BIST 10.046
DOLAR 32,29
EURO 34,63
ALTIN 2.412,34
HABER /  POLİTİKA  /  CHP

CHP'den sosyolog araştırma önergesi!

CHP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili M. Akif Hamzaçebi sosyologların ve diğer atanmayan meslek gruplarının kamu sektörü başta olmak üzere istihdam kaynaklı sorunlarının ve bu sorunların çözüm yollarının tespiti amacıyla Meclis araştırması açılma

Abone ol

CHP, sosyologların ve diğer atanmayan meslek gruplarının sorunlarının araştırılmasını istedi.

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak ve milletvekili arkadaşlarınca TBMM Başkanlığı'na sunulan araştırma önergesinde, toplumun gelişimini engelleyen sosyal problemleri tespit edip çözüme yönelik çıkarımlar yapan, böylece ülkenin kalkınmasına ve yaşam kalitesinin yükselmesine katkıda bulunan sosyologların kamuda istihdamı, özlük hakları, ve mesleki itibarlarının öneminin yadsınamayacağı vurgulandı.

Yıllık 20 bine yaklaşan sosyoloji mezununa karşın, memurluk atamalarında sosyoloji mezunlarına sembolik sayılarda kadro ayrıldığı belirtilen önergede, 10 yıllık Ak Parti iktidarında sosyologların yaşadığı istihdam sorununun kanayan bir yara haline geldiği, atanamayan öğretmenler ve antropologlara sosyologların da eklendiği kaydedildi.

2003-2013 yılları arasında Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na yaklaşık 200 sosyolog atandığı belirtilen önergede, Adalet Bakanlığı'nda çalışan sosyolog sayısının Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'ndaki sosyolog sayısından fazla olduğu vurgulandı.

Önergede şöyle denildi:

"Bunlara ilaveten, açık öğretim sosyoloji programının abartılı kontenjanları, sosyal çalışmacılara öncelik veren ve sosyologları dışlayan bürokrasi yönetimi, ülkemizdeki atanmayan sosyologlar sorununu daha da büyütmüştür. Oysa, uygulamalı sosyolojinin çözüm aradığı sosyal problemlere (kadına şiddet, çocuk suçluluğu, töre cinayetleri, erken yaşta evlilik, toplumsal sağlık, göç, kentleşme, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, etnik sorunlar, vb.) bakıldığında, sosyologların sorunların çözümüne katkılarının önemi ortaya çıkmaktadır. 'Gezi' etrafında gelişen toplumsal hareketler 'sosyologların' önemini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Sosyal yardım alanında sosyal inceleme raporları kaleme almak, proje destek programları hazırlamak, danışmanlık ve yönlendirme faaliyetleri yürütmek, hedef kitleyi izlemek sosyologların işidir. Ancak, ne Aile Sosyal Destek Programı – Sosyal Hizmet Merkezleri'nde, ne sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarında, ne de diğer kamu kurumlarında sosyoloji mezunlarının istihdamına öncelik verilmektedir. Sosyologların yapması gereken işleri, üniversitelerin diğer bölümlerinin mezunları yapmaktadır.

Bu değerlendirmelere karşılık olarak, her yıl yaklaşık 20 bin sosyoloji mezununa kamuda istihdam sağlamanın güçlüğü yönünde bir gerekçe öne sürülebilir. Ancak bu durum, öğretmenlik ve antropoloji gibi diğer alanlar da gözönüne alındığında, ülkemizdeki eğitim planlamasının yanlışlarından ve personel rejiminin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Öte yandan, devlet kadrolarına personel alımında subjektif değerlendirmelere açık mülakat gibi yöntemlerden vazgeçilmesi, atamalarda partizanlık yerine liyakatin gözetilmesi, adaylarda travma yaratan ve emek piyasasını bölen atananlar/atanmayanlar ayrımının giderilmesi açısından önemlidir. Belirtilen nedenlerle sosyologların ve diğer atanmayan meslek gruplarının kamu sektörü başta olmak üzere istihdam kaynaklı sorunlarının ve bu sorunların çözüm yollarının tespiti amacıyla Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz."