BIST 10.159
DOLAR 32,21
EURO 35,08
ALTIN 2.470,96
HABER /  GÜNCEL

Bu çığlığı duyan yok mu?

Şizofreni hastalarının iş ve sosyal yaşama kazandırılması amacıyla 3 yıl önce açılan Mavi At Kafe, ekonomik zorluklar nedeniyle kapanma tehlikesiyle karşı karşıya.

Abone ol

Kafenin yaşatılması için kampanya başlatan Şizofreni Dernekleri Federasyonu Başkanı Doç. Dr. Haldun Soygür, şizofreni hastalarına yönelik ön yargıların ortadan kaldırılması amacıyla 2009 yılının haziran ayında açılan Mavi At Kafe'nin, aradan geçen 3 yıllık sürede hastalar için iyileştirici bir ortam sağladığını ifade etti.

Türkiye'de bir ilk olan kafenin ekonomik zorluklar nedeniyle kapanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Soygür, ''Kafenin aylık 3 bin liralık kira giderini bile karşılamayamaz duruma geldik. Diğer masrafları da eklersek gelir gider açısından çarkı döndüremiyoruz. Çalışanlara başlarda bir miktar maaş veriyorduk artık onu da ödeyemiyoruz. Yine de fedakarlık yaparak burayı ayakta tutmaya çalışıyorlar'' diye konuştu.

Kafenin yaşatılması için kısa mesaj yoluyla bağış kampanyası başlattıklarını belirten Soygür, 5 Eylül'e kadar sürecek kampanyayla 6618'e kısa mesaj gönderilerek, kafeye 5'er liralık bağışta bulunulabileceğini söyledi.

NEDEN MAVİ AT!

İlk kez 1974'te İtalya'nın Trieste kentinde bir akıl hastanesindeki bin 200 hastanın istediği zaman dışarı çıkmasına izin verildi.

Hastalar özgürlüklerini, birlikte yaptıkları 2,5 metre yüksekliğinde, ahşaptan mavi bir atla simgeleştirdi.

Daha önce hastaneden dışarı çıkmasına izin verilen tek canlı, kirli çamaşırları taşıyan bir at olduğu için hastanenin bahçesine konulan mavi at, toplumla bütünleşmenin sembolü oldu.