BIST 10.158
DOLAR 32,36
EURO 34,70
ALTIN 2.392,32
HABER /  GÜNCEL

Terörist abisinin mezarında olmak istedi

Mehmet Metiner'e suikast davasında yargılanan Şeyma Güzel, Kartepe feribotunu kaçıran abisinin cenazesine katılmasına izin verilmemesine tepki gösterdi

Abone ol

AK Parti Adıyaman Milletvekili ve gazeteci Mehmet Metiner'e suikast yapılması iddiası ve İstanbul'da çok sayıda aracın kundaklanmasına ilişkin 65'i tutuklu 72 sanığın, ''terör örgütü üyesi olmak'' ve ''patlayıcı maddeyle mala zarar vermek'' gibi suçlardan yargılanmasına başlandı.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve sanık sayısının çokluğu nedeniyle izleyicilerin alınmadığı duruşmaya, kaçırdığı ''Kartepe'' adlı deniz otobüsüne düzenlenen operasyonda ölü ele geçirilen terörist Mensur Güzel'in kardeşi Şeyma Güzel'in de aralarında bulunduğu 65'i tutuklu 67 sanık katıldı.

KÜRTÇE YOKLAMA

Duruşmada mahkeme başkanı Metin Özçelik'in yaptırdığı yoklamaya sanıkların bir kısmı Kürtçe olarak ''buradayım'' dedi. Kürtçe bilmeyen ve aralarında Şeyma Güzel'in de olduğu kimi sanıklar da ''Buradayım'' diye yanıt verdi.

KÜRTÇE SAVUNMA

Çoğu üniversite öğrencisi 43 sanığın, kimlik tespitlerinin Kürtçe yapılmasını istemeleri ve mahkemenin de buna izin vermemesi nedeniyle kimlik tespitlerinin yapılmadığı tutanağa geçirildi. Aralarında Şeyma Güzel'in de olduğu diğer sanıklar ise kimlik tespiti yaptırdı.

Sanıklardan Mukaddes Çınar, sorulara Arapça cevap verdiği için kimlik tespitinin de Arapça yapılmasını istedi.

Kimlik tespitinin ardından başkan Metin Özçelik, sanıklara hitaben, ''Genel olarak 'terör örgütü üyeliği' suçuyla ilgili yargılama yapıyoruz. Kimlik bilgisi verenlerin savunmasını alacağız'' dedi.

Duruşmada Kürtçe bilen tüm sanıklar adına söz alan avukat Mehmet Ali Kahraman, Lozan Antlaşması'nın 39. maddesinin son fıkrasına göre, mahkemenin, kişinin bildiği anadil çerçevesinde kolaylık sağlaması gerektiğini belirterek, Türkçe dışında bir dille kimlik tespiti yaptırılmamasının mevzuata aykırı olduğunu savundu.

Avukat Kahraman, kimi sanıklar için tercüman aracılığıyla Kürtçe, Arapça ve Zazaca kimlik tespiti ve savunma yapılmasını talep etti.

ABİSİNİN MEZARININ BAŞINDA OLMAK İSTİYORMUŞ!

Duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan Şeyma Güzel, Kürtçe bilmediğini ve diğer arkadaşları gibi savunmasını Kürtçe yapamayacağı için üzgün olduğunu ifade ederek, ''Asimile olmuş bir ailenin ferdiyim. Köyümüz boşaltıldığı için, zorunlu göç nedeniyle metropolde yaşamak zorunda bırakıldım. Savunmamı Kürtçe yapamadığım için Kürt halkından ve annemden özür diliyorum'' dedi.

Ağabeyi Mensur Güzel'in, Kocaeli'de kaçırdığı ''Kartepe'' adlı deniz otobüsüne düzenlenen operasyonda ölü ele geçirilmesi olayına işaret eden Şeyma Güzel, ''Ben bugün burada olmak istemiyordum. Burada olmak yerine, infaz edilen ağabeyimin mezarında olmak istiyordum. Onun cenaze törenine katılmak istiyordum. Bu başvurum mahkemece reddedildi. Oysa bu benim en doğal hakkımdı. Reddedildiği bana bildirilmedi bile'' diye konuştu.

Bu sırada araya giren mahkeme başkanı Özçelik, ''Başvuruyu biz aldık. İstenen belgeler gelmediği için talebi reddettik'' dedi.

Şeyma Güzel'in, ''Ağabeyim, kafasına 3, kalbine de 3 kurşun sıkılarak infaz edilmiştir'' demesi üzerine tekrar araya giren başkan Özçelik, ''Hassasiyetinizi anlıyorum, ama konuştuğunuz konu bizim konumuz değil'' ifadesini kullandı.

MAHKEME HEYETİNDEN TEPKİ

Şeyma Güzel'in avukatı Sinan Zincir'in, ''Bırakın konuşsun. Müvekkilim hakkında yargısız infaz yapılmıştır ve konuşmalıdır'' demesi üzerine başkan Özçelik, ''Burada basın açıklaması yapmıyoruz. Bu benim konum değil. Mahkeme iddianameye bağlıdır. Beni bu olay ilgilendirmiyor. 65 tutuklu sanık var, iddianamede olmayan konular burada tartışılmasın. Sizi anlıyorum, ama benim işim de iddianameyle ilgili yargılama yapmak'' şeklinde konuştu.