Hoşgeldin öğretmenim

Evet evet bu memleketinin kendisinin ıslahına bağlı olduğu kimse nitelikli
meslek erbabı öğretmenim.

Ne devlet politikası, ne vatandaşın bakış açısı, ne de eğitim fakültesi
programı öğretmen yetiştirmeye yeterlidir. Artık nitelikli bir öğretmen olmak öğretmenlik mesleğini seçen kimsenin çalışma çaba ve gayretine kalmıştır.

Bir öğretmen, bilgili becerikli, lisanı haliyle örnek olabilecek bir şahsiyete
sahip olmalıdır. Özellikle sınıf öğretmeni, herhalde anne babadan daha
fazla çocuğun yetişmesi üzerinde etkili olan öğretmendir.

Onun için sizden istirhamım iyi bir insan profilini sergilemiyorsanız lütfen
bu kutsal mesleği bırakın başka bir iş yapı çünkü sizin öğrencileriniz sizi
model alıp yanlış yamuk yetişirlerse tövbe istiğfar da sizi kurtaramaz
haberiniz olsun!

Kanaatim o ki bir öğretmen aşağıda ifade ettiğim davranışlardan uzak
durmakla yükümlüdür;

1- Sözleşmeli öğretmenliğe karşı olmak (günümüz sözleşmeli öğretmenliği değil tabi, dünya ölçülerinde performansa dayalı öğretmenlikten bahsediyorum),

2- Mesleğiyle ilgili kendini yenileme konusunda herhangi bir çaba içinde
olmamak,

3- Mesleğini icra ederken aldığı ücretli göz önünde bulundurarak, “bu
kadar ücrete bu kadar” diyecek kadar düzeysiz değerlendirmelerde
bulunmak.

4- Gazete, dergi, kitap okumamak,

5- Sık sık sözlü eleştiride bulunmasına rağmen, çare üretmek için bir efor sarf etmemek,

6- İkamet ettiği semtin sorunlarıyla ilgilenmemek,

7- Adalet anlayışında yetersiz ya da taraflı olmak,

8- İslam toplumunda çalışan bir öğretmen ise İslami değerlerden habersiz olmak,

9- Başta anne babası olmak üzere, akrabalarından kopuk bir yaşam
tarzına sahip olmak,

10- Öğrenci sorunlarıyla ilgilenmemek, tüm velileriyle işbirliği içinde
olmamak, (sınıf öğretmenleri ve sınıf rehber öğretmenleri için şart).

11- Öğretmenlik mesleği dışında başka bir mesleğe sahip olmamak
(Öğretmenlikte verimsiz duruma gelen bir öğretmenin yaşamını
sürdürmesi için başka bir iş yapabilmeli)

12- İnsan sevgisinden, kâinat sevgisinden yoksun olmak, çevre ile barışıkolmamak,

13- Okul yönetimiyle işbirliği içinde olmayışı,

14- Okulda kalma süresinin girip çıktığı ders saatiyle sınırlı oluşu,

15- Okuldaki sosyal etkinliklere içten katılmamak,

16- Okul yönetiminin verdiği ek görevlerden kaçması ya da yerine
getirmede gevşek davranmak,

17- Öğretmenler kurulunda suskun kalıp okulun işleyişi hakkında katkı
yapmaması(Unutmayalım öğretmenler kurul kararları okul yönetimine
özerk bir nitelik kazandırıyor)

18- OGYE ekibinde aktif çalışmamak,

19- Okulda her ne sebeple olursa olsun tek bir öğrenciye dahi kin
beslemek,

20-Okulun sosyal dayanışma fonuna katkı vermekten çekinmek,

21-Okul adına kendisine verilen görevi kabul etmemek.

Yukarıda saydığım özelliklerden hiç biri öğretmenlik kavramı içinde
barınacak, yer alacak, öğretmene yakışacak bir özellik değildir.
Gerek tatil dönüşü münasebetiyle 2017-2018 eğitim öğretime başlayan
öğretmenler, gerekirse yeni atanıp göreve başlayan öğretmenler için olsun “hoş geldin öğretmenim” demek içimden geldi.

Unutmayalım ki öğretmenlik çok çok özel bir meslektir, nitelikli
öğretmenleri olan bir milletin nitelikli vatandaşları olur. Nitelikli
vatandaşları olan bir devlet daha rahat idare edilir.

Bir zamanlar bir zatı namuhterem Mardin’de konuşunca “çocuklarınız bir şey olmuyorsa bari bir öğretmen olsunlar” demişti. İşte memleketimizdeki sorunlar bu kalın kafalı insanların eseridir.

Ne olur sistem tartışmasıyla, politik meselelerle öğretmenler odasının
tadını kaçırmayın olur mu?

Eğitim öğretimde daima sorun vardır, hiçbir sorun yoksa başarıyı
yükseltme sorunu olmalı, dolayısıyla öğretmen dikkatini okulundan
ayırmamalı, öğrencisinin iyi bir insan olarak yetişmesi için daima çalışma
ve çaba içinde olmalıdır.

Bir vatandaş olarak sizden beklentim budur.