Termik santrallerin tehlikesi

Yapılan araştırmada, Orhaneli Termik Santrali'nin halk sağlığı açısından ciddi riskler taşıdığı ortaya çıktı.

Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanlığı'nca yapılan araştırmada, Orhaneli Termik Santrali'nin halk sağlığı açısından ciddi riskler taşıdığı ortaya çıktı.

Orhaneli Termik Santrali çevresinde yaşayanların akciğer fonksiyonlarının değerlendirilmesi için 1.5 yıldır yürütülen araştırmanın sonuçları, Uludağ Üniversitesi Rektörlük Salonu'nda açıklandı. Araştırmanın uygulama aşaması ve sonuçları hakkında bilgi veren Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kayıhan Pala, termik santral çevresinde oturanların akciğer fonksiyonlarında azalma görüldüğü sonucuna ulaştıklarını, bu etkinin şimdilik öksürük, balgamlı öksürük gibi yakınmalara henüz dönüşmediğini, ileriki dönemlerde etkisini gösterebileceğini söyledi. Araştırma ve kontrol grubu olarak 2 ayrı çalışma grubu üzerinde araştırma yaptıklarını da ifade eden Pala, "Araştırma grubu olarak santral bacasına hakim rüzgarlar yönünde 1.5-12 kilometre uzağında bulunan 15 yaş üzeri nüfusu seçtik. Kontrol grubu olarak santralin bacasına 30 kilometreden uzak olan Görükle, İrfaniye, Konaklı beldelerini belirledik.

Tamamen gönüllülük esasına dayalı araştırmada katılımcılar 23 soruluk anketi cevapladıktan sonra boy, kilo, kan basıncı, solunum testi gibi fiziksel muayeneden geçti. Çoğunluğunu 35-54 yaş grubunun oluşturduğu 3 bin 38 kişi üzerinde yaptığımız araştırma, santral çevresinde yaşayanların Görükle, İrfaniye ve Konaklı beldelerinde yaşayanlara göre solunum fonksiyon testlerinde bir etkilenme olduğunu ortaya koydu. Sigara içmeyenlerin, çocuk, yaşlı,
astım hastası, KOAH'lılar ile sosyoekonomik seviyesi düşük
vatandaşların daha büyük risk altında olduğu da araştırmada elde
ettiğimiz bulgular arasında" dedi.

Bölgede kirlilik ölçüm istasyonu bulunmaması, sağlık ocaklarının çalışmaması gibi nedenlerle yeterli veriler toplayamadıklarını belirten Pala, bölgede yaşayanların sağlık durumlarıyla ilgili daha geniş çevresel etkilenme araştırmaları yapılması ve risk gruplarının düzenli izlenmesi gerektiğini vurguladı.

Pala, bölgede bulunan kül barajlarının etrafının korumasız olarak yapıldığını ve halkın bu barajlardan tarım için sulama yaptığını ifade etti. Pala, bu baraj etrafında yapılan tarımın kaldırılması gerektiğine de işaret etti. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hamdi Aytekin ise, Keles'te kurulması düşünülen ve tartışmalara yol açan termik santralle ilgili olarak, buraya santral kurulmasının doğru olmadığını kaydetti. Prof. Dr. Aytekin, "Burada sadece 20 yıllık bir kömür rezervi var. Yüzeye yakın olduğu için açık yöntemle çıkarılmak zorunda. Ben hiçbir yatırımcının böyle kısa dönemli bir işletme için santral kurmaya yanaşacağını zannetmiyorum. Benim şahsi görüşüm, eğer santral kurulacaksa Keles'e değil de, Orhaneli Santrali'ne bir ünite daha ekleyerek var olan rezervlerin değerlenmesi yönünde" diye konuştu.