BIST 9.645
DOLAR 32,52
EURO 34,91
ALTIN 2.429,94
HABER /  GÜNCEL

Baykalı itirecek iddia tartışması

Nihal Bengisu'nun Tezcan'a dayandırarak ortaya attığı iddialar Baykal ile Tezcan'ı kavgaya tutuşdurdu.

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eski basın danışmanı, gazeteci Ahmet Tezcan, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın şahsıyla ilgili olarak açıklama yaptığını belirterek, "Ben siyasetçi değilim, gazeteciyim bir şey açıklanması gerekiyorsa, açıklaması gereken kişi Sayın Baykal'ın kendisidir" dedi.

Tezcan, yaptığı açıklamada, kamudaki görevinin 31 Ağustos 2008 itibarıyla sona erdiğini anımsatarak, bu tarihten sonra serbest gazeteci olarak asıl mesleğini yaptığını belirtti.

Yaklaşık 30 yıldır devam eden gazeteciliği sırasında, meslek ilkelerine olan duyarlılığının meslektaşları ve kamuoyu tarafından yakınen bilindiğini ifade eden Tezcan, açıklamasında şunları kaydetti:

"Dört yıl önce kamu hizmetim sırasında, gazetecilikten yakınen tanıdığım, takdir ettiğim ve güvendiğim bir meslektaşım, bir mesleki refleks olarak Sayın Baykal ile ilgili olarak yayınlamak istedikleri bir haber konusunda benden yardım istedi. Ben kendisine Sayın Başbakan'ın daha önce 'Her kim hakkında olursa olsun kişisel meselelerle ilgili olarak gelen bilgileri elinizin tersiyle itin' dediğini belirttim. O sıradaki görevimin gereği olarak benden bu yönde bir yardım istediğini de sözlü bilgi halinde Sayın Başbakan'a ilettim. Kendileri de daha önce açıkladığım tarzda bu tür konulardaki tavrını tekrarladı ve bu olay orada kapandı."

"HADİSE SİYASİ DEĞİL, GAZETECİLİKLE İLGİLİ"

Bir meslektaşının kendisinin bulunmadığı bir tartışma programında, Erdoğan'ın etik tavrının altını çizmek için, "bir danışmandan sızan bilgi" nitelemesiyle konuyu örnek olarak gündeme getirdiğini belirten Tezcan, açıklamasında şöyle dedi:

"Ben konunun başka yönlere çekilmemesi, karıştırılmaması ve resmi görevim sırasında birlikte çalıştığım danışman arkadaşlarımın yok yere zan altında kalmaması için, Habertürk televizyonundaki İkide Bir programında 4 yıl önceki olayı anlatmak gereğini duydum. Dolayısıyla, hadise siyasi değil, gazetecilikle ilgili bir olaydır. Sayın Baykal'ın herkesçe bilinen siyasi alışkanlığıyla 'komplo' olarak nitelendirmesi yakışıksız bir suçlamadır. Ben siyasetçi değilim, gazeteciyim. Gazeteciliğin kuralları neyi gerektiriyorsa şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da aynen uymaya devam ederim.

Kural gereği, yayınlanmamış bir bilginin içeriğini ve bilginin kaynağını asla açıklamam. Bu noktadan sonra bir şey açıklanması gerekiyorsa, açıklaması gereken kişi sayın Baykal'ın kendisidir. Kişisel hayatıyla ilgili yayınlanan, söylenen ve konuşulan şeyleri yalanlayamadığı halde, 'komplo' yaftasıyla siyasi alana çekerek başkalarını suçlamak her ne kadar öteden beri bildiğimiz alışkanlığı ise de, hala ve her şeye rağmen kendisine yakıştıramadığımız bir tavırdır. Bu duruma ise, üzülmek ve 'Allah halini güzelleştirsin' demekten başka elimden bir şey gelmez."

O TARTIŞMADA NELER SÖYLENMİŞTİ?
İŞTE AYRINTILAR...

[PAGE]

Yiğit Bulut'un hazırlayıp sunduğu Sansürsüz'de konuşan Cumhuriyet yazarı Mehmet Faraç, kaset iddialarıyla ilgili olarak hükümeti suçladı. Kasetin komplo ve düzmece olduğunu söyleyen Faraç'a cevap Habertürk yazarı Nihal Bengisu'dan geldi.

Bengisu, gündemdeki kaset iddialarından farklı olarak Baykal ile ilgili başka bir bilginin Erdoğan'a birileri tarafından servis edildiğini iddia etti. Erdoğan'a çok yakın bir kaynaktan edindiği bilgiyi canlı yayından paylaşan Bengisu, Başbakan'ın bu bilgiyi kendisine getirerek destek isteyen kişiye tepki gösterdiğini ve bu bilginin kamuoyunda yayınlanması halinde seni bitiririz dediğini iddia etti.

İşte Habertürk yazarı Nihal Bengisu'nun gündeme bomba gibi düşen o iddiası;

 Eğer millet kulaktan bilgi kulis aktarıyorsa şöyle bir bilgi daha var.  Başbakan 'a çok yakın bir danışmanından. Kılıçdaroğlu demiş AK Parti'yle ilgili kasetler servis edildi biz kullanmadık. Bu tabii ki etik ve onurlu bir duruş. Bende çok  yakın  kendisine danışmanlık yapmış kişilerden biliyorum ki bundan bir kaç yıl önce  bizzat Başbakan Erdoğan'a yine Deniz Baykal ile ilgili birşey servis edildi bilgi. Erdoğan'ın verdiği cevap şu oldu: Bu bilgileri bir şekilde yayınlar, kamuoyuyla paylaşırsan değil senin yanında durmak seni bitirmek için elimizden geleni yaparız. Bende bu bilgiye sahibim.