Heykeltıraşın keskisinin altındaki taş kadar mutsuz ve
kıpırtısız. Teslimiyetçi bir sabırla karşılıyor iğnenin ardı arkası
gelmeyen kanlı öpücüklerini. Çünkü yeni bir gül inşa ediliyor
mabedinde. Yeni bir kelebek ve ufacık bir su damlası, gülün açık
kalan tek yaprağında.
İçinde bir umut var. İçinde yarına dair bir çoğalma duygusu. Bu
yüzden dönüşte çarşıya da uğrayacak. İpeğin ve kaşmirin en incesi
ve en kalitelisi ile süsleyecek mabedini. Bir tek gül, kelebek ve
damla açıkta kalacak, sahip olduğu mülkün yarı aralık kapısı
gibi.
Heykeltıraşın keskisinin altındaki taş kadar
mutsuz ve kıpırtısız. Teslimiyetçi bir sabırla karşılıyor iğnenin
ardı arkası gelmeyen kanlı öpücüklerini. Çünkü yeni bir gül inşa
ediliyor mabedinde. Yeni bir kelebek ve ufacık bir su damlası,
gülün açık kalan tek yaprağında.
Değişecek mi mabedinin çözülen kumu? Bundan pek emin değil. Yine
de denemek istiyor. Yeni bir boya. Yeni bir resim. Yeni bir şehir.
Belki de yeni bir ülke, sıkıştırabilir kemikte gevşeyen eti. Elli
küsur yıldır bütün bildiği bu. Kulağına fısıldananlar cam
perdelerden. Cam perdelerde büyümüş çocuklar. Meşe gölgesinde
büyümüş sarmaşıklar gibi hepsi de solgun hepsi de ince. Hepsinin
yüzünde aynı plastik tebessüm, aynı oyuncaklar için canhıraş
yarışta.
Gül bitti. Kelebek ve damla da. Başının gerisinden tutulan
aynada iğnenin öpücük izleri taze. “Birkaç güne geçer” dedi dövmeyi
yapan genç. “Sonra yalnız gül, açılır bu bahçede.”
Gül de yaşama açılsın istiyor artık. Yaşam, kalbinde giderek
daha da kararan ve derinleşen zindana, aydınlansın gün. Kelebekler
uçsun ve yağmur yağsın sessizce. Gülün yaprağında kalacak o son
damla, yeni bir hayat bağışlasın mabedine. Yeni bir elli yıl!
Yeniden yirmili yaşlarındaki sevinç ve coşku içinde baksın
yaşama.
Genişlemiyor mabet. Gülün gözyaşlarına cevap vermiyor ve kum
dağlarını kıskandıracak kadar hızlı çözülüyor et. Kemik, her geçen
gün biraz daha sırıtıyor. Üşüyor, haylidir yeni açılmış bir gül
kokusundan mahrum tin. Gülün yapraklarını dalgalandıracak bir
kelebek arzuluyor. Ve tek bir damla dirilmek için / ısınmak için /
ve ısıtmak için / sıkılaştırmak için eti kemikte.