Müttefiğimiz ABD'nin, gerçek yüzü

ABD, İslam Konferansı Örgütü, bakanlar toplantısına katılan İKÖ temsilcilerine, bir mektup gönderdi. Mektubun Abdullah Gül'ün eline geçmesi ise skandala neden oldu.

Washington, eylül ayındaki İKÖ toplantısında üye ülkelere 'KKTC'yi tanımayın' mesajı içeren bir mektup gönderdi. Mektup, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e de gidince skandal ortaya çıktı Avrupa Birliği'nin, Türkiye'nin önüne Kıbrıs engeli koymasının yankıları sürerken, ABD yönetiminin de İslam ülkelerine 'Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni tanımayın' çağrısı yaptığı ortaya çıktı. ABD'nin tavrı, Kıbrıs'ta çözüm için hummalı bir çalışma yürüten Ankara'da şaşkınlık yarattı. Rapor kriz yaratmıştı Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'na paralel olarak, 18 Eylül'de New York'ta düzenlenen İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) bakanlar toplantısına katılan İKÖ temsilcilerine, ABD'den 'KKTC'yi tanımayın' mesajı içeren bir mektup iletildi. Asıl skandal ise mektubun, KKTC'yi tanıyan ve destekleyen tek ülke olan Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e de gönderilmesiyle yaşandı. Mektubu alınca büyük şaşkınlık yaşayan Gül yakın çevresine, 'Bu kadar da olmaz ki' diye yakınarak, ABD'nin garip tavrına tepki gösterdi. New York'ta 18 Eylül'de düzenlenen İKÖ bakanlar toplantısına Kıbrıs'ın geleceği ile ilgili tartışmalar damgasını vurmuştu. Toplantılar sürerken İKÖ Genel Sekreteri Tunuslu Abdelouahed Belkeziz tarafından kaleme alınan raporda, 'Kıbrıs hükümeti olarak Kıbrıs Rum yönetiminin tanındığı' ifadelerine yer verilmesi Türkiye'yi ve KKTC'yi ayağa kaldırmıştı. Raporun ABD'nin baskısıyla hazırlandığı iddiaları kulislere yansımıştı. Ancak, toplantıların sorunda sağduyu galip gelmiş ve İKÖ Bakanlar Toplantısı sonuç bildirgesinde, 'İKÖ, Müslüman Kıbrıs Türk halkının haklı davasını destekler' görüşüne yer verilmişti. Böylece, ABD yönetiminin New York'taki girişimleri sonuçsuz kalmıştı. 'Emsal olursa tazminatı ödemeyiz' Avrupa Konseyi Delegeler Komitesi'nin önceki gün aldığı kararla, Kıbrıslı Rum Loizidu Davası ile ilgili 900 bin dolarlık tazminatı Türkiye'nin 19 Kasım'a kadar ödemesi için yaptığı baskı, Ankara'da temkinli karşılandı. Diplomatik kaynaklar, 'Emsal teşkil ederse tazminatı ödemeyiz' görüşünü dile getirdi. Aynı kaynaklar, 'Olumsuz bir gelişme, ancak bu bir ultimatom veya kriz değil. Memnunluk duymadık ama bu karar bizim irademizi değiştirmiyor. Emsal teşkil etmezse tazminatı öderiz' değerlendirimesi yaptı. Dışişleri yetkilileri, 'Bu kararda 19 Kasım tarihi konulması bir yenilik, ancak Avrupa Komisyonu normlarında AİHM kararlarına uymayan ülkelere uygulanacak herhangi bir yaptırım bulunmuyor' diye konuştu. Türkiye, Loizidu Davası'nın 'emsal teşkil etmesi' endişesiyle AİHM'nin 1998'de aldığı 900 bin dolar tazminat ödenmesi kararını 5 yıldır yerine getirmiyor. Kaynak: Akşam