BIST 10.400
DOLAR 32,23
EURO 34,95
ALTIN 2.412,19
HABER /  GÜNCEL

Dedem hain değil kahramandı

Osmanlı'nın son dönemine damga vuran Enver Paşa ile Naciye Sultan'ın torunu Arzu Enver Sadıkoğlu ilk kez konuştu.

Abone ol

Kimine göre bir hain. Kimine göre ise bir kahraman. ama şurası bir gerçek ki aldığı kararlarla Osmanlı'nın son dönemine en büyük damgayı o vurdu. Sabah'tan Balçiçek Pamir Enver Paşa ve Naciye sultan'ın yorunu Arzu Enver Sadıkoğlu ile konuştu:

Büyükbaba Enver Paşa, babaanne Naciye Sultan. Büyükbabanızı babanız bile tanıyamamış peki ya babaannenizi tanıdınız mı?
-Hayal meyal, zorla bir iki şey hatırlıyorum. O da anlatılanlardan fotoğraflardan olabilir. İki, iki buçuk yaşında kaybettim babaannemi. Çok sevgi dolu biriymiş. Ailesine çok düşkünmüş. Torunlara zaafı varmış.

* Türkiye'de özellikle o dönemlerde Enver Paşa'ya olan tepki malum. Siz bundan nasıl etkilendiniz?
-Babam ben 9 yaşındayken yurtdışına gitti. Annem başka biriyle evlendi. Annemi rahat bıraktılar çünkü o başka bir soydan geliyordu. Ama Enver Paşa hadisesi beni hep etkilemiştir.

* Büyükbabanızla ilgili negatif ilk cümleyi kaç yaşında duydunuz?
-Ortaokulda. Eseniş Koleji'nde okuyordum. Tarih kitabında "Enver Paşa vatan hainidir" diye bir cümle okudum. Belki bu söyleyeceğim size abartılı gelebilir ama gözyaşları içinde sınıftan kapıyı vurup çıktığım bilirim. Hala konuştukça bana dokunur, gözlerim dolar. Yargısız infaz.

* Peki sonra ne yaptınız?
-Mahvoldum büyükbabama bakışı öğrenince. Öyle değil böyledir diye

anlatamadım, söyleyemedim. Elimde argüman yok ki. Üstelik karşımdaki tarih öğretmeni. Yapabileceğim tek şeyi yaptım bu konunun konuşulduğu mekanları terk ettim.Çünkü ben biliyordum aslında anlatılanların doğru olmadığını.

* Neyi biliyordunuz?
-Babamdan halalarımdan her zaman Enver Paşa'yı dinledim ben. Dedem vatanperverdi. İnsanların hataları olabilir ama hataların yorumları ayrı bir şeydir. Dedem iyi bir askerdi. Kahramandı.

* Atatürk nasıl algılanırdı sizin evinizde? Gerçekten de Enver Paşa ile araları bozuk muydu?
-Herkesin evinde nasıl algılanıyorsa öyle. Sonuçta Atatürk Cumhuriyet'i kuran bir insan. Ben okulda Atatürk hakkında öğrendiklerimi evde abartılı bir şekilde, heyecanlı heyecanlı anlatırdım. Kimse de bana "Ne diyorsun kızım sen, biz Atatürk'ü sevmeyiz" demedi. Ailemizde hiçbir zaman "Atatürk'ü sevme, Atatürk dedeni şunu yaptı. Enver Paşa ile Atatürk düşmandır" gibi konuşmalar olmadı. Atatürk dedemle bağlantı kurmamıştı evet. Dedeme yapılanı hep haksızlık olduğunu düşündüm. Vatan haini, Türkiye'yi sattı gibi cümlelere maruz kalmamalıydı.

ENVER PAŞA KILIBIKTI
* Araştırma yaptırdınız mı?
-Bazı konulara duygusal olarak yaklaştığım sanılabilir ama elimde çok belge var. Eskiden bu konu hakkında konuşmuyordum bile çünkü ortam önyargılıydı. Ama gün geçtikçe Enver Paşa konusu daha iyi temellerle masaya yatırılır oldu. Bu çok hoşuma gidiyor. Dedemden kalan mektuplar her şeyi açığa çıkarıyor zaten. Enver Paşa Türk halkına mal olmuş bir kahramandır. Mustafa Kemal birbirlerine çok benzedikleri için ister istemez rakip haline getirildiler.

* Ya Sarıkamış felaketi, 1. Dünya Savaşı'nda Almanların yanında savaşa girmemizi sağlaması
-Sarıkamış'ta rakamlar abartılıyor. 80-90 bin değil 18 bin askerimiz şehit oldu. Operasyon da hatalı değildi. Kumandanlar dedemin emirlerini dinlemedikleri için bunlar oldu. Savaşa gelince mecburiyetler yüzünden Alman tarafından olduk.

Babanızın Avustralya'da donarak öldüğü yazıldı.
-Babam Avustralya'da öldü ama donarak değil. Hatta "Enver Paşa Sarıkamış'ta onca ekseri donmaya bırakarak öldürdü, oğlu da bak donarak öldü" dediler. Ama doğru değil. Babam ikinci eşiyle tatile gidiyor. Dağda yürüyüşe çıkıyor ve kayboluyorlar. Babam sporcuydu, atletik adamdı. Sırtında sırt çantası onun içinde köpeği, yanında eşi yürürken ayağı taşa takılıyor ve düşüyor. Başını vurduğu için beyin kanaması geçiriyor.

* Niye donarak öldü dediler peki?
-Hep Sarıkamış'ın intikamı olayına getirmeye çalıştılar. Oysa iş başka. Kar bile yok dağda. Ama aldırmadım söylenenlere. Acım çok büyüktü. Perişan olduk haberi alınca. Babam 51 yaşındaydı. Ben babamın yanına okumaya gidiyordum. Her şey hazırlanmıştı. O kadar erken babamı kaybetmek beni çok etkiledi. Babam kendini Türkiye'ye ait hissetmeyi çok istedi ama bir türlü olmadı. Ona hiç fırsat verilmedi. Hep bir engel, hep bir gizli düşmanlık hissedildi. Babam hassas bir insandı. Çok gururluydu. Bu yüzden gittiği Avustralya'da böylesine bir kaza geçirerek ölmesi beni çok sarstı.