BIST 9.645
DOLAR 32,54
EURO 34,87
ALTIN 2.431,83
HABER /  GÜNCEL

Hüseyin Yayman'dan bomba analiz! Yeni Türkiye ne demek?

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi, Vatan Gazetesi yazarı ve CNN Türk yorumcusu Hüseyin Yayman'dan İnternethaber'e özel açıklamalar...

Abone ol

NESRİN YILMAZ
İNTERNETHABER-ANKARA

YENİ TÜRKİYE 100 YILLIK DÜZEN ARAYIŞININ ADIDIR!
YENİ SOSYOLOJİ, YENİ TÜRKİYE, YENİ AK PARTİ!
BU MUHALEFET OLDUĞU SÜRECE AK PARTİ HEP İKTİDAR!

Vatan gazetesi yazarı Hüseyin Yayman, "Yeni AK Parti" tanımlamasının politik bir iddia olduğunu söyledi. 12 yıldır tek başına iktidar olan bir partinin yıpranmasına rağmen "yeni" vaadinde bulunduğunu belirten Yayman, AK Parti'nin toplumun psikolojisini çözdüğünü dile getirdi.


"Yeni Türkiye'nin" düzen arayışının adı olduğunu belirten Yayman, bu kavramı ilk kullananlardan birinin de Atatürk olduğunu söyledi.

Ak Parti'nin süreci dava ve hedef üzerinden yönettiğini söyleyen Yayman, muhalefetin bu tutumu karşısında AK Parti'nin her zaman başarılı olacağını savundu.

CHP'nin yenilenme çalışmalarını da sorduğumuz Hüseyin Yayman, CHP'nin sorunlu bir parti olduğunu, stratejik hedefleri olmadan boşa adım attıklarını söyledi....

İşte Hüseyin Yayman'ın İnternethaber'den Nesrin Yılmaz'a verdiği o röportaj.... 


TÜRKİYE TOPLUMU REFORMCULARI SEVER

NY-Yeni AK Parti tanımlaması size ne ifade ediyor?

Politik bir iddiayı ortaya koyuyor...

NY-Neden?

Çünkü 12 yıldır tek başına iktidarda olan bir parti ‘yeni’ vaadinde bulunuyor. On iki yılın yorgunluğuna, yıpranmasına rağmen iktidar partisi ‘değişim/dönüşüm/yenilik’ projeleri sunuyor.
Türkiye toplumu reformcuları sever. Statükocu tutucular karşısında değişimcileri ve yenilikçileri sever. AK Parti toplumun politik psikolojisini çözmüş ve ona göre davranıyor.

NY-Peki yeni Türkiye’ye dönersek ne demek bunu bize açar mısınız?

YENİ TÜRKİYE KAVRAMINI İLK KULLANANLARDAN BİRİ ATATÜRK


Yeni Türkiye aslında eski Türkiye’dir. Bu tartışma yüz elli yıldır yapılıyor. Yeni Türkiye tartışmalarını III. Selim’in Nizamı Cedid yani Yeni Düzen Tartışmalarıyla başlatabiliriz. Tanzimat Reformları ve özellikle II. Meşrutiyet döneminde yapılan entellektüel yorumlar oldukça önemlidir.
Yeni Türkiye kavramını ilk kullananlardan biri de Atatürk. Tabi Türkiye’de siyaset fikirle yapılmadığı için bu tarihsel arka plan bilinmiyor mikrofonu gören cahilce konuşuyor.

NY-Günümüze gelirsek?

YENİ TÜRKİYE DÜZEN ARAYIŞININ ADIDIR

İşte asıl sorun bu. Günümüze gelirsek mesele anlaşılamaz. Konu, iktidar muhalefet rekabetine kurban verilir. Yeni Türkiye bir ‘Düzen Arayışının’ adıdır. Bozuk düzeni değiştirme çabasını gösterir.
Terimin esin kaynağı Fransa’dır. Çünkü Fransa’da her anayasa sonrasında cumhuriyet numaralandırılmıştır. Bizde ise bazen Yeni Türkiye, bazen İkinci Cumhuriyet denilmiştir.

NY-AK Parti eski Türkiye’den rahatsız mı?

Hani deniliyor ya ‘AKP, yeni Türkiye diyerek Atatürk’ün Türkiyesini tasfiye etmek istiyor’ bu kulliyen yanlış bir değerlendirmedir. Çünkü dediğim gibi bu sözü Mustafa Kemal de kullanıyor.

NY-Başka kimler kullanıyor?

İSMAİL CEM DEYİNCE SORUN OLMUYOR TAYYİP BEY DEYİNCE SORUN OLUYOR

27 Mayıs 1960 Darbesi sonrasında Yeni Türkiye isminde parti kuruluyor. Genel Başkanı Ekrem Alican ve % 13.7 oy alıyor. Bırakalım bu tarihi örnekleri 2002’de İsmail Cem Yeni Türkiye partisini kurdu. Pekçok ünlü isim, gazeteci bu partiden aday oldu.
Ne yani İsmail Cem Yeni Türkiye deyince sorun olmuyor, Tayyip Erdoğan deyince mi sorun oluyor. Zaten Tayyip beyin başarısının ardında ona karşı yapılan bu kategorik üstenci dil var.

NY-Sanırım rahmetli Ecevit’in ‘Bu Düzen Değişmelidir’ sözü var?

"YENİ TÜRKİYE", AK PARTİ'NİN SİYASETTEKİ İDİASINI ORTAYA KOYUYOR

Aynen öyle. Bülent Ecevit’in ‘Bu Düzen Değişmelidir’ dedi ve CHP % 42’la en yüksek oyunu aldı. Tamam kabul ediyorum. Kavramlara yüklenen içerik farklı olabilir. Ancak son tahlilde bu bir değişim arzusunu yansıtır.
Sonuçta Yeni Türkiye terimi AK Partinin siyasetteki iddiasını ve vizyonunu ortaya koyuyor.

NY-Nasıl bir vizyon ve iddia?

AK PARTİ TALEPLERE CEVAP VERMEK İÇİN KENDİNİ YENİLİYOR

AK Parti döneminde yeni bir sosyoloji oluştu. Bu sosyolojinin beğenileri, talepleri, siyaset ve dünya okumaları AK Partiden yer yer farklılaşıyor. İşte AK Parti yeni Türkiye kavramıyla bu yeni sosyolojiyi anlama gayretini ortaya koyuyor.

Çevrimsel denklem çok basit aslında. AK Parti yeni sosyoloji yarattı, yeni sosyoloji yeni bir Türkiye doğurdu. Şimdi AK Parti bu yeni Türkiye’nin taleplerine cevap verebilmek için kendini yeniliyor. Yeni AK Partiyi inşaa etmeye çalışıyor.

NY-Peki sizce bunu başarabilir mi?

BU MUHALEFET OLDUKTAN SONRA BAŞARILI OLUR


Bu muhalefet olduktan sonra başarılı olur. Aslında bu tür kavramları muhalefetin üretmesi ve psikolojik üstünlüğü eline alması lazım. Ancak bizim memlekette tam tersi oluyor.

NY-Yeni kabinenin Cumhurbaşkanı karşısında bir özerkliği olabilecek mi? Örneğin bir kriz durumunda bu kabine ayakları yere basan bir duruş sergileyebilecek mi?

SÜRECİ DAVA ÜZERİNDEN YÖNETİYOR


Kriz çıkacağını sanmıyorum. Çünkü AK Parti liderlerini köşke gönderen ANAP ve DYP örneklerini çok iyi çalışmış görünüyor. Erdoğan, Özal ve Demirel’in hatalarına düşmek istemiyor. Onun için de süreçleri aktörler üzerinden değil ‘dava ve hedefler’ üzerinden yürütüyor. Böylece partide sen ben kavgası yaşanmıyor.

NY-Peki kimin dediği olacak?

İSTİŞARENİN DEDİĞİ OLACAK

Kimsenin değil, istişarenin dediği olacak! Zaten Erdoğan siyaseti tam da budur. Erdoğan, fayda sağlamayacaksa kendi tezini değil, partisi ve siyaseti için istişarede çıkan sonuçları savunur. Yoksa nasıl bu kadar oy alsın ki?

NY-Aslında bu hükumet siyaset yapma işini Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a bırakıp, kabineyi basit birer icracı makama mı dönüştürdü, bu durumun gelecekte AK Parti için ne ifade edeceğini düşünüyorsunuz?

BU KRİZİN SORUMLUSU CHP


Bu tartışmalar için artık çok geç. Muhalefet bu tezlerini Tayyip Erdoğan’ın ve Abdullah Gül’ün köşke çıkarmasına engel olmadan önce söyleyecekti. Bugün bir sistem krizi var ve bu krizinin sorumlusu CHP.

NY-Neden CHP olsun ki?

Çünkü 2007’de 367 saçmalığı olmasaydı, cumhurbaşkanını meclis seçecekti. Parlamenter sistem devam edecekti. Ancak ne oldu? Zaten 1982 anayasasıyla güçlendirilmiş bir Cumhurbaşkanını siz bir de halka seçtirirseniz kusura bakmayın bunun adı yarı başkanlık olur.

NY-Başbakan her konuşmasında "biz bir istişare hareketiyiz" diyor ya, istişareyi dar bir ekiple mi yapacak, geniş bir hükumet kadrosuyla mı yapacak, yani Bakanlar memurlaşıyor mu, bu durumun uzun vadede AK Parti'ye zararı dokunur mu?

VERİLEN KARAR DOĞRUYSA BUNU KİMSE TARTIŞMAZ

İstişare sonucunda bakanlar neden memurlaşsın ki. Tamam bunun adına istişare değil de ‘katılımcı yönetim, müzakereci demokrasi veya karar alma süreçlerinin demokratikleştirilmesi’ diyelim. Batılı kavramlarla konuşunca mesele daha iyi anlaşılıyor. Bizim kültürürümüzde istişare ortak akıl ve müzakereyle rasyonel kararın alınmasını ifade eder.

Dolayısıyla adı ister istişare ister müzakereci demokrasi olsun verilen karar doğruysa bunu kimse tartışmaz. İstişare, meseleyi bilen ihtisas sahipleriyle yapılır. Ne AKP’ye ne de başka bir kuruma zarar vermez. Küskünlük yaratmaz.

NY-Genç kadro bu duruma sessiz kalır mı?

Genç kadro dediğiniz yolun yarısını aşmış insanlardan oluşuyor. Sorun çıkar mı bunu zaman gösterir. Ancak on iki yıllık pratiğe bakıldığında bir problem çıkacağını sanmıyorum

NY-Başbakan'a bu kadar yakın olmuş avukatılığını yapmış olan Hayati Yazıcı'nın görevden alınmasını neye bağlıyorsunuz?

SONUÇTA BU BİR YARIŞ


Neden alındı bilmiyorum. Ancak sonuçta bu bir yarış. Girenler, çıkanlar olur. Geçmişte de Erdoğan’a yakın isimler vardı ama şimdi onlar yok. Önemli olan politik başarıdır. Seçim kazanıyorsanız sorun olmaz.

Siz geçenlerde bir tweet atarak faili meçhullerin ne olacağını sordunuz, yeni hükumetten faili meçhullerle ilgili kararlı bir duruş bekliyor musunuz?

BU HÜKUMETİN EN BÜYÜK HATASI


Bu hükümetin en büyük hatası geçmişte yaşanan bu tür olaylar karşısında yeterince gayret gösterememesidir. Ben bunu çok yazdım. AK Partinin 1978 Maraş olaylarıyla ne alakası olabilir? Veya 1993 senesinde yaşanan cinayetlerle. Listeyi uzatmak mümkün...
Hükümetin bu dosyaları yeniden açıp, karanlıkları aydınlatması lazım. Aksi takdirde bu olaylar aydınlanmazsa uygun ortam bulduğunda bu defa AK Partiyi tasfiye eder.

NY-Gelelim CHP'ye... CHP de yenilendi, neler bekliyorsunuz yeni CHP'den?

İHSANOĞLU'YLA CHP'DE UMUT TÜKENMİŞTİR


CHP zor bir parti. Son kurultay bunu birkez daha gösterdi. Liderini değiştiren parti AKP, ancak olağanüstü kurultay CHP’de oluyor. CHP’de varoluşsal sorunlar var. Bunların kısa vade de son bulacağını sanmıyorum. Üzgünüm ama Ekmeleddin İhsanoğlu’yla CHP’de umut tükenmiştir.

NY-CHP'nin son zamanlardaki ataklarına baktığımızda AKPleştiğini söyleyebilir miyiz?

CHP BOŞA ADIM ATIYOR

CHP’nin durumunu Çinli meşhur stratejist Sun Tzu’nun asırlar önce söylediğine benzetiyorum. Sun Tzu der ki; ‘Staretjisi olmayan taktikler, boşa atılmış adımlardır’.

CHP ne yapmak istiyor? Yönü ne olacak? Kurultayın bu sorulara cevap vermesi gerekiyordu. Ancak Kılıçdaroğlu ve İnce sokağa değil, salondaki CHP’lilere konuştular.

NY-Sizce CHP'nin yeni MYK'sı partiyi seçime hazırlayabilecek güçte mi?

Acele hüküm verip haksızlık etmemek lazım. Bekleyip göreceğiz. Yeni yönetim ‘CHP nasıl iktidar olacak’ sorusuna cevap bulması gerekiyor. Toplum bunu bekliyor.

NY-CHP'nin sağdan aday göstermesine, parti dışından isimlere yer vermesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

BU İSİMLER GELDİ, CHP'NİN OYU ARTTI MI?

Bir hedefiniz varsa her kesimden transfer yaparsınız. Hiçkimse de size itiraz etmez. Ancak siz sürekli aynı hatayı yapıyorsanız. Biri çıkıp durun bir dakika der. Önce Yaşar Nuri Öztürk, sonra İlhan Kesici, daha sonra Mehmet Haberal, Sinan Aygün. Sonra Mansur Yavaş, Sonra Ekmel bey...

NY-Bu isimler yanlış mı?

Doğru ya da yanlış demem. Buna halk sandıkta karar veriyor. Sonuca bakmak lazım. Sonuçta ne oldu? Bu isimler geldi, CHP’nin oyu arttı mı?

Asıl soru bu? Toplumsal karşılığı olan isimlerin partiye davet edilmesi gerekiyor. İlla bunların meşhur olması gerekmez. CHP transferlerini medya üzerinden değil, il il anket yaptırarak karar vermeli