BIST 10.740
DOLAR 32,21
EURO 35,01
ALTIN 2.508,39
HABER /  DÜNYA

Dünya rekorunu Irak'tan kaptılar!

Dünyanın en ilginç rekorlarından biri Belçika'da kırıldı. Rekorun eski sahibi Irak ise bayrağı devretti.

Abone ol

Dünyada en uzun süre hükümetsiz kalma rekorunu 249 günle bugün Irak'tan devralan Belçika'da halk çeşitli etkinliklerle rekoru 'kutluyor'. Bazı kentlerde bira ve patates bedavaya dağıtılıyor.

Mart 2010'da yapılan seçimlerden sonra Irak'ta hükümet 248 gün sonra kurulabilmiş ve bu durum siyaset tarihine 'en uzun süreli hükümetsiz kalma rekoru' olarak geçmişti. Ancak Irak'ın bu rekoru uzun sürmedi. Bugün itibari ile bu rekor artık Belçikelılar'a geçti.Daha önce hükümet kurulabilmesi için çeşitli yöntemler kullanan Belçika halkı ise çareyi bu rekoru 'kutlayarak' protesto etmekte buldu.

Son haftalarda bazı siyasetçilerin önderlik ettiği hükümet kurulana dek traş olmama ve cinsel oruç boykotları sonuç vermeyince dünya rekorunu ele geçiren Belçika'nın Flaman kesimindeki Gent kentindeki festivalde 249 kişilik bir gurup soyunacağını açıkladı.

Bir başka Flaman kenti Leuven'da Belçika'nın sembollerinden olan papates kızartmaları bedava dağıtılırken, Valon bölgesindeki komşusu Louvain-la-Neuve'de bir başka milli sembol olan biralardan ücret alınmıyor.

Bir grup da Brüksel adliyesi önünde protesto gösterisi düzenlerken, birçok üniversite öğrenci yürüyüşlerine sahne oluyor.

Hükümet kurmayı başaramayan siyasi partilerin hazine yardımından mahrum bırakılması için internette başlatılan kampanyaya katılanların sayısı 150 bini aştı.

EN AZ 40 GÜN DAHA
Dünya rekorunu manşetlerden kutlayan gazeteler, Irak'ta geçen yılki seçimlerin ardından koalisyon pazarlıkları 249 günde tamamlansa da yeni hükümetin kurulmasının 40 gün daha uzayarak 289 günü bulduğuna dikkat çekerek, Belçika'nın bu şekilde biraz daha gayret göstererek dünya rekorunu tartışmasız şekilde kırması gerektiğini vurguluyor.

KRAL'I ÇARESIZ BIRAKAN SÜREÇ
Federe yapılı Belçika'da 13 Hazirandaki erken genel seçimlerde Bart De Wever liderliğindeki Yeni Flaman İttifakı, ülke nüfusunun yüzde 60'ını oluşturan ve gelir seviyesi yüksek olan Flaman bölgesindebağımsızlık talebiyle oyların yüzde 28'ini alarak ve en yakın rakibi Hristiyan Demokratlara 10 puan fark atarak birinci çıkmış, 150 üyeli parlamentoda 27 koltuk kazanmıştı.

Nüfusun yaklaşık yüzde 40'ının yaşadığı Fransızca konuşan Valon bölgesinde ise Sosyalistler (PS), yüzde 38 oyla en yakın rakipleri Liberallerin 15 puan önünde ilk sırayı almıştı. Sosyalistler bu sonuçla parlamentoda 26 koltuk elde etmişti.

Seçimlerin ardından Kral II. Albert tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen Valon Sosyalistlerin Başkanı Elio Di Rupo, ısrarla yürüttüğü koalisyon müzakerelerinden bölge hükümetlerine daha fazla otonomi ve Brüksel çevresindeki bazı seçim bölgelerinin paylaşımı konusunda yaşanan anlaşmazlık nedeniyle sonuç alamayınca, eylül ayı başında istifasını sunmuştu.

Bunun üzerine parlamento ve senato başkanlarının arabuluculuğunda Flaman ve Valon partilerini uzlaşmaya zorlayan Belçika Kralı, bundan da sonuç alamayınca Flaman Ittifakı Başkanı De Wever'ı görevlendirdi.

Muhtemel koalisyon ortaklarına sunduğu 50 sayfalık uzlaşma belgesinde, otonom Flaman, Valon ve Brüksel bölgelerinin vergi gelirlerinden yüzde 45 pay almasını ve yetkilerinin artırılmasını öneren De Wever, Belçika'nın bölünmesinin altyapısını hazırladığı gerekçesiyle Valon partilerince reddedildi.

Arayışlarını sürdüren Kral'ın arabuluculuk göreviyle öne sürdüğü Flaman Sosyalistlerin eski Başkanı Johan Vande Lanotte ise iki kez girişimde bulunmasına rağmen partileri aynı masa etrafından bile toplayamayınca, geri çekildi.

Kral'ın son arabulucusu, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Didier Reynders, yeni formüllerle tıkanıklığı aşma çabalarını sürdürse de önde gelen siyasi partilerden yapılan açıklamalar bu girişimin de nafile olduğu izlenimini veriyor.

Belçika'da kişi başına düşen gelirin 32 bin avro düzeyinde bulunduğu Flaman bölgesiyle 23 bin avro düzeyindeki Valon bölgesi arasındaki tek anlaşmazlık noktası ekonomik değil. Flamanlar zengin kuzeyden güneye kaynak aktarımına ve daha baskın bir dil olan Fransızca'nın Brüksel çevresine taşmasına

karşı çıkarken, Valonlar eşitlik talep ediyor. Flamanlar bölgelerin yetkilerinin artırılmasını isterken Valonlar ülkeyi bölünmeye götüreceği kaygısıyla federal hükümeti koruma çabasına giriyor.

Bölünme tartışmalarından etkilenen Valon bölgesindeki 70 bin kişilik yarı özerk Alman toplumu da Flamanlar ve Valonlar gibi tam özerklik isteğiyle ortaya çıktı. Alman Bölgesi Başbakanı Karl-Heinz Lambertz, kendileri gibi Brüksel'e de tam özerklik verilerek Belçika'nın 4 bölgeli hale getirilmesini istiyor.

Belçika'da siyasi krizler hemen her seçim sonrasında alevleniyor. 2007 yılında 194 günde hükümetin kurulabildiği ülkede bu süre 1988 seçimlerinin ardından 148 gün, 1979 seçimlerinin ardından 107 gün ve 1992 seçimlerinde 102 gün olmuştu.