Silâhsızlanma hareketi başlatıyoruz
Haftada bir gün de İzmir’in bölgesel gazetesi
Haberekspres’e makale yazıyorum.
Bundan kısa bir süre önce Haberekspres2te
yayınlanan “Geç bile kaldık!” başlıklı yazım
şöyleydi:
Galatasaray şampiyon mu?..
Hemen birileri silaha sarılır.
Milli Takım galip mi?..
Gökyüzüne mermi yağar.
Düğün mü var?..
Bam!.. Bam!.. Bam!..
O "bam bam"lar içimde hep
"eyvah!"lara dönüşür.
Ne zaman sevinecek bir şey olsa, "Eyvah yine
üzüleceğiz" diye içime bir sıkıntı çöker.
"Eyvah!" derim, "teşhirciler"
kimbilir nerede yine bir evladımıza zarar verdiler.
Yine aynı şey oldu; Denizli'de yüzlerce silahtan
çıkan mermilerden biri başına isabet eden İbrahim
Dalkılıç adlı yavrumuz hastaneye götürülmeye çalışılırken
annesinin kollarında öldü.
***
Sağlık Bakanlığı'nda Daire
Başkanı'ydı.
Bir beyefendi adam.
Bir gün aldığı bir haberle sarsıldı.
Gündüz vakti, iki çocuk Ankara'nın merkezinde
yolda giderken biri, birden yere düşmüştü.
Nefessiz!..
Ne oldu diye heyecanla bakanlar ne görsünler?..
Başında bir kurşun!..
Nereden geldiği hiçbir zaman anlaşılmayan bir kurşun!..
Onun kızının başına isabet etmişti, iki gözünden sakındığı
evlâdının başına, annesinin her gün "nazar duası"
okuduğu yavrusunun, ciğerinin başına isabet etmişti serserinin,
"serseri kurşunu."
Kimbilir hangi "maganda"nın silâhından çıkıp onun
üzerine titrediği, severken anlatılmaz duygular yaşadığı kızının
başına isabet etmişti kurşun!
O gün, O da kalbinden vuruldu!
O günden bu yana, hem kızını, hem yüreğini kaybetti.
Kimbilir kaç ana baba bu acıyı yaşadı?
Sırf birileri erkekliklerini(!) "teşhir" edecekler
diye.
***
Tuncer Eşsizhan'ı kısa bir süre önce tanıdım.
Sancar Maruflu tanıştırdı.
O da "yüreğinden vurulanlardan."
Ama O, acısını silâhsızlanma mücadelesine yüklemiş bir aydın.
2,5 yaşında kaybettiği torunu Ali Stair'in başına
gelenler kimsenin başına gelmesin diye mücadele ediyor.
Şimdi de halka örnek olması gerekirken düğünde havaya ateş eden
AK Partililer hakkında tazminat davası açmış.
İzmirliler onu destekleyin; mahkemesine onlarca
insanla katılın.
"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" sözünü silelim
artık sözlüğümüzden.
Geç bile kaldık.
***
Bu makalenin mürekkebi ve İbrahim’in kanı
kurumadan başka bir “maganda kurşunu” haberi
geldi.
Galatasaray Üniversitesi son sınıf öğrencisi
Begüm Kartal (22), bir kına gecesinde, havaya ateş
açılması sonucu başına isabet eden bir kurşunla yaralanmış ve ne
yazık ki kurtarılamayarak hayatını kaybetmiş.
Okuyunca Sevgili Sancar Maruflu'yu aradım hemen
dertleşmek için…
O gönlü geniş adam çoktan harekete geçmiş bile.
Beni de davet ettiği bir etkinlik başlatıyor bireysel
silâhsızlanma adına…
Bu ay İzmir’den Türkiye’ye ses
vereceğiz hep birlikte: Silâha hayır!.. Lânet olsun
magandalara!