BIST 10.083
DOLAR 32,39
EURO 34,74
ALTIN 2.433,15
HABER /  GÜNCEL

28 Ağustos 2011 Basın Özeti

İngiliz Pazar gazetelerinden Libya'daki gelişmeler...

Abone ol

İngiliz Pazar gazetelerinin ortak konusu Libya'daki gelişmeler...

Muammer Kaddafi karşıtlarının Libya'nın başkenti Trablus'u büyük ölçüde ele geçirmesiyle, ülke tarihinde yeni bir sayfanın açıldığını belirten gazeteler bundan sonrasına ilişkin beklentileri de ele alıyor.

Haber ve yorumlarla dolu sayfalara çok sayıda fotoğraf da eşlik ediyor.

Kaddafi'nin başkanlık sarayından görüntüler bunlar arasında öne çıkıyor.

En ilgi çeken fotoğraflardan biri de, Kaddafi'nin avukat kızı Ayşe'nin evindeki denizkızı biçimindeki koltuk.

Observer bir isyancıyı bu koltuğun üzerinde zafer işareti yaparken görüntülüyor.

Gazete 'Kaddafi'nin sonu, Libya'nın yeni başlangıcı' başlığını attığı haberinde, Trablus'un tahminlerden çok daha çabuk düştüğünü belirtiyor.

Gazeteye göre, aylar süren çıkmz bir kaç günde aşıldı.

Observer, sonunda özgür olduklarını gören kent halkının şaşkınlık içinde olduğunu belirtiyor.

Gazete, Kaddafi'nin hala kayıp olduğunu ancak geleceğe yönelik asıl sorunun, devrimi meşru yönetime, kaosu da barışa dönüştürmek olduğunu kaydediyor.

Trablus kapılarında İngiliz aksanları

Sunday Times Kaddafi rejimini yıkanlar arasında, İngiltere'nin büyük şehirleri olan Liverpool, Manchester ve Birmingham'ın aksanlarıyla İngilizce konuşanların çok sayıda olduklarını belirtiyor.

Gazeteye göre bunlar, Libya'daki isyanın başlaması öncesinde, İngiltere'de sürgün hayatı yaşayan Libyalı muhalifler.

Gazetenin Trablus'un isyancıalr tarafından ele geçirilmesini izleyen muhabiri, bu tür kişilerden oluşan bir birlikten izlenimler aktarıyor.

350 kişilik birliğin komutanı olan, Arapça öğretmeni Mehdi el Harati, altı ay önce yaşamakta olduğu İrlanda'nın Dublin kentini terkedip isyana katılmak üzere Libya'ya gitmiş.

Sunday Times, eşi ve dört çocuğunu Dublin'de bırakarak isyana katılan 'Şeyh' Mehdi'nin, İngiliz kentlerinin aksanlarıyla konuşan kişilerden oluşan bir birliğe liderlik ettiğini aktarıyor.

Gazete, Libya içlerinde faaliyet gösteren İngiliz, Fransız ve Katarlı komandoların da, isyancıların Trablus'u ele geçirmesinde kritik rol oynadıklarını belirtiyor.

Mutassım Kaddafi'nin eski sevgilisinin izlenimleri

Sunday Telegraph, Muammer Kaddafi'nin oğullarından Mutassım'ın, Hollandalı eski sevgilisinin izlenimlerini aktarıyor.

Mutassım Kaddafi yıllar önce babasına karşı başarısız bir darbe girişiminde bulunmuş, bu yüzden bir süre Mısır'da sürgün hayatı yaşamış, ardından kendisini affeden babası Mutassım'ı ulusal güvenlik danışmanı yapmıştı.

Eski bir Playboy güzeli olan Talitha van Zon 2004 yılında İtalya'daki bir geceklübünde tanıştığı Mutassım Kaddafi ile üç aylık bir ilişki yaşamış.

Kaddafi'nin çapkınlığıyla tanınan oğlunun, başka kadınlarla da ilişkisi olduğunu farkeden Hollandalı fotomodel, bu ilişkiye son verdiğini ancak aralarındaki dostluğun günümüze kadar sürdüğünü anlatıyor.

Van Zon, hasta olan babasının tedavisi konusunda Mutassım Kaddafi'den yardım istemek için, isyanın erken aşamalarında Libya'ya gittiğini söylüyor.

Gazeteye göre, Hollandalı fotomodel karşısında bambaşka bir kişi bulmuş.

Van Zon espri, eskiden tanıdığı eğlence ve keyif düşkünü Mutassım'ın, şimdi acımasız bir savaşçıya dönüşmüş olduğunu anlatıyor.

Eski sevgilisini, ilk kez otomatik silahlar arasında gördüğünde şaşırdığını aktaran Hollandalı, Mutassım Kaddafi'nin babasına adeta taptığını belirttiyor.

Eski fotomodel, Mutassım Kaddfi'nin içinde bulunulan savaş koşullarından, kendi itibarının yükselmesini sağladığı için, memnun göründüğünü de kaydediyor.

Libya'nın geleceğine ilişkin kaygılar

Independent on Sunday, ünlü Ortadoğu muhabiri Patrick Cockburn'ü, gelişmeleri yerinde izlemek üzere, Trablus'a göndermiş.

Cockburn isyancıların Kaddafi yanlılarından intikam peşinde olduklarını belirtiyor.

Cockburn, Kaddafi karşıtları arasında iktidar mücadelesine ilişkin kaygıların da belirsizlikle dolu bir korku atmosferi yarattığını kaydediyor.

Trablus'ta konrolün kimin elinde olduğunun belirsiz olduğunu belirten Cockburn, muhalefet içinde derin görüş ayrılıkları olduğuna dikkat çekiyor.