Merkez Bankası'nın faiz ve munzam karşılıkları yeniden düzenlemesine yönelik aldığı kararlar sıfırcı hocadan tam not aldı.
Abone olMerkez Bankası'nın zorunlu karşılık politikası "sıfırcı hoca"dan da pekiyi aldı. Moody's, "not üzerindeki etkisi pozitif olur" dedi Moody, Merkez Bankası'nın zorunlu karşılık oranlarını artırma politikasını değerlendiren bir not hazırladı.
KREDİ NOTU ETKİSİ POZİTİF OLUR
Merkez Bankası'nın zorunlu karşılık operasyonu, Türk bankacılık sistemi için pozitif kredi unsuru. Mevduat vadelerini uzatacak bir gelişme.
Çoğunlukla TL bazlı mevduatlardan elde edilen bankacılık kârları üzerinde etkide bulunacak. Banka bilançolarındaki mevduatların yüzde 60'ı kısa vadeli ve yüzde 70'i TL bazında. Bu durumda, daha yüksek bir munzam karşılık oranı piyasaların likiditesini ve kredi kapasitesini azaltmak için oldukça efektif bir yöntem.
BANKALAR KREDİLERİ YİNE DE KOMPANSE EDEBİLİR
Merkez Bankası tahminlerine göre 2011 başından bu yana piyasalardan 29 milyar TL (toplam kamu borçlanma araçları piyasasının yüzde 3'ü kadar) seviyesinde likidite emildi. Biz son gelişmelerle kredi büyümesi üzerindeki etkinin yüzde 6 civarında olacağını tahmin ediyoruz. Bankalar yine de artan faizler nedeniyle yükselen maliyetlerine rağmen, kredileri kompanse edebilecek konumda. Türkiye'de tarihi düşük seviyelerdeki faizler müşteri kaybetmeden bunu başarmaya imkan sağlayabilir. Aksi takdirde de zaten kredi yavaşlaması hükümetin hedefini destekler.
HASSAS NOKTA: KOBİ KREDİLERİ VE KREDİ KARTLARI
Türkiye'de kredi büyümesi 2010'da yüzde 35 seviyesindeydi. 2010 yılı aralık ayında toplam bankacılık aktiflerinin milli gelire oranı ise yüzde 88'e ulaşmıştı (bu rakam 2008 yılında yüzde 77 seviyesindeydi. Mortgage kredilerinin oranı milli gelirin yüzde 5'ini, hanehalkı borçluluğunun oranı ise yüzde 15.6'ya varıyordu.
Hızlı büyüyen küçük ve orta ölçekli işletmeler ve kredi kartı borçları kırılgan noktayı oluşturuyor.
BANKA BONO İHRAÇLARI ARTABİLİR
Bankalar bu politikanın ardından daha uzun vadeli fonlama imkanları araştırmaya başlayacak. Bu açıdan uzun vadeli banka bonosu ihraçlarında artışlar yaşanabilir. Biz bu durumda BDDK ve SPK'nın gelecekteki fonlama hareketlerini daha dikkatli izlemesine neden olacaktır
ÖNCEKİ HABERLER
