Şşşşşş!, sessiz olun! Bir toplum uyuyor!
Susun ve uzuvlarınızı içeri çekin, sokakta bir kadın
ölüyor/öldürülüyor!
Erken koparılıyor bir gül dalından. Gülün rızası yok. Güller
hilafına, bir cinayet işleniyor!
Susun ve ağzınızda biriktirin korkularınızı. Bir hurma tanesi
gibi, saklayın dille damak arasında ve korunmayı umun. Kalbinize
ekilmiş bir tohumun; göğsünüzü yırtmadan dal budak vereceğine
inanın. Yırtarsa da, o göğüs sizin değilmiş gibi davranın.
Susun ve eğriltin şahitliğini sözün! İsterseniz;
görmedik/duymadık/bilmiyoruz deyin! Bu bir kadının ölümünü
eksiltmez! Eksiltmez, masumun sevgisinin çoğalmasını Yaratan
katında.
Eksiltir lakin sizin inancınızı; önce kendi içinizde sonra tüm
insanlar içinde. Korkunun parmakları size döner. “İşte bu işte bu”
Diye bağırırlar önce rüyalarınızda. Sonra kan sıçramış
sokaklarda.
Vicdanı, köpeğidir insanın. Doğru beslersen sevindirir; yanlış
beslersen gün gelir tebessüm ettiği ak dişleriyle parçalar
sahibini!
Susun ve boşaltın sözün içini! Sözü, sözle aldatın; insanı
insanla. Masumu günahkâr, günahkârı masum gösterin ve çoğaltın
dünya cehenneminizi. Bir/bin çocuğu öksüz bırakın. Alın nefes kadar
muhtaç olduğu şefkatini elinden. Gecelerini doğrayın, yetimliğin
kılıçlarıyla! Uyuyun sonra uyuyabiliyorsanız hala, ağzınızda bir
bataklık gibi büyüyen dilinizle.
Susun! Bir babanın kızını alın elinden. Bir annenin yeryüzündeki
meleğinin kanatlarını kesin. Ve bozun dünyanın dengesini! Karanlığı
çoğaltın! Ve yırtın haksızlığın bileylediği dişlerinizle dünyanın
rahmini!
Ya da susturun sessizliği ve uyanın tercih sizin! İzin vermeyin
güllerin vakitsiz koparılmasına. İzin vermeyin bir çocuğun annesiz
büyümesine. İzin vermeyin bir babanın kızından koparılmasına. İzin
vermeyin bir annenin yarım beden yaşamasına.
Tercih sizin!