BIST 9.717
DOLAR 32,53
EURO 34,91
ALTIN 2.439,35

Şebnem Bozoklu: Bebek odaklı bir kadın değilim

Şebnem Bozoklu: Bebek odaklı bir kadın değilim

Puhu TV’nin internet dizisi Şahsiyet’te Zuhal karakterini canlandıran Şebnem Bozoklu Milliyet'e röportaj verdi. Bozoklu, rol aldığı Şahsiyet dizisi, dizide babasını canlandıran Haluk Bilginer ve Türk dizi ve sinema sektörünü hakkında konuştu. İşte Şebnem Bozoklu'nun röportajından satırbaşları...

Şebnem Bozoklu: Bebek odaklı bir kadın değilim

Şebnem Bozoklu nasıl biridir?: Eğlenceli olduğumu söylerler. Zuhal’e göre daha sakin biriyim. Biraz daha hayatı akışına bırakırım. Daha güzel ‘Boşver’ derim. Hırslı biri değilim. Canımın istediği şeyleri yapmaya eğilimim var. Heyecanlandığım projelere ‘Evet’ demeyi, iş konusunda risk almayı severim. Bir oyuncu olarak sinema, dizi ve tiyatroyu aynı anda götürebilecek cesaretim oldu hep.

Şebnem Bozoklu: Bebek odaklı bir kadın değilim

Bir süredir ortalarda yoktunuz, neler yaptınız?: Sadece 1.5 senedir televizyon ekranında yokum. Bu süreçte Arzu Tramvayı, Kaplan Sarılması oyunlarıyla Cebimdeki Yabancı, Tatlım Tatlım ve Albüm filmlerinde rol aldım. Şimdi de Şahsiyet var.

Şebnem Bozoklu: Bebek odaklı bir kadın değilim

Şahsiyet'in senaryosunu okuduğunuzda ilk hissiyatınız ne oldu?: Önce Onur hikayeyi anlattı. “Hakan Günday’la bir hikaye yazıyoruz, dizi olacak, bekle Şebo’cum” dedi. Anlattığı hikayeye bayılmıştım. İzlemeye alışık olmadığımız, kendine özgü bir şey geleceğini hissetmiştim. Sonra Zuhal’den bahsetti. Bütün oyuncuların ‘Aman Allah’ım’ diyeceği bir rol. Ekranda bir dizide rastlayabileceğimiz bir karakter değil. Çok karanlık. Hemen tavladı beni.

Şebnem Bozoklu: Bebek odaklı bir kadın değilim

Oyuncu olarak da sizi zorlayan bir rol sanırım.. -Zor gerçekten. Kendi karanlığının içinde çırpınan bir kadın. Kötü giden evliliği, başarılamamış anne-oğul ilişkisi, babasıyla hiçbir zaman istediği gibi gitmeyen ilişkisi, iş hayatına girmek isteyip, bunun için debelenmesi, Avustralya’dan İstanbul’a taşınması... Her gelen senaryoyu roman gibi okuyorum. Seyirci olarak her zaman polisiyeyi seven biri oldum. Netflix’te en çok izlediğim şey, suç ve polisiye dizileri. Şimdi sevdiğim her şeyi içinde barındıran bir projede yer aldığım için keyfim çok yerinde.