Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
"Ben ben ben yok artık, biz biz biz olacağız"
diyerek, yapacağı operasyonun ilk işaretini
Afrika'da vermişti.
Erdoğan, o gün bugündür yaptığı ikazları kulak
ardı eden kim varsa, yani "ben"de ısrar
eden herkesi uzaklaştırdı, uzaklaştırıyor. Erdoğan'ın
etrafı şimdi "biz" diyenlerle
çevrili... Fahrettin Altun ve Zafer Çubukçu
bunlardan sadece ikisi... Hasan Doğan'ı, Lütfullah
Göktaş'ı... diğerlerini saymıyorum bile...
AK Parti'nin Mehmet Acet'in deyişiyle
"Gölge kabinesi"ne bakıyoruz, yine Tayyip
Erdoğan'ın "biz" imzası var...
Kimi isimler vardı parti yönetiminde, kibir akıyordu
paçalarından. AK Parti kongresini bekliyordu
Erdoğan... "Kibir borsası"nda cirit
atan kim varsa etiketlemişti önceden. Cumartesi günü minik
bir dokunuşla, "ben"e yol
verip "biz"e alan
açtı...
AK Parti'nin yeni yönetiminde en önemli görev
Numan Kurtulmuş'a verildi; Erdoğan'ın vekili
olarak görev yapacak eski Kültür ve Turizm
Bakanı...
Numan Bey'i yeni kabinede görmeyenler daha o
gün, fitne ve fesat
ateşi yakmıştı. Kurtulmuş'un satışa
geldiğinden tutun... elli türlü dalavere çevrildi... Abdullah
Gül'ü Erdoğan'a karşı aday yapmak isteyen zevat, hiç
vakit kaybetmedi... "Yuvaya dön" çağrıları
falan...
Numan Kurtulmuş ne yaptı peki?
Kendini şeytani vesveselere kaptırmadı her şeyden
önce. "Ben"den uzak, "biz"e
yakın bir yol izlemeyi tercih etti. Sabrederek kazanmayı bildi
yani... Erdoğan'ın vekili olarak yol alacak
bundan böyle. Ve tabii ki Erdoğan gibi, onun da gözü,
"ben"e yeltenenlerin üzerinde olacak.
Hayırlı olsun!
AH KİBİR AH SEN NE ALÇAK BİR
ŞEYSİN
Bir eski bakan... Yeni kabine açıklandıktan
sonra, memleketine doğru yol alır... Üzülür elbet ama sistem bunu
gerektiriyordu, milletvekili olarak önüne bakacaktı...
Ve fakat...
Eski şaşalı günler, karşılamalar, uzun uzun
kuyruklar... her şey geride kalmıştı. Eski koltuğunu
emanet ettiği ilin yerel yöneticisi de haber etmişti zaten,
"kimse gitmesin, kimse karşılamasın"
diye...
Fitne ve fesat ateşi yakan kesimler, bu sözleri
çoktan fısıldamıştı eski bakanın kulağına... Gülüp geçmişti
bir dönemin güçlü ismi.. Koltukların gelip geçici
olduğunu... memlekete hizmetin önemine vurgu yapmıştı..
O eski bakan da şimdi "bizi" temsil ediyor
AK Parti'de...
Hem de yerelin en tepesinde...
Ah kibir ah... sen nasıl alçak bir şeysin
öyle...
Bakanlıktan düştü diye dava arkadaşına "ben"lik
taslayanları düşürdüğün hale bak!
İZİN VE BAYRAM
Yine uzun bir tatil...
Az yazdığım için, "Sen her gün tatil yapıyorsunuz"
diyebilirsiniz bana :)
Ama öyle değil işte... Yılın 365 günü kafa hep başka yerde, yeni
fikirler, yeni projeler... koş babam koş... Bizim Süleyman
Özışık gibi sadece yazı yazsam, oh ne âla...
Bayram sonrasına kadar bana izin...
Dönüş muhteşem olacak söz...
Yeniliklerle döneceğim, ama Ekim'e kadar sürer... Ben
bayramdan sonra sizlerleyim, yenilikler Ekim'de
inşallah..
Hepinize iyi bayramlar!