Ak Parti’nin Brüksel temsilciliği

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte Brüksel’de parti temsilciliği açılma...

AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte Brüksel’de parti temsilciliği açılması için ön çalışmalarda ve incelemelerde bulundu.

AK PARTİ’NİN OFİSİ KURULACAK
AB kurumlarına ve Türk mahallesine yakın yerlerdeki ofisleri gezen Bağış ve Çavuşoğlu tutulacak ofiste temsilci artı 6-7 kişinin çalışacağını fakat henüz temsilcinin kim olacağı kararının alınmadığını belirtti. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Mevlüt Çavuşoğlu AB hedefinin her zaman partilerinin vizyonu açısından dış politikada daima birinci gündem maddesi olduğunu ve uyguladıkları reform ve politikaların da bunu işaret ettiğini belirterek, "AK Parti’nin ayrıca burada bir ofisinin olması Avrupa kurumları ve burada yaşayan vatandaşlarımızla daha objektif ve ayrı bir diyaloğumuz olabilmesi bakımından çok önemlidir. Biz partiyi kurarken yurtdışı temsilciliklerinin de olabileceğini ve nerelerde kurulabileceğini tüzüğümüze koymuştuk" dedi.
Çavuşoğlu, muhalefet partisinin Brüksel’de bir ofisinin bulunmasının, bu konudaki kararlarında herhangi bir etkisi olup olmadığı sorusuna, "Muhalefet partisinin burada temsilciliğinin olması bizim kararımızı etkilemedi veya bu bize örnek olmaz. Ama iki parti arasındaki farkı karşılaştıracak olursak diyebiliriz ki; biz buraya Türkiye’yi anlatmak, savunmak ve Avrupa’ya katkı sağlamak için onlar ise Türkiye’yi kötülemek, karalamak ve imajını bozmak için burada bulunuyorlar" cevabını verdi.
Bakan Bağış ise ofisin sadece partinin lobisini veya tanıtımını yapmak için değil dünya mazlumlarının sesini daha gür bir şekilde yansıtmak için çalışmalar yapılacağını ifade ederek şöyle konuştu:

’’EĞER AB’YE ÜYE OLSAYDIK...’’
"Çok şükür artık bugün Türkiye dünyanın dört bir yanında temsilcilikler açabilecek siyasi partilere sahip bir ülkedir. Bugün biz Türkiye olarak AB üyesi olmuş olsaydık örneğin Mısır konusunda AB’nin verebileceği tepkiler kesinlikle çok farklı olurdu. Birçok karar oy birliği ile alınmak durumunda olduğu için öncelikle AB darbeye darbe derdi. Sonra da vahşete vahşet derdi. Sonra da vahşet dediği olayın durması için elinden geleni ardına koymazdı. Maalesef bugün ’uzaklarda bir yerlerde birileri birbirini öldürüyormuş, bize ne canım’ anlayışı içerisinde hareket eden bir zihniyetteler. Onları uyandırmakla meşgul olan bir Türkiye var. Türkiye’nin ortaya koyduğu baskılar neticesinde bugün AB Dışişleri Bakanları sonunda çıktıkları vicdan tatilinden döndüler ve Mısır konusunu bugün tartışmaya başladılar. Bu tartışmanın sonunda net bir karar çıkmasını umuyoruz. Mısır’da darbeci zihniyet seçilmiş Cumhurbaşkanı’nı hapsederken maalesef yıllarca halkına zulmetmiş bir diktatörü serbest bıraktı. Bu da aslında dünyada demokrasi savunuculuğu yapacağım diye ortaya çıkanların ’demokrasi münafıklığı’ yapmasının neticesidir. AK Parti ofisinin yapacağı işlerden biri de Türkiye’nin ilkeli duruşunu buradan bütün dünyaya duyurmak olacaktır."

’’OLİMPİYATLAR NEDEN MÜSLÜMAN ÜLKELERDE YAPILMADI?’’
Olimpiyatlar konusundaki söylemlerinin sorulması üzerine Bağış, herkesin ilgili açıklamaları bir yerlerinden tutup kendi istedikleri noktaya çekmeye çalıştığını ileri sürerek şöyle konuştu:
"Ben söylediğim şeyleri yoruma açık bir şekilde dile getirmedim. Benim ki son derece açık net belgeye dayalı açıklamalardı. Türkiye’den farklı kuruluşlar iki ayrı yazılı başvuruyla olimpiyat komitesine İstanbul adaylığını düşürme talebinde bulundular. Ben de bunu vurguladım. Buna rağmen adaylığın düşürülmemiş olması, Türkiye’ye olan yaklaşımı ortaya koymaktadır. Türkiye’nin olimpiyat adaylığını düşürmek için başvurduklarını bu aktörler de gizlemiyorlar kendileri de itiraf ediyorlar. Bu çok acıdır. Bunun dışında sosyal medyada bahsi geçen teknik yeterlilik çizelgeleri ve puanlamalar farklı farklı ülkelerin farklı farklı yaklaşımları olabilir ama her bir komite üyesinin kendine göre bir değerlendirmesi olacaktır. Asıl sorulması gereken soru olimpiyatların icadından bugüne kadar neden hiç çoğunluğu Müslüman olan bir şehirde yapılmamış olmasıdır."

’’KILIÇDAROĞLU SORA SORA BAĞDAT’I BULDU’’
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Bağdat ziyaretini de değerlendiren Bağış, "Kılıçdaroğlu’nun sora sora Bağdat’ı bulmuş olması çok anlamlıdır" diyerek eskiden o bölgedeki dini liderlerle ilgili slogan atan kesimlerin bugün onlarla yemek yemeleri ve toplantı yapmalarının düşündürücü olduğunu kaydetti.
"Kimi AK Parti’nin Batı’dan kopup kopmadığını tartışıyor oysa biz bugün Brüksel’de temsilcilik ofisi bakıyoruz. Türkiye’nin sosyal demokrat ana muhalefet partisinin doğu ile ilişkilerini geliştirmek için attığı adımları çok normal buluyor. Tabi ki atmalıdırlar gerekirdi o ayrı. Ancak bugüne kadar Sivas’ın doğusuna gidemeyenlerin Bağdat’a gidebiliyor olması da AK Parti’nin sağladığı özgüvenin bir eseridir."
AK Parti’nin kiralayacak olduğu ofisin yaklaşık 200 metrekare ve yıllık kirasının da 90 bin Euro civarında olması bekleniyor. Temsilciliği açılışının ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından bu yıl içerisinde bizzat yapılacağı belirtiliyor.
(İHA)