Son yıllarda yapılan araştırmalar, hastalıklar ile burçlar arasında ilişki olabileceği konusunda ilginç sonuçlar vermeye başladı. Buna göre astım yengeç burcunu seviyor.
Abone olBuna göre insanların dünyaya geldikleri ay, bir takım hastalıkların daha fazla görülmesine neden olurken, başka hastalıklara karşı ise koruyucu etki gösterebiliyor.
Astım Yengeç Burcunu Seviyor
Yaşları 7-42 arasındaki 438 alerjik astımlı üzerinde yapılan bir araştırmada, astımın en çok yengeç burcunda doğanlarda görüldüğünü, bunu Aslan ve Koç burçlarında doğanların izlediklerini ortaya çıkardı.
Astım bakımından en düşük riske sahip burç Kova burcu olarak belirlendi. Bunlarda astım görülme oranı Yengeç burcundan olanlara göre 6 misli daha az idi. Akrep ve Oğlak burcu da astımın daha az görüldüğü diğer burçlar olarak saptandı.
Astıma bazı burçlarda daha çok rastlanması, bu aylarda doğan çocukların yaşamlarının ilk aylarında daha fazla alerjene maruz kalmalarıyla açıklanıyor. Bahar aylarında doğanlarda, yani Koç ve Boğa burcundan olanlarda polen alerjisi, Yengeç ve Aslan burcunda doğanlarda ise ev tozu alerjisi daha çok görülüyor.
Beyin Kanseri Oğlak Ve Kova Burçlarında Fazla
Amerika’ da 686 beyin kanserli ve 799 beyin kanseri olmayan hasta üzerinde yapılan bir araştırma, Oğlak ve Kova burcundan olanlarda beyin kanseri riskinin, Yengeç ve Aslan burcundan olanlara göre daha yüksek olduğu sonucunu verdi. Kişinin solak olması durumunda beyin kanseri riski daha da fazla bulundu.
Uzmanlar, beyin kanseri riskinin artmasında, enfeksiyonların, annenin diyetinin, çevresel toksinlerin ve hormonal faktörlerin rollerinin olabileceğini düşünüyorlar.
Şizofreninin Burçlarla İlişkisi
Amerika’ da 1.600 şizofreni hastası üzerinde yapılan bir başka araştırmada ise, haziran ve temmuz doğumlu olanlarda şizofreninin daha ağır seyrettiği sonucuna ulaşıldı. Bu bulgunun da kesin nedeni bilinmemekle beraber, mevsimlerle ilgili enfeksiyonların, güneş ışığına maruz kalmanın ve D vitamininin rolü üzerinde duruluyor.
Elbette, birkaç küçük araştırmanın sonuçlarına bakarak hemen telaşlanmaya gerek yok, çünkü bu araştırmaları yapan uzmanlar bu sonuçların tamamen tesadüfe bağlı olarak ortaya çıkmış olabileceğini, hemen bir genelleme yapmanın doğru olmayacağının altını çiziyorlar. Kesin sonuçlara ulaşmak için geniş kapsamlı pek çok araştırmanın yapılması gerekiyor.
Yazı: PROF. DR. AHMET RASİM KÜÇÜKUSTA
Kaynak: www.sagliginsesi.com
ÖNCEKİ HABERLER
