu biliyorsunuz. Mirası imparatorluktan devraldık. Osmanlı İmrapatorluğu'nun etnik kimliği yoktu. Her etnik kimlikten insanlar vardı. Biz de Cumhuriyet'i kurarken ortak kurduk. Bayrağımızı yücelttik. Lozan'ı bu ülkesinin tabusu yaptık. Kolay olmadı. 90 yıllık mücadelede ekonomik, siyasal, sosyal olarak güçlenmek istedik.

Tek partiden çok partiye geçtik. Hiçbir zaman ne etnik kimlik ne de inanç bağlamında hiç kimseyi suçlamadık. Evrensel ahlakta buluştuk. Hukuk dedik ama evrensel hukuk dedik. Her aşamada özgürlüklerin alanını geliştirdik. Bunun mücadelesini verdik. Çağdaş bir Türkiye kurmak için...

BU YASANIN ADI YANLIŞ

Hiçbir siyasal idamın oylamasında CHP'nin asla eli kalkmamıştır. Hiçbir zaman üç üç diye bağırmadık. Biz bu ülkede barışı ve huzuru kurmak istiyoruz. Temel görevimiz budur. Anadilde savunma diye bir tasarı geldi. Bunun adı yanlış. Savunma hakkıdır bu...

Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinde ne yazıyorsa öyle baktık bu konuya. Evrensel hukuk varken dar alana sıkışıp politika yapmanın yararı olmaz.

HOŞGELDİN HİTLER

Bir şey anlatacağım. İsmet İnönü Konya'ya gidiyor. Diyorlar ki, din hassiyetler var konuşma yaparken Allah'tan da bahsedin. Paşa diyor ki "din siyasete alet edilmez." Partililer ısrar ediyor. Paşa söz veriyor. Konuşmasının sonunda da diyor ki Allaha ısmarladık Konyalılar diyor...

Siyaset farklı bir şeydir. Biz etnik kimliği siyaset yapmadık, herkesin kimliğine saygılıyız.

Gazeteleri okuyoruz. Hedef CHP... Bu değerli Türk büyüğü demişti ki... Önemli olan boy değil soydur. Bende demiştim ki.. Hoşgeldin Hitler. Hiç kimse kendi etnik kimliğini belirleme hakkına sahip değildir. O siyasete malzeme olmaz. 72 millet birdir bize.

HALA BOYNUNUZDA TASMA MI VAR?

Bireylerin hak ve özgürlüklerine saygı duymalıyız. Bizim millyetçiliğimiz nedir? Ama bundan önce Koro halinde bizi eleştiren medya mensuplarıma: Ben hiçbir zaman ağır bir dille eleştirmedim. Ama o Erdoğan sizin boynunuzdaki tasmayı ben çıkardım dedi. Neden eleştirmediniz.

Hala boynunuzda tasma olduğuna mı inanıyorsunuz. Demokrasisi sağlıklı çalışan bir ülkede olsaydı, bu lafı eden Başbakan koltuğundan oturamazdı.

HERKES KONUŞMASINA DİKKAT ETMELİ

Medyaya CHP'nin içini karıştırın diyenleri biliyoruz. Bizim sorumluluğumuz çok ağır. Her arkadaşım konuşurken laflarının nereye çekileceğini çok iyi düşünmeli.

Konuşmalarımıza dikkat etmeliyiz. Parlamento kürsüsünde konuşurken okulda ders vermiyoruz, dikkatli bir üslup kullanacaksınız. Kapıkule'den Türkiye'ye kar gelecek haberiyle ilgili konu bile dönüp dolaşıp yine CHP'ye gelecek. Biz sosyal demokrat bir partiyiz. Sosyal demokrasiyi getiren bir partiyiz.

AK PARTİ DEVLETİ ELE GEÇİRDİ

Demokratik bir ülkede muhaleftten beklenen siyasi partilerin açıklarını eleştirmek ve kamuoyuna duyurmaktır. Biz ülkemizde sağlıklı bir demokrasi olabilmesi için, üzerimize düşeni yapacağız. İktidara doğru yolu göstereceğiz. Bunu herkesin bilmesi lazım. Bizim demokrasimizde ön görülen bir iktidar yok. Buradaki iktidar farklı bir iktidar, devlete ele geçirmek için gelmişler.

BÜYÜKERŞEN DÜNYA MARKASI YAPTI

Demokrasiyi bu ülkeye getiren biziz. Demokrasi dışı bir söylemin arkasından gitmemiştir. Devlet anayasaya göre yönetilir, baskıyla yönetilmez. AK Parti Eskişehir'de seçim kampanyasını başlattı. Nasıl? Sabahın 6'sında operasyon yaparak. Birçok kişiyi, gözaltına alarak... Yılmaz Büyükerşen Eskişehir'i dünya markası yapan kişidir. Sen o operasyonu yaparak bizim gözümüzü korkatacağını mı sanıyorsun? Büyükerşen'e ve çalışanlara sevgi ve saygılarımızı gönderiyoruz.

CHP'YE KARŞI SEÇİM KAMPANYASI

Siz CHP'ye karşı seçim kampanyası açtınız. O operasyonu başlatan savcı savcı değil. AK Parti'nin memurudur. Orada adalet bitmiştir. Çalışmasını engelleyecekler. Büyükerşen dünya markası yaratmıştır derken, dünyadaki önemli kaynakların söylediklerine göre aktarıyorum. Bu yaptıklarınız İzmir'de geri tepki Eskişehir'de de geri tepecek. 

Soruşturma yapabilir ama sabahın köründe neden baskın yapıyorsun. Öyle bir çalışma içindeler ki sabahın köründe basıyorlar önceden de medyaya haber veriyorlar. Bunların adalet anlayışı bu. İktidar olmak devleti ele geçirmek mi?

HAYSİYET CELLATLARINA İZİN YOK

Yarın Eskişehir'e gideceğim. Büyükerşen'i ziyaret edeceğim. Haysiyet cellatlarına izin vermeyeceğim. Demokrasi ve özgürlük evet ama baskıya hayır... Hep beraber diyeceğiz. Keyfiliğe izin vermeyeceğiz. 

BU ÜLKEDE BİR SORUN VAR

Arkadaşlarımız cezaevi raporu yazdılar. Hiç bir ayrım yapmadan hasta mahkumları ziyaret ettiler.  Hapishaneler bizim kabul edeceğimiz koşullarda değil. 2002'de 59 bin olan tutuklu sayısı 2012'de 130 bini aştı. Bir sorun var bu ülkede. Bunun mücadelesini vermeliyiz.

GÖZÜMÜZ AYDIN BİR DARBECİMİZ DAHA VAR

Eğer bir ülkede özel yetkili mahkemeler varsa orada adalet yoktur. Bu özel mahkemeler siyasi otoritenin sopasıdır dedik. Önce itiraz ettiler şimdi ise kaldırdılar. Kaldırdınız da yerine ne getirdiniz... Davaları da kaldırdınız mı? Hayır. Bu davalara devam ediliyor. Bunlar siyasi infaz kurumlarıdır.

Ben bunları söyleyince beni darbeci olarak suçluyorlar. Bir değerli büyümüz 25 Ocak'ta televizyona çıktı. Dedi ki: "Bunların içinde karacısı var denizcisi var neredeyse subayımız kalmıyor öyle şey olmaz." Günaydın Beyfendi! "TSK özellikle bu dönemde kendi parlenter sistemiyle en uygun yere gelmiştir. Ama bazı medya organları çok haksız saldırı yapıyor" diyor. Günaydın Beyefendi... Gözümüz aydın bir darbecimiz daha var.

ERDOĞAN'IN JETONU YENİ DÜŞTÜ

Bu mahkemeler olduğu sürece bu şikayetlerin arkası gelecektir. O mahkemeler adaletsizlik yapıyor. Mahkemeden talimat veren bile şikayet eder oldular. Erdoğan'ın jetonu yeni düştü.

Silivri'de görev yapanların tamamı terfi yapmıştır. İtiraz edenler ise alt göreve gönderilmiştir. Bunların hepsi tesadüf mü? Kayseri'deki rüşvet defterini görmeyen savcıya ne yaptınız acaba?

GEYİK MUHABBETİ YAPMAYACAKSINIZ

Bu değerli büyüğümüz “AB’den çıkalım. Şangay Beşlisi’ne girelim” dedi. Bir ülkenin devlet başkanıyla konuşurken, bulunduğunun ülkenin dış politikasını iyi bileceksiniz. Geyik muhabbeti yapmayacaksınız. Bizim açımızdan utanılacak bir durumdur bu. Şangay İşbirliği Örgütü’ne neden girmek istiyoruz? AB’yi neden dışlıyoruz? 1071’den beri bizim yönümüz Batı’ya çevrilmiştir.

Siz o çağdaş dünyadan kendinizi koparmak istiyorsunuz. Kiminle konuştuğunuz, kime danıştınız? Eğer Şangay İşbirliği Örgütü’ne girecekseniz, NATO’yu ne yapacaksınız? NATO’dan da herhalde çıkacaksınız.