BIST 10.471
DOLAR 32,78
EURO 35,09
ALTIN 2.450,35

AZİZ YILDIRIM ve DENİZ BAYKAL

1998 Şubat ayında yapılan Fenerbahçe Kongresinde ilk kez başkanlığa aday olan Aziz Yıldırım bin 469 oy almış ve bin 468 oyda kalan Vefa Küçük"ü tek oyla geçerek, Fenerbahçe"ye Başkan olmuştu.

 

Kongre öncesine bakarsak dikkatler 1907 üyeleri üzerindeydi. 1907 Fenerbahçe Derneği o güne kadar kongrelerde taraf olmuyor, seçilecek başkana her türlü desteği vermeye hazır olduğunu açıklıyordu. Ama o kongrede 1907"nin de rengini belli etmesine karar verildi.

 

Hem kongre üyesi hem de 1907 üyesi olarak ben de aynı düşüncedeydim. Ama kime destek vereceğimiz çok hassas bir konuydu. Aziz Yıldırım ve Vefa Küçük, başkanlığa adaylığını koymuştu. Bize göre ikisi de birbirinden değerli adaylardı. Ancak aralarında küçük bir fark vardı. Aziz Yıldırım 1907 Derneği"nin kurucularındandı ve derneğin kuruluşunda çabası olan Aziz Yıldırım dururken Vefa Küçük"e destek vermemiz doğru olmayacaktı. Böylelikle, destek vereceğimiz taraf kendiliğinden belli oluyordu.

 

O gün geldi ve kongrede başkanlık için oylama yapıldı. Toplam 2937 oydan 1469"unu alan Aziz Yıldırım sadece bir oy farkla Fenerbahçe Kulübü"ne Başkan seçildi.

 

Fenerbahçe"nin artık yeni bir başkanı vardı. Hele hele sadece bir oy farkla seçilmiş olması önemli bir olaydı.

 

1907 derneği taraf olmasaydı Aziz Yıldırım seçilemeyecekti.

Aziz Yıldırım"a oy veren her delege

- Ben vermeseydim seçilemeyecekti, diyordu ve demekte de haklıydı.

 

Yani, oy veren herkes, Aziz Yıldırım"ın Başkan seçilmesini sağlayan oyu kendisinin verdiğini söylemekten hem zevk duyuyor, hem de haklı bir şekilde kendine pay çıkartıyordu.

 

Yine bir gün Aziz Yıldırım"ın da bulunduğu bir ortamda kongre üyelerinden birisi bunu ima edince Başkan"ın cevabı çok anlamlıydı ;

- Hadi be. Ben kime verdim sanıyorsunuz? Kendime vermeseydim nasıl seçilecektim?

 

Şimdi gelelim Deniz Baykal"a...

 

DENİZ BAYKAL KİME OY VERDİ?

 

Hadi birkaç puanla kaybetmiş olsalar karmaşalarını anlayacağım ama Deniz Baykal ve çevresindekiler, hezimete uğradıkları seçimin sonucunu dahi bir türlü çözemiyorlar. Onlar da merak ediyormuş, nerede bu AK Partiye oy verenler diye. Kime sorsalar, CHP"ye oy verdiğini söylüyormuş!

 

Böylelikle, halka ne kadar uzak kaldıklarını, ne kadar dar çevrede yaşadıklarını, kendi ifadeleri ile ortaya koyduklarının farkında değiller.

 

Seçim geçti, tartışmasız net bir sonuç çıktı ortaya.

Sesi soluğu kesilen CHP ise, için için kaynıyor.

Seçimi neden kaybettiğinin örneklerini sergilemeye devam ediyor.

Hala başka dünyada yaşıyorlar, ayakları yere basmıyor.

 

CHP"ye oy verdiğini söyleyenlere dahi şüphe ile bakıyorlar, bir paranoyadır* gidiyor.

Sahi, Deniz Baykal kime oy verdi acaba?

 

(*Paranoya; Abartılı gurur, kuşku, güvensizlik, bencillikle belli olan bir ruh hastalığı/Türk Dil Kurumu.)