BIST 10.644
DOLAR 32,26
EURO 35,06
ALTIN 2.500,70
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

CHP'nin seçimlerde rakibi AK Parti değil

Erdoğan Toprak, seçim çalışmaları ve ayrıntıları hakkında bilgi verirken AK Parti'nin CHP'ye rakip olmadığını da söyledi.

Abone ol

CHP, 12 Haziran genel seçimlerine sıkı bir şekilde hazırlanıyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, CHP'nin seçim kampanyasının ayrıntılarını ve seçim üssünü Vatan gazetesine anlattı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Nisan ayının son haftasında Samsun'dan seçim startı verilecek mitinglerin son durağı İzmir olacak. CHP, 81 ilin tümünde miting yapacak. Yaklaşık 60 gün sürecek seçim maratonunun tüm ayrıntıları CHP'nin seçim üssü olarak belirlediği 13. katta hummalı bir çalışma belirleniyor.

İletişim uzmanları, reklam ajansı çalışanları, metin yazarları ve sosyal medya uzmanları ile gönüllülerden oluşan ekip CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak'ın koordinatörlüğünde hummalı bir çalışma sürdürüyor. Geniş salon ve salona açılan odada kampanyanın farklı ayaklarında görev alan reklam ajansı çalışanları, iletişim danışmanları, metin yazarları, sosyal medya uzmanları ve gönüllüler çalışmalarını sürdürüyor. Sabah 4'te basın taraması yaparak başlanan çalışmaların sonucu Pazar günü de dahil olmak üzere sabah 8 sıralarında Kılıçdaroğlu'nun evine götürülüyor. Toprak, CHP'nin seçim kampanyasının ayrıntılarını ve seçim üssünü Vatan gazetesine anlattı:

 CHP seçim sürecinde nasıl muhalefet edecek? Sert, yapıcı?

CHP olarak muhalefet eksenli değil, iktidar odaklı bir strateji izliyoruz. Salt eleştiri üzerine bir propaganda bizim iktidar hedefimizle uyuşmaz. Çünkü bu ülkenin ne kadar sorunu varsa bizim de o kadar çözümümüz var. Ülkenin temel sorunları konusunda somut çözüm önerilerimizle halkın karşısına çıkıyoruz. Pozitif kampanyamız ile bugüne kadar süre gelen sorunların çözümünün CHP'de olduğunu halka anlatıyoruz. CHP olarak yapmamız gerekeni çok iyi biliyoruz. Ülke meselelerine doğru teşhisler koymamız lazım. Bu teşhisleri ve çözüm önerilerini ortaya koyduğumuza da inanıyoruz. 12 Haziran seçimlerine program, proje ve propagandasıyla en hazır parti CHP'dir. Biz, enerjimizi muhalefet etmeye değil, Türkiye'nin temel sorunlarını belirleyip iktidara geldiğimizde ne yapacağımızı ortaya koymaya ayırdık ve bunda da başarılı olduğumuza inanıyoruz. 15 milyon 600 bin yoksulun olduğu bir ülkede 12 Haziran'daki seçimde rakibimiz AKP değil, Türkiye'nin sorunlarıdır.

Bir hayli iddialı değil mi? Neden AKP rakip değil?

Ülkemizi 9 yıldır yöneten AKP ne yoksulluğu, ne işsizliği çözebildi. Yoksulluğun giderilmesi, yasakların yok edilmesi, demokratik haklar, özgür bir Türkiye'nin yaratılması konusunda AKP hiçbir somut adım atmadı ve hiçbir çözüm halkımızın önüne koymadı. Tam aksine tüm bu alanlarda geriye gidildi. Şu ana kadar Aile Sigortası, Sivil Toplum, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Ekonomik Kalkınma ve Stratejik Hedefler, Gençlik ve Türkiye'ye 41 Söz'ümüz var başlıklı raporlarımızı halkımızla paylaştık. ında kamuoyuna açıklayacağımız çok kapsamlı raporlarımız var.

CHP geçmiş dönemlerde, seçim çalışmalarına geç başladığı yönünde eleştirilirdi...

Şimdi yeni CHP ve yeni bir anlayış var. Bilimsel veriler, araştırmalar ve yoğun çalışmalarla seçim sürecini ilk başlatan ve en iyi başlatan parti olduk. Genel Merkezimizde seçim kampanya merkezi oluşturduk. Bu kat, uyumayan bir kat. Sabah 4'e basın taraması ve raporların hazırlanması ile başlayan çalışmamız gece geç saatlere kadar bazen sabaha kadar devam ediyor. Her sabah 8:30'da raporlarımız genel başkanımızın evine gidiyor. Ankara'da olmadığı zamanlarda e-mail olarak ulaştırıyoruz.

Kentlerin üzeri bir ya da iki renkle işaretlenmiş, ne anlama geliyor bu renkler?

Her rengin bir dili var. Bu bizim stratejimiz için önemli bir ayrıntı olduğu için onu paylaşmıyoruz. Bütün bölgeler, iller ve ilçeler bu harita üzerine işlendi. Çalışmalarımızı yaparken bu renklerden yola çıkıyoruz. Nerede ne yapacağımızı ve yönümüzü haritamıza bakarak belirliyoruz. Ama şunu söylememde sakınca yok sanırım. Bazı kentlerin üzerinde asılı olan mor post-itler havaalanı küçük olan illerimiz anlamına geliyor. Miting programını ayarlarken bütün bunları dikkate aldık.

Peki, seçim sürecinde Sayın Kılıçdaroğlu'na giyim-stil konusunda bir çalışmada bulunulacak mı?

İmaj konusunda bir projemiz yok. Biz, Türkiye'nin temel meselelerini nasıl anlatacağız bu konuda çalıştık.

İmaj çalışması konusunda kendisine telkinde bulunuldu mu?


Hayır. Kemal bey, "Kemal Kılıçdaroğlu" olarak geldi. Doğal, halktan birisi. Doğallığını halk seviyor. Bir ara Gandi deniyordu. Şu anda Kemal Kılıçdaroğlu ismi o kadar ön plana çıktı ki diğer isim gitti. Bunun için de bir imaj çalışması yapmadık. Kendiliğinden gitti. Memur Kemal, esnaf Kemal, vatandaş Kemal. Halk onu kendisinden biri olarak görüyor. Kılıçdaroğlu'nun yaşam tarzının temel ilkesi sadeliktir. Dün ne ise bugün de o. Yeni bir imaja ihtiyaç yok. Yıllar önce de mütevaziydi. Şimdi de aynı. Kemal Bey orta halli bir Anadolu çocuğu. Dar imkanları ile bir yere gelmiş ve kendi zekası çalışkanlığı ile tırnakları ile kazıyıp bu günlere gelen bir isim.

GERÇEK İNSAN PORTRELERİ

Toprak, "Kampanyamızda gerçek insan portreleri kullandık. Ne seçim broşürlerinde ne de afişlerde poz yok. İnsanların gerçek yüzü. Bu portre fotoğraflar, en son Adana'da düzenlediğimiz miting sırasında çekildi. İnsanların yüzlerindeki doğallığı çok önemsedik ve kullanmak istedik" dedi