Kabe’nin Sırrı’nı bilim çözdü
İnsan dna’sından leonardo da vinci’nin tablosu mona lisa’ya, mısır piramitleri’nden insan bedenine sayısız varlıkta bulunan “altın oran”, müslümanların kutsal mekanı kabe’yi dünya’nın merkezi yapıyor. peki ama nasıl?
İŞTE “ALTIN ORAN”I İLK KULLANANLAR
Euclid (M.Ö. 365 – M.Ö. 300), "Elementler" adlı tezinde, bir doğruyu 0.6180399... noktasından ( oran olarak 1,618... ile aynı değere sahiptir ) bölmekten bahsetmiş ve bunu, bir doğruyu ekstrem ve önemli oranda bölmek diye adlandırmıştır.
Mısırlılar, Keops Piramidi'nin tasarımında hem ‘pi’ hem de ‘phi’ oranını kullanmışlardır.
Yunanlılar, Panthenon'un tüm tasarımını Altın Oran'a dayandırmışlardır. Bu oran, ünlü Yunanlı heykeltıraş Phidias tarafından da kullanılmıştır.
Leonardo Fibonacci adındaki İtalyan matematikçi, adıyla anılan nümerik serinin olağanüstü özelliklerini keşfetmiştir.
Leonardo da Vinci bu orana öyle tutku ile bağlıdır ki hem eserleri üzerinde uygulamak hem de araştırmalarını kolaylaştırmak için dünyanın bilinen ilk altın oran ölçer pergelini icat etmiştir.
Leonardo da Vinci, 1509'da Luca Pacioli'nin yayımladığı “İlahi Oran” adlı bir çalışmasına resimler vermiştir.
Bu dikdörtgeni, göz hizasında çizeceğiniz bir çizgiyle ikiye ayırdığınızda yine bir Altın Oran elde edersiniz. Resmin boyutları da Altın Oran oluşturmaktadır.