Gezi soruşturması için ifade verdiler

Taksim Dayanışması Platformu’nun üyesi 4 kişi savcılığın talimatı üzerine Gezi soruşturması kapsamında İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde ifade ...

Taksim Dayanışması Platformu’nun üyesi 4 kişi savcılığın talimatı üzerine Gezi soruşturması kapsamında İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde ifade verdi.
Taksim Dayanışması Platformunun üyesi Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman, Beyoğlu Semt Dernekleri sözcüsü Cem Tüzün, mimar Derya Karadağ ve Eyüp Muhcu savcılığın talimatı üzerine Gezi soruşturması kapsamında ifade vermek üzere bugün İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğüne geldi. Mimarlar Odası Genel Başkanı ve Taksim Dayanışması Platformu üyesi Eyüp Muhcu emniyet çıkışında basın mensuplarına konuyla ilgili açıklama yaptı.

"BU DAYATMA BİR BASKI SÜRECİDİR"
Muhcu yaptığı açıklamada ‘’Cumhuriyet savcılığının Taksim Dayanışması üyeleri hakkında Başbakanla görüşen heyet hakkında şüpheli olarak nitelendirmesi ve soruşturmaya tabi tutması hukuka tamamen aykırı bir durumdur. Eğer bu ziyaret, başbakanla yapılan bu görüşme esas kabul ediliyorsa bu toplantıya katılan kişilerin de şüpheli olması gerekir. Söz konusu olan barışı, demokratik taleplerini, yaşanılır kent hayatı hedeflerini, çabalarını bu kendi insanlarına karşı bir haksızlıktır. Asıl bir soruşturma yapılması gerekiyorsa bu süreçte yurttaşlara şiddet emri veren, şiddet politikalarını uygulayan kamu yöneticileri hakkında soruşturma açılmalıdır. Bu dayatma bir baskı sürecidir” dedi.
Öte yandan Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman ise emniyet çıkışında konuyla ilgili şunları söyledi;
“İnsanları buraya davet etmek ve konuyla ilgili burada oluşan şiddetin yönlendiricisi olduğumuzu söylediler ama esas burada biz Taksim Dayanışması şiddetin yönlendiricisi değil, başka kaynaklar olduğunu ve bu kaynakların soruşturulması gerektiğini söyledik.”

"BU KONUDA İFADE VEREMEYECEĞİMİ SÖYLEDİM"
Beyoğlu Semt Dernekleri sözcüsü Cem Tüzün ise “8 Temmuz’da gözaltına alınan ve tutuklanması istemiyle mahkemeye sevk edilen arkadaşlarımız hakkında hazırlanan fezlekede bizim adımızın geçtiği bölüm okundu. O bölümde benim ve diğer arkadaşların adının geçtiği paragrafın başında toplantılara katılmak, açıklamalar yapmak ve kamuoyunu yönlendirmek geçiyordu. Ama daha önce başka sayfalarda başka şeyler geçiyordu ve o şeylerle ilgili bize istinat edilen, eğer onlar bizimle ilgili suçlamalar ise bu tür yasa dışı faaliyetlerle ilgimizin olmadığını söyledim. Ama bizim adımızın geçtiği paragrafta yer alan açıklama yapmak, toplantılara katılmak ve kamuoyunu yönlendirmek, yönlendirmek derken basın açıklamaları dışında yaptığımız herhangi bir yönlendirme söz konusu olmadığına göre bunların da zaten suç olmadığını söyledim. Yani suç olmayan bir fiilin, yurttaşlık haklarımızla ilgili insan olarak yerine getirdiğimiz, bir sivil toplum olarak yerine getirdiğimiz işlerle ilgili yasal karşılığı olmayan şeylerin de hukuki karşılığı olmayacağını bu konuda ifade veremeyeceğimi söyledim” diye konuştu.
Fezlekelerde isimleri geçen şahısların “toplantılara katılmak, açıklamalar yapmak ve kamuoyunu yönlendirmek’’ suçlamaları üzerine savcılığın talimatı üzerine gelip emniyette ifade verdikleri öğrenildi. Şüpheliler Güvenlik Şube Müdürlüğü’ndeki işlemlerinin ardından emniyetten ayrıldı.
(İHA)