BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70

İyi ki Bekir Coşkun değilim!

Birileri var ve o birileri Cumhuriyet’e düşman ve harala gürele bu rejimi yıkmaya çalışıyorlar.

Onuncu köyünden de kovulan Bekir Coşkun’un, Cumhuriyet Gazetesi’nin "29 Ekim Özel Sayısı" için kaleme aldığı “Cumhuriyet’i Niçin Yıkamazsınız“ başlıklı “adrese teslim” yazısını okuyarak başladım bayram gününe…

Sabah sabah içim karardı.

Üslubunda kimsenin eline su dökemeyeceği Usta, içerik itibariyle hala bıraktığımız gibi.

Birileri var ve o birileri Cumhuriyet’e düşman ve harala gürele bu rejimi yıkmaya çalışıyorlar.

Bu "birilerinden biri" de Cumhurbaşkanı oluyor.

Şöyle diyor onun için:

“Cumhuriyetin koltuğuna oturmuş, Cumhuriyete burun kıvıran badem bıyıklı… Cumhuriyet olmasaydı inek güdecekti, Cumhuriyet adam etmiştir onu…”

Biraz zorladım kendimi; olan biteni onun gibi anlamak, Türkiye’nin geldiği noktaya onun gibi bakabilmek için.

Sonra vazgeçtim.

Vazgeçtim çünkü onun adına ve zihnindeki Atatürk adına çok üzüldüm.

Şunlar oldu o kısa ”an” da…

“Bekir Coşkun’un Atatürk’ü, şeriatçıların rüyalarında bile göremeyeceği bir rejim kurmuş; baldırı çıplak köylüler Cumhurbaşkanı, Başbakan olmasın diye de "demir ağlarla ördüğü" Cumhuriyet’i bu “bekçi”lere emanet etmişti.

Ama olmadı.

Son "seçimde" meclisteki bütün partileri sandığa gömdüler ve memleketin onda altısına “EVET” dedirttiler.

Bu baldırı çıplaklar iki kilo makarna ile bir çuval kömür karşılığında Türkiye Cumhuriyeti’ni “ele geçirdi” ve sekiz yıldırda kimseciklere kaptırmıyorlar.

Başörtüsünü üniversiteye soktular; yetinmediler, "Ata yurdu"muz Çankaya’ya da eşi başı örtülü bir “takunyalı” yı koydular.

Hangi devlet dairesine gitsem hepsinde bir mescit...

Cuma saati iş yaptıracak memur bulamıyorum; hepsi namazda.

Kimi düşman bellesem?

Bu bedava makarnaları, bulgurları yiyip geğiren, ossuran ve de göbeğini kaşıyan kıllı ayıları mı yoksa bu zavallıları kandıran ve açılım martavalları altında ülkeyi Batı’ya peşkeş çeken hainleri mi?

Yoksa alayının köküne kibrit suyu mu?

O zaman da ne halk kalır ne Cumhuriyet…

Fazla ses etmeyeyim diyorum ama ana muhalefet liderine baksana!

Atatürk’ün emriyle düzenlenen operasyonla kökleri kazınmaya çalışan Dersim Kürtlerinden biri, ülkenin ana muhalefet liderliğini yürütüyor.

İnanılır gibi değil…

Yıllarca yok saydığımız, hat hötle korkuttuğumuz, sindirmeye çalıştığımız Kürtler meclise girmiş ve o harıltılı hurultulu Türkçeleriyle meclis kürsüsünden bize demokrasi dersi veriyorlar.”

Durdum, düşündüm, üzüldüm.

Bu zamanda Bekir Coşkun olmak zor iş vesselam!

***

Darbe mağduru olmuş; devlet terörü ya da terörist terörüyle geleceği karartılmış; başındaki bir "sembol" yüzünden dışlanmış, ait olduğu ırksal ve kültürel kimliği sebebiyle ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmüş; bütün bunlara rağmen kaçmamış, göçmemiş ve bu ülkenin vatandaşı olmayı seçmiş herkesin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun.

https://twitter.com/veyisates