BIST 10.254
DOLAR 32,26
EURO 34,71
ALTIN 2.402,14
HABER /  GÜNCEL

Evren ve Şahinkaya'ya tutuklama yok!

12 Eylül davasında üçüncü gün de sona erdi. Müdahil taleplerinin dinlendiği duruşmada ara karar açıklandı. İşte detaylar;

Abone ol

12 Eylül darbesiyle ilgili davada dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya'nın tutuklanması talebi reddedildi. MİT'e yazı yazılarak darbe girişiminden haberdar olunup olunmadığı sorulacak.

12 Eylül askeri darbesine ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ile emekli Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı davanın 3. duruşması Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki görüldü.

Duruşmaya iddianamede adı geçen ''mağdur ve müştekiler'', katılma talebinde bulunanlar, avukatlar ve izleyiciler ile basın mensupları katıldı. Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın avukatları da duruşmada hazır bulundu.

Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, kurumlardan birinin, 1 Mayıs 1977 olayıyla ilgili mahkemeye gönderdiği cevapta, olaya ilişkin raporun ''devlet sırrını'' düzenleyen CMK'nın 125. maddesi kapsamında kalabileceği yönünde görüş bildirdiğini belirtti

Ara karar veren mahkeme heyeti duruşmayı 11 Mayıs'a erteledi. İddianamenin bir suretinin Cumhurbaşkanlığı'na gönderilerek, bilgi ve begelerin kurumlardan istenmesi talep edilecek. Alınan kararlar şöyle:

KARARLAR

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti ara kararları açıkladı.Mahkeme heyeti, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın tutuklanması talebini reddetti. Evren ve Şahinkaya'nın sağlık durumları Adli Tıp'tan sorulacak.

Duruşmada TSK'nın Fahri Koruturk'e gönderdiği mektubun istenmesine karar verildi.

Ayrıca MİT'e yazı yazılarak o dönemde darbe girişiminden haberdar olmadıkları da sorulacak.

Başbakanlık, TBMM, CHP ve MHP'nin müdahalillik talebi kabul edildi. DİSK ve Hak-İş ve 104 yaşındaki Berfo Ana da davaya müdahil olacak. Bireysel müdahillik talepleri ise daha sonra karara bağlanacak.

Mahkeme, işkence dosyalarıyla ilgili suç duyurusunda bulunulmasına da karar verdi.

DURUŞMADA BİRBİRİNDEN İLGİNÇ ANLAR YAŞANDI...

HABERİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN DİĞER SAYFAYA GEÇİNİZ...[PAGE]MAL VARLIKLARINA EL KONULSUN

12 Eylül darbesine ilişkin, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı davanın 2. duruşmasında, müdahil avukatlarından Müşir Deliduman, sanıkların mal varlıklarına tedbir konulmasını talep etti.

ÇORUM OLAYLARINI ANLATTILAR

Darbe öncesinde CHP Çorum Milletvekili olan Şükrü Bütün de Çorum'da nüfus cüzdanlarına göre ayrımcılık yapılarak, ''cami yakıldı'' yaygaralarıyla 57'den fazla insanın öldürüldüğünü, yüzlerce insanın yaralandığını, onlarca insanın kaybolduğunu, 500'den fazla ev ve iş yerinin yakılıp yağmalandığını ileri sürdü.

VATAN HAİNLİĞİYLE YARGILANSIN

Dönemin, Türkiye Devrimci Komünist Partisi yöneticisi Mehmet Mustafa Yalçın da ''12 Eylül halka karşı yapılmış bir harekettir, halka zarar vermiştir. Sanıkların halk düşmanlığı ve ABD'ye hizmet etmelerinden dolayı vatan hainliğiyle suçlanmalarını istiyorum'' dedi.

"KATİL" DİYE BAĞIRDI

Daha sonra söz alan CHP'li vekiller "Katliamda provokasyonluk yapanlar davaya müdahil olamaz" dediler. 78'liler Vakfı üyesi Cumhur Yavuz, Şendiller'e "Katil! katliamı sen yaptın" diye bağırdı.

"AKLANDIM" CEVABI

Bu suçlamalara tepki gösteren Şendiller, "ben yargılandım ve aklandım. Hiçbir delil bulunamadı. Katliamın sebebi ABD'dir" diye cevap verdi.

ONUN DA YUVASI YIKILSIN

105 yaşındaki Berfo Ana durusma salonunda Kenan Evren'e "oglumu ver" diye seslenirken izleyicileri ağlattı. Berfo Ana, salona gelmeyen Evren için "O benim yuvamı yıktı, onun yuvası da yıkılsın" diye dua etti.

MÜDAHİL OLMA TALEPLERİ KARARA BAĞLANACAK

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde davaya müdahil olmak isteyeler dinleniyor. Duruşma üçüncü güne girdi. Duruşma birazdan başlayacak. Davaya ilk günkü ilgiden eser yok. Aralarında Meclis Başkanlığı ve Başbakanlık ile siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve vatandaşların davaya müdahil olma talepleri öğleyin karara bağlanacak.

İzleyici kapasitesi daha büyük bir salon bulunamadığı için dava Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye devam edecek.

MÜDAHİLLER DİNLENİYOR

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, iddianamede adı geçen ''mağdur ve müştekiler'', katılma talebinde bulunanlar, avukatlar ve izleyiciler ile basın mensupları katıldı. Evren ve Şahinkaya'nın avukatları da duruşmada hazır bulundu. Mahkeme, bugün de müdahillik talebinde bulunanların beyanlarını almaya devam ediyor.

Davaya müdahil olmak isteyen Başbakanlık'tan açıklama: MİT ve Milli Savunma Bakanlığı'ndan istenen belgeler mahkemeye ulaştı.

İbrahim Tunç, kardeşleri Mustafa ve Mehmet Tunç'un 12 Eylül'den sonra gözaltına alındığını, ağır işkencelerden geçirildiğini kaydederek, 12 Eylül'ün bütün sorumlularının yargı karşısına çıkarılmasını istedi.

EŞİ ASILI BULUNDU

Mukaddes Çelik de 12 Eylül sürecinde kendisinin ve eşi İrfan Çelik'in ayrı cezaevlerinde bulunduğunu belirterek, eşinin 14 Eylül sabahı Davutpaşa Askeri Cezaevinde asılı olarak bulunduğunu, bunun 12 Eylül'ün ilk cinayetlerinden olduğunu söyledi.

Çelik, eşinin ölümüyle ilgili savcının işkence iddialarını görmezden geldiğini savunarak, ''Dava sembolik kalmasın. Binbaşı Adnan Özbek hem benim hem de eşimin kaldığı cezaevlerinde işkencelerde bulundu. O dönem işkenceye karışan diğer kişiler de yargı önüne çıkarılmalı'' dedi.

7 YIL UYUYAMADIM KOLTUKTA YATTIM

Gülşah Taç da evden bir kitapla çıkan oğlunun gözaltına alındığını, daha sonra işkence görüp hapse atıldığını anlatarak, ''Oğlumun yaşadıklarından o kadar etkilendim ki 7 yıl uyuyamadım, koltukta yattım'' diye konuştu. Taç, oğlunun cezaevinden çıktıktan sonra çatışma süsü verilen bir olayda öldürüldüğünü ileri sürdü.

ANNESİ CEZAEVİNDE DÖVÜLDÜ

Avukat Serdal Namkoç, ''Berfo Kırbayır'ın devem eden acısına şahit olduk ama bu acılar sadece Cumartesi Annelerine ait değildir. Abdülkadir Yanık, Mamak'ta 12 gün işkence altında kalmış, itirafta bulunması için annesi Ümmühan Yanık, cezaevine getirilerek dövülmüştür. Sonra gözlerinin önünde oğluna işkence yapılmıştır'' dedi.

17 YAŞINDA İŞKENCEYLE ÖLDÜRÜLDÜ

Duruşma sırasında yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren gibi 17 yaşındaki ülkücü Bekir Bağ'ın da işkenceyle öldürüldüğünü kaydeden Namkoç, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın işkence, kötü muamele ve cinayetlerden dolayı yargılanmalarını istedi.

BAZILARI SALONU TERKETTİ

Salondaki bazı müdahil talebinde bulunanlar, mahkeme başkanına, kendilerine konuşma hakkı tanınmadığını, böyle yargılamanın olamayacağını söylediler. Bu sırada bazı kişilerin, salonu terk ettiği görüldü.

HER GECE RÜYAMDA POLİS ÖLDÜRDÜM

Ömer Öneren de ihtilal olduğunda Balıkesir de öğretmen olduğunu, gözaltına alınıp ağır işkencelerden geçirildiğini belirterek, ''Cezaevinden çıktıktan sonra her gece rüyamda polis öldürdüğümü gördüm. Mahkeme sadece iki kişiyle kalmamalı, işkenceci kişiler ve amirleri hakkında da işlem yapmalı'' dedi.

GAYRİMÜSLİMLERE ZORLA SÜNNET

İsa Tekin ise 12 Eylül'de Diyarbakır'da gözaltına alındığını belirterek, ''Diyarbakır 5 nolu Cezaevi'nde 70 çeşit işkence yapılmıştır. Gayrimüslimlerin zorla sünnet ettirildiği akla hayale sığmayacak birçok işkenceye metodunun uygulandığını gördüm. Emir komuta zinciri içerisinde ere kadar herkesin yargılanmasını istiyorum'' diye konuştu.

DARBE TSK'YA ZARAR VERDİ

Rahmi Yıldırım da Türk Silahlı Kuvvetleri'nde görev yaparken darbenin ardından Kenan Evren'in imzasıyla 1982'de görevine son verildiğini belirterek, kendisinin de işkenceden geçtiğini, darbenin sadece sivil halka değil, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne de zarar verdiğini söyledi.

Bayrak Harekat Planı çerçevesinde teğmen olarak görev yaptığı Çanakkale'nin Çan ilçesinde sağ ve sol ayrımı yapmaksızın dernek, sendika, sivil toplum kuruluşu yöneticilerini gözaltına aldıklarını anlatan Yıldırım, ''Tahsin Şahinkaya'nın eşi Çan'daki seramik fabrikasının ortaklarındandı. Emrimdeki kuvvetlerle birlikte hem Çan'ın giriş-çıkışını tuttum hem de bu fabrikayı korudum'' dedi.

PROTOKOLÜN EN ÖN SIRASINDAYDIM

Rahmi Yıldırım, mahkeme başkanının soruları üzerine ''Bulunduğumuz yerde protokolde ben en ön sıradaydım. Kaymakam bile benim arkamda yer aldı'' cevabını verdi.

SAVCI TUTUKLULUK TALEBİNİN REDDİNİ İSTEDİ

Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, 12 Eylül Davası'ndaki müdahillik taleplerinin kabulünü, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın tutuklanması taleplerinin ise ''sanıkların sağlık durumları ve yaşlılıkları gözetildiğinde, daha önce verilen adli kontrol kararı yeterli olduğu'' gerekçesiyle reddini istedi.

Savcı sanık olarak ifade vermek isteyen herkesin dinlenmesini talep etti. Müdahil avukatlar Baykal ve Demirel'in dinlenmesini istedi. Sanıklar için İstanbul Adli Tıp'tan rapor istendi.