BIST 10.219
DOLAR 32,26
EURO 34,77
ALTIN 2.454,21
HABER /  GÜNCEL

Gül'den başmüzakereci sinyali

Avrupa Birliği görüşmelerinden yorgun çıkan hükümette başmüzakereci arayışı hızlandırıldı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, başmüzakerecinin vasıflarını açıkladı.

Abone ol

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ''Türkiye'nin önündeki birinci meselenin AB süreciyle ilgili meseleler olduğunu ve bu süreçteki kararlılıklarına devam ettiklerini'' söyledi. Gül, Lüksemburg Dışişleri ve Göç Delege Bakanı Nicholas Schmit ile Dışişleri Bakanlığı Konutu'nda bir araya geldi. Gül, görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Schmit ile çok faydalı ve verimli bir görüşme yaptıklarını, önlerindeki 6 aylık süreçte nelerin yapılacağını gözden geçirdiklerini, tüm bu konularda mutabakata vardıklarını, birçok konuyu samimice ele aldıklarını kaydetti. Gül, bu süre içinde müzakere çerçeve belgesi ile yeni bir Katılım Ortaklığı Belgesi'nin (KOB) hazırlanacağına ve AB ile Türkiye arasında kültürel ve siyasi diyalogun geliştirilmesi, gerek AB gerekse Türk halkının hazırlanması faaliyetlerinin olacağına dikkati çekerek, Schmit ile görüşmesinde tüm bunları da gözden geçirdiklerini belirtti. Schmit ile Kıbrıs konusunu da ele aldıklarını ifade eden Gül, KKTC'ye yönelik halen AB'de bekleyen 2 tüzüğün çıkartılması gerektiğine işaret ederek, bunlarla ilgili çok iyi bir anlayışa vardıklarını, Lüksemburglu bakanın da net görüşlerini dile getirdiğini söyledi. Gül, Schmit ile görüşmesinde, açıklık getirilmesi gereken konuları netleştirdiklerini, bundan sonra yapılacak işlere Türkiye ve AB'nin çok süratli şekilde devam edeceğini kaydetti. Bakan Gül, gelecek hafta başında Türkiye-AB Troykası toplantısının düzenleneceğini de hatırlatarak, bu toplantıdan önce AB dönem başkanlığını temsilen Lüksemburglu bakanın Ankara'ya gelmesinin iyi olduğunu belirtti. ''TÜRKİYE AB SÜRECİNE ÇOK ÖNEM VERİYOR'' Türkiye'nin AB sürecine çok önem verdiğini ve ilginin zayıfladığı yönündeki görüşlerin doğru olmadığını vurgulayan Gül, şöyle devam etti: ''Böyle bir görünüm olmuş olabilir ama bu sürenin hazırlık süresi olduğunu, gerek bakanlar kurulunda gerek ilgili kurumlarımızda bu konularla ilgili çok çalışma yapıldığını sizler de biliyorsunuz. Ayrıca siyasi reformlar devam etmektedir, birçok kanun çıkmıştır. 17 Aralık'tan sonra da çıkmaya devam edecektir, çünkü 17 Aralık'ta (siyasi eşik aşıldı) demiştik. Halen yapılacak birçok iş vardır, kanunlar vardır. Demokratikleşme süreci aynı kararlılıkla devam edecektir. Bununla ilgili izleme toplantıları aynı ciddiyetle devam edecektir. Dolayısıyla bizim önümüzdeki birinci meselemiz, AB ile ilgili meselelerdir, hükümetin önündeki meselelerdir. Bu açıdan kamuoyuna da bu vesileyle bir kez daha seslenmek istiyorum; hükümetimiz bu süreci en başarılı şekilde götürmeye devam edecektir.'' Dışişleri Bakanı Gül, AB Komisyonu'nun Türkiye Delegasyonu Başkanı Hans Jörg Kretschmer'in, Türkiye'de AB sürecinin dağınıklığına ilişkin eleştirilerinin hatırlatılması üzerine de şunları söyledi: ''Böyle bir şey söz konusu değil. Herkes çeşitli şeyler söyleyebilir, önemli olan bizim ne yaptığımız, ne yapmak istediğimiz. Türkiye'nin şu anda birinci meselelerinden biri AB sürecidir. Bu süreçte kararlılığımıza devam etmekteyiz. Bu süreç bizim için önemlidir. Bu süreçte önemli olan şey şudur; Türkiye bütün kesimleriyle, bütün sektörleriyle AB'ye hazırlanacaktır. Dolayısıyla bütün bakanlıkların, bütün bürokrasinin bu sürecin içine girmesi çok önemlidir. Bunun en iyi şekilde yapılabilmesi için çok iyi bir hazırlığın yapılması gerekiyor. Türkiye bu hazırlıkla ilgilidir ve ciddi işler yapılmaktadır. Türkiye'nin aynı şekilde komisyondan da beklentileri vardır. O tarafta da bazı şeyler vardır, hala işlerin nasıl süreceğiyle ilgili tam karar veremedikleri hususlar vardır. Dolayısıyla Türkiye bu konuyu birinci öncelik olarak önünde tutmaktadır. Hükümetin de en çok zaman ayırdığı konu budur. Son üç bakanlar kurulu toplantısında neredeyse en az 5'er saat bu konular konuşulmuştur. Dolayısıyla Türkiye'nin gündemi aynı şekilde AB'ye öncelik vererek devam etmektedir.'' BAŞMÜZAKERECİ KİM OLACAK? Bakan Gül, Türkiye'nin müzakere heyetinde başmüzakerecinin kim olacağına ilişkin soru üzerine de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da, kendisinin de başmüzakerecinin siyasi kişiliğinin olmasının işleri biraz kolaylaştıracağı düşüncesinde olduğunu belirtti. Bu konuların konuşulacağını, Başbakan Erdoğan'ın günü geldiğinde başmüzakerecinin kim olacağını söyleyeceğini ifade eden Gül, ''Başbakan'ın da, benim de kanaatim; siyasi kişiliğinin olması işleri biraz kolaylaştırır. Bürokrasi şüphesiz bu işin içinde olacaktır ama önemli olan, alınan kararların uygulanmasıdır. Uygulanabilmesi için hükümetin işin içinde olması, hükümetle birlikte siyasi bir nitelik taşıması işleri kolaylaştırır diye düşünüyoruz. Ama kesin karar daha verilmedi'' diye konuştu. ''Önemli olanın kişiler değil, kurumların işi gayet sağlam şekilde ele alması olduğunu'' belirten Gül, ''Yoksa Türkiye'de bu işleri yapabilecek muhakkak ki çok insan vardır. En iyi, en güzel nasıl gidilebilir, önemli olan budur'' dedi. LÜKSEMBURGLU BAKAN Lüksemburg Dışişleri Bakanı Schmit de görüşmenin, kendisi açısından da son derece verimli geçtiğini belirtti. Schmit, Lüksemburg AB dönem başkanlığı olarak, Türkiye'nin 17 Aralık'ta alınan karar çerçevesinde ilerlemesi yönündeki taahhütlere bağlı olduklarını söyleyerek, süreçteki ivmenin kaybedilmemesi iradesine de sahip olduklarını kaydetti. Görüşmede bu ivmenin korunması için nelerin yapılması gerektiğini ele aldıklarını ifade eden Schmit, Türkiye'nin reform sürecini sürdürerek üzerine düşeni yaptığını, ancak bunların uygulanmasının önemli olduğunu belirtti. Schmit, kendilerinin de AB olarak ev ödevlerini yapmak durumunda olduklarını ve bu çerçevede üyelik müzakereleri konusunda üzerlerine düşeni yapacaklarını söyledi. Türkiye ile AB'nin böyle bir anlayış çerçevesinde güçlerini birleştirebileceğini belirten Schmit, şunları kaydetti: ''Bütün bu süreci başarıya dönüştürebiliriz. Bu hem Türkiye hem de AB için bir başarı. Çünkü AB'nin ne kadar güçlü bir oluşum haline geldiğini gösteriyor. Dolayısıyla sizinle önümüzdeki 4 ay içinde işbirliği içinde olmayı dört gözle bekliyorum. Lüksemburg dönem başkanlığı bu çerçevede elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışacak.'' Lüksemburg Dışişleri Bakanı, KKTC'ye yönelik iki tüzüğe ilişkin ne gibi bir çalışma içinde olacaklarının sorulması üzerine de bunun son derece önemli bir konu olduğunu, bu konuyu da ele aldıklarını söyleyerek, şöyle konuştu: ''Lüksemburg dönem başkanlığı hiç şüphesiz kendini ilerleme sağlanmasına adamıştır. Bu iki düzenlemenin kabul edilmesi hedefleniyor. Biliyoruz bazı sorunlar yaşanıyor ama bundan vazgeçmeyeceğiz. İki düzenlemenin de birbiriyle bağlantılı olduğunu biliyoruz. Tüm tarafları buna ikna etmeye çalışıyoruz, ilerleme kaydedilebilir, bu tüm tarafların çıkarına olur. Brüksel'de bununla ilgili çalışmalar devam ediyor.''