BIST 10.231
DOLAR 32,34
EURO 34,79
ALTIN 2.389,84
HABER /  GÜNCEL

Emniyetden Şemdinli iması

Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, Şemdinli'deki olaylarla ilgili olarak imalı konuştu.

Abone ol

Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun , Şemdinli'de 9 Kasım'daki Umut Kitabevi'nin bombalanması olayının faillerini ilginç benzetme ve örneklerle tarif etti. Uzun, TBMM Şemdinli Olaylarını Araştırma Komisyonu üyelerinin sorusu üzerine ''Hırsız evin içinde... Hırsız evin içinde olursa kilit işe yaramaz'' karşılığını verdi.

Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, geçen günlerde TBMM Araştırma Komisyonu'na önemli açıklamalarda bulundu. Uzun, Meclis tutanaklarına yansıyan açıklamalarında, kitabevinin bombalanması olayında kimin parmağı olduğunu açıkça ifade etmek yerine, dolaylı örneklerle tarif etti. Polisin istihbarat yapması konusunda herhangi bir sınırlama olmadığını belirten Sabri Uzun, Umut Kitabevi'nin sahibi Seferi Yılmaz 'ın emniyetin hedefinde olmadığını belirterek şu görüşleri dile getirdi: ''Yılmaz'ın bize göre örgütle ilişkisi yok. Jandarma'da böyle bir istihbarat varsa bize bildirmesi gerekiyor. Hakkâri Emniyeti'nin, valinin, istihbarat şubesinin bilgisi olmayacak ve böyle bir operasyon yapılacak... O zaman bir keşmekeş çıkar ortaya. Bu insanlar kalkıp Şemdinli'ye operasyona gidiyor ama bundan valinin bile haberi yok.''

PKK'nin halka zarar gelmemişse kendi yaptığı eylemleri üstlendiğine dikkat çeken Yılmaz, ''Ama burada işe başkası karışmış, başkası eylem yapıyordur burada. Bu da bizi şüpheye götüren şey'' görüşünü savundu. Komisyon üyelerinin, Emniyet'in Şemdinli'deki olayla ilgili istihbarat yapıp yapmadığı yönündeki sorusu üzerine de Uzun, ''Kimseyi karalamamak için olaylarla ilgili istihbarat yapmadık. Ama bugünkü mantığım olsaydı hepsiyle ilgili yapardım'' demesi dikkat çekti.

Emniyet'in istihbarat sorunu olmadığını anlatırken buna 8 Kasım'da Hakkari'de 7 kilo 400 gram C-4 patlayıcı yakalatılmasını gösteren Uzun, bu patlayıcıların PKK'ye ait olduğunu ifade etti. Ancak Şemdinli'de patlayan bombaların niteliğinin farklı olduğunu kaydeden Uzun, ''Olayların sayısı, sıklığı, örgüt disiplinine uymayışı, bizi tedirgin etmiştir. Bu normal değildir. Halktan insanlar zarar görmediği halde örgütün üstlenmediği olaylar var. Demek ki şüpheli bir durum var. Yani başka bir güç bu anormalliği yapıyor demektir'' görüşünü savundu.

Sabri Uzun, komisyon üyelerinin ''Şemdinli'deki olayların faili kim, bu patlamalar önlenemez miydi'' yönündeki sorusuna ise ''Hırsız evin içinde olursa kilit işe yaramaz. Hakkâri'deki 18 bombalamanın bir bölümü, bir yere oturmuyor. Ama bu yerel bir disiplinsizlik. Ankara bu disiplinsizliklerin hiçbirinde yok'' dedi. Bu tür disiplinsizliklerin TBMM iradesiyle önlenebileceğini kaydeden Uzun, ''Ankara'nın karıştığı işlere'' Komisyon üyesi de olan AKP Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu 'nun basında yer alan ''Cemaatle iftar'' fotoğrafını örnek göstererek, şu görüşleri savundu:

''2004 Ocak'ta Hüsrev Kutlu'nun Milliyet'te cemaat iftarında bir fotoğrafı çıktı. Gazeteci orada mıydı acaba? Değildi. Orada birisi servis yapıyor. Devlet Ankara'da kirlendiği zaman basına bu tür haberler servis edilir.''

Roj TV yayını

Uzun, Roj TV'nin Şemdinli'deki patlamadan 10 dakika sonra yayına geçerek olayı duyurduğu iddialarının da doğru olmadığını, Roj TV'nin bu olayı ancak 20.00'de duyurduğunu belirterek ''Bana bunu soran makama da bu durumu bildirdim'' dedi. Komisyon üyelerinin 1 Kasım'da 150 kilogram patlayıcının kullanıldığı patlamayla ilgili ''Termal kamerayla hareketleri izlenen yere nasıl oluyor da böyle bomba girebiliyor'' sorusu üzerine şunları söyledi: ''Kilit bozulmuş efendim... Bölgeden eroin de geçiyor. Türk polisi Avrupa'da yakalananın yüzde 30'unu burada yakalıyor. Bunu yakalayabilirdik ama kilit bozulmuş. Hırsız evin içinde olursa her şey girer. Ben 1 Ocak'tan beri Türkiye'de 81 kilo plastik patlayıcı yakaladım. Bunlar tamamen PKK'nindi. Oraya girmişse de yakalanırdı.''

Uzun, Şemdinli'deki olaydan sonra Yüksekova'daki cenaze töreni sırasında savaş uçaklarının uçurulmasıyla ilgili ise ''Bunu parlamento sorgulamalı. Yani biz ilkeliz, vatandaşımıza böyleyiz. İyi niyetle dürüstçe görev yaparsak hiç kötü olmaya gerek yok. Ben şimdi jet uçurmayı nasıl anlatayım size, boyumun üstünde bir şey'' dedi.

Haber: Ayşe Sayın
Kaynak: