BIST 10.159
DOLAR 32,14
EURO 35,09
ALTIN 2.471,33
HABER /  GÜNCEL

Turizmde Demokratik Açılım gerek!

Tarihi ve doğal güzelliklerine karşın terör belası nedeniyle turizmden hakettiği payı alamayan doğu illerinde açılım süreci başlıyor.

Abone ol

Van, Mardin, Adıyaman... Her biri tarihi ve doğal varlıklarıyla dünyanın pek çok ülkesiyle yarışacak güzelliklere sahip. Ancak terör nedeniyle hak ettiği değeri göremiyor.

Bu çığlık Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'dan geldi. Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da çok önemli turizm imkanları bulunduğunu, İzmir, İstanbul kadar Türkiye'nin doğusunda da turizm fuarı düzenlenmesi gerektiğini anlatan Günay, "Biz, turizmi aynı zamanda bir barış projesi olarak ele almaya çalışıyoruz'' dedi. 

Günay bölgedeki tarihi güzellikleri anlatarak şunları söyledi:
"Güneydoğu Anadolu'da da şehir turizmini öne çıkarmaya çalışıyoruz. Mardin bu anlamda yeniden yapılandırılıyor. Urfa'da inanılmaz bir arkeoloji buluntusu ortaya çıktı. Gaziantep, bu anlamda tarihiyle buluştu, ayağa kalkıyor. Adıyaman'da dünya mirası listesinde bulunan Komagene kalıntıları, Van'da, Kars'ta, Bitlis'te tarihi ve coğrafi güzellikler olarak emsalsiz zenginlikler var.

VAN'DA TURİZM FUARI YAPACAĞIZ

Geçen yıllarda İstanbul'da, İzmir'de turizm fuarları yaparken, ben artık Türkiye'nin doğusunda bir yerde de turizm fuarı yapılmasının önemli bir ihtiyaç haline geldiğini düşünüyorum. Bu yıl Van'da bir turizm fuarı denemesi başlatıyoruz. Van, ülkenin doğusunda turizmin geliştirilmesi açısından bir odak noktası olacak. Van'da yeni bir müze arayışımız var. Ayrıca, burada su sporları ve dağcılık imkanları üzerinde durulabilir. Bölgede ilan edilmiş 3 turizm alanımız içinde yer alan Ahlat bölgesinin ayağa kaldırılması konusunda özel bir çaba içerisindeyiz.''

EN BÜYÜK ENGEL TERÖR

''Bütün coğrafyadaki zengin potansiyelimizi ayağa kaldırmanın önündeki temel engel, bölgenin neresinde olursa olsun, bölgenin tamamına olumsuz etkilerini yayan terör belası'' diyen Günay, şöyle konuştu:
''Van'ın ve Urfa'nın bugün terörle çok ilişkisi yok. Emin, güvenli bölgeler ama bunu biz biliyoruz. Yurtiçi veya yurtdışından buralara gelecek insanlar, ülkenin 'doğu' ve 'güneydoğusu' deyince ne yazık ki kaygıyla bakıyorlar. Halbuki bölgenin çok özel, dünya çapında tarihsel ve turistik zenginlikleri var. Gerçekten bu bölge turizmin imkanlarını kullanarak, önemli bir sosyal dönüşüm yaşayabilir ama bölgenin her hangi bir yerinde patlayan mayın, patlayan bir silah, vuku bulan bir ölüm, ne yazık ki bütün bölgeyi, olumsuz etkiliyor. Oysa biz oraya milyonlarca insanı taşıyabiliriz.

Bölgeyle ilgili hak hukuk savunucusu gibi gözüküp, can yakanların asıl o bölgeye ateş düşürdüğünü, bölgenin sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmesini baltaladığını görmeleri, anlamaları, idrak etmeleri gerekiyor. Biz, turizmi aynı zamanda bir barış projesi olarak ele almaya çalışıyoruz.''