BIST 10.400
DOLAR 32,23
EURO 34,95
ALTIN 2.412,19
HABER /  GÜNCEL

Derviş, CHP'yi de karıştıracak

Milliyet'ten Derya Sazak'a konuşan Derviş, "CHP'de değişim şart" dedi ve şu mesajı verdi.

Abone ol

CHP solcu bir parti mi? Evet, CHP solcu, Avrupa tipinde bir sosyalist partidir, sermayenin partisi değildir. Halk çoğunluğunun partisidir. Devletin sosyal işlevine inanmaktadır. Fransa'da olduğu gibi "piyasa ekonomisine evet, piyasa toplumuna hayır" diyen bir partidir. CHP olarak bizim şöyle bir sorunumuz var: Kadrolarımız gençleşmeli. Buna daha duyarlı olmamız lazım. CHP'nin toplumun yoksul kesimleriyle iletişimi nasıl sağlanacak? CHP, yüksek eğitimli, orta üst sınıflardan oy alıyor. İzmir'in Kadifekale'sinde yok. Güneydoğu'dan soyutlanmış. Kürt sorununa ilgisiz... Bu kadar genç bir toplumda, sosyal demokrat partinin de genç olması lazım. Bu hafta bir misafirimiz geliyor, Türkiye'ye. Nebahat Albayrak Hanım Hollanda milletvekili. Hollanda sosyal demokrat partisinin en üst konumunda, 32 yaşında... Bizim de bu örnekleri çoğaltmamız lazım. Başka bir sorun da şu: Dünyanın hiçbir yerinde siyaset kaynaksız yapılmaz. Parasal kaynak şart Siyasetin insan kaynağından mı söz ediyorsunuz?.. Parasal kaynaktan... CHP bu bakımdan da zor durumda, iş dünyasıyla birtakım güçlü çevreler tarafından desteklenmiyor. İktidara çok büyük destek var. Basit bir hesap yapalım, 50 bin Türk vatandaşı yılda ortalama 200 milyon lira verse yılda 10 trilyon eder. Aydınlar, eczacılar, doktorlar, mühendisler yurtdışında CHP'ye bağlı olan Türk vatandaşları bunu yapamazlar mı, bağış olarak... Siz, insanları partiye katkıda bulunmaya çağırırken onları önce üye yapmanız gerekmez mi? CHP'de kurultay süreci başladı ama çıkan haberler 'parti içi demokrasi' açısından hiç de iyi sınav verilmediğini gösteriyor. Naylon üyelikler, delege seçimlerinde oyunlar. İnsanlar ne adına yardım edecek? CHP'yi toplumun desteğine açmadan önce, kendi tabanına güven veren parti haline getirmeniz gerekmiyor mu? Toplum şu anda CHP'nin yaptığı muhalefeti yetersiz buluyor. Bence bu, çok haklı bir eleştiri değil. Toplum eski koalisyon dönemindeki her an düşürülebilecek hükümetler psikolojisine alışmış. CHP'nin muhalefeti ileriye dönük, uzun soluklu olmalı. Yani muhalefet yapmak için iki günde bir Türkiye'de kriz çıkarmak, gerilim yaratmak doğru değil. Negatif politikayla sonuç alamayız. Bu nedenle eleştiriliyorsak bence haksız bir eleştiri. Ama, "kendimizi ileriye dönük hazırlamıyoruz" derseniz, o eleştiriye kulak asmamız lazım. Etkili bir muhalefet için, CHP öncelikle siyasi yelpazede nerede durduğuna bir karar vermeli... Çağdaş sosyal demokrasidir. CHP'yi merkeze çekme düşüncesi ne oldu? Geçenlerde öyle bir tartışma yaşandı. Hayır. Ne Deniz Baykal, ne de ben "sosyal demokrasiyi merkeze taşıyacağız" diye bir şey demedik. Baykal şunu söyledi: "Sosyal demokrasiyi, Türk siyasetinin merkezine oturtacağız." Ben de şöyle bir şey söylemiştim: "CHP, sosyal demokrat bir partidir. Biz merkezdeki vatandaşın da oyuna talibiz." Bunlar farklı şeyler. CHP, büyük seçmen kitlesini niye sola çekemiyor? Onu çekmemiz lazım tabii. İngiliz İşçi Partisi, programını, liderini yeniledi. 1997'de iktidara geldi. Alman Sosyal Demokratları Schröder'le yenilendi, iktidar oldu. Türkiye'de sol 1990'ların başından bu yana yenilenmeyi tartışıyor ama, bir türlü iktidara gelemiyor. Bölünmelerin çok büyük zararı oluyor. AKP'de de herkes aynı fikirde değil ama bir arada duruyorlar. Solda farklı fikir yüzünden veya bir kişilik çatışması yüzünden hemen insanlar ayrılıyor, bölünüyor. Ayrı parti kuruyor. Bu sola çok büyük zarar verdi. Farklı görüşler büyük bir sosyal demokrat partinin içinde doğal karşılanmalı. Sorumluluk alırım CHP yerel seçimler öncesinde solda çekim alanı olabilecek mi? Ortak aday projeleri ve birleştiricilik misyonu CHP'ye düşüyor. Yerel seçimlerde çok geniş bir dayanışma içinde olunmasında yarar var. Ancak bunu savunurken Meclis'te büyük bir gruba sahip CHP ile yüzde 1 almış partileri de sanki aynı güçteymiş gibi ittifaka zorlamak gerçekçi bir çaba değil. AKP - CHP yarışında İstanbul belediye başkanlığı çok önemli. Kulislerde sizin adaylığınız da konuşuluyor. İstanbul'da yerel seçime girmeyi düşünüyor musunuz? Öyle bir tartışma yok parti yönetiminde. Ben iki konuda çalışıyorum: Bilim Platformu çerçevesinde parti programının ileriye dönük hazırlıklarla güçlendirilmesi. AB Konvansiyonu çalışmalarına katıldım, Avrupa'daki sol partilerle ilişkilerin geliştirilmesine uğraşıyorum. Kasımda kurultay var. CHP yönetimine, Parti Meclisi'ne aday olacak mısınız? Partide etkili olursam, hiç kuşkusuz sorumluluk da yüklenmek doğru olur. Bunu kurultayda görüşeceğiz. Partinin başarısı, sosyal demokrasinin başarısı için çalışmaya devam etmek istiyorum. Zamanı gelince Türk sosyal demokrasisi için gerekli neyse, onu da yapmak isterim. Parti yönetiminde şu anda benim bir pozisyonum yok ama, kurultay sürecinde adaylık gündeme gelebilir. CHP, Kemalizmi reddedemez CHP'nin sol söylemi eskisi kadar güçlü mü? 1970'lerde oluşmaya başlayan sentezin bence devam etmesi gerekiyor. CHP, Atatürkçü, laik, Türkiye'ye çağdaşlaşmayı getiren, kadınlara oy hakkını tanıyan bir anlayışın, yenileşmenin devamıdır. İsterseniz Kemalizm deyin... Günümüzde Kemalizmi herkes kendine göre yorumluyor ama, benim kullandığım ve tanımladığım anlam bu çağdaşlık. Kemalizmi reddetmek ve Cumhuriyet geleneğine sahip çıkmamak CHP için mümkün değildir. CHP gurur duyarak buna sahip çıkmaya devam etmelidir. Ama bu yetmez. Sayın Ecevit'in başlattığı çağdaş bir sosyal demokrat hatta sosyalist parti olma oluşumunu da devam ettirmeli. CHP, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkelerine sahip çıkan Atatürkçülüğü 21. yüzyıla taşıyan bir parti olmalıdır. Aynı zamanda Avrupa türü bir sol parti olmalıdır. Gerçekten bu sentezi yaratabilirsek Türkiye'nin koşullarına uygun güçlü bir sosyal demokrasiyi bence 21. yüzyılda göreceğiz. Bazı aydınlarımız ya o, ya o diyor. Ya Atatürkçü merkez, ya çağdaş sosyal demokrasi... Bu ikisinin sentezi mümkün. Hem Atatürkçüyüz, hem de çağdaş sosyal demokratız. Devrimci, yarını yapılandırmalıdır Peki CHP kendi içinde yenileşmeyi yapacak mı? Siz 1930'lardan kalma anlayışı eleştiriyorsunuz. 1930'larda yapılan hiçbir devrimle yetinmemek gerek. Devrim sürekli bir olaydır. Türkiye, kadınlara 1930'larda oy hakkı vermiş. Yüz yıl bununla yetinemeyiz. Kadınlarımız için şu an ne yapıyoruz? TCK'da hâlâ kadınlar aleyhine işleyen bir sürü madde var: Eylülde göreceksiniz CHP harekete geçecek ve kadınların aleyhinde olan töre indirimi, yok "evlenirsen suç değil" gibi anlayışlarla mücadele edecek. Solcu bir parti, 80 yıl önce yapılmış bir devrimle yetinemez, dünya tarihi ileriye doğru akıyor. Devrimci olmak her an için yarını nasıl daha iyi yapılandırabiliriz arayışıdır. BM çerçevesinde asker gönderilir Güncel bir tartışmayla noktayı koyalım, Irak'a asker gönderme konusunda tutumunuz ne olacak? 1 Mart tezkeresine karşı oyunuz Amerikalı dostlarınızda düş kırıklığı yaratmıştı. Ben uluslararası dayanışmanın, meşruiyete ve dolayısıyla BM kararına uygun şekilde gelişmesi taraftarıyım. Benim sosyal demokrat kişiliğim bunu savunmamı söylüyor. Avrupalı 'yoldaşlarımız' da böyle düşünüyor. Deniz Baykal da geçenlerde görüşünü açıkladı. Asker olayına ancak BM çerçevesinde katılırız. BM kararı olmadan asker gönderme imkânı görmüyorum. "Irak'ta ne olursa olsun, ABD'nin ne halleri varsa görsünler" diyemeyiz. Türkiye'nin Irak'ta kalıcı bir istikrarın düzgün bir demokrasinin oluşumuna destek vermesi gerekir.