BIST 10.083
DOLAR 32,37
EURO 34,78
ALTIN 2.438,72
HABER /  GÜNCEL

'Kaygı ve istikrarsızlığın yılı' 2014

Ukrayna'daki çatışmalarla başlayan ikinci soğuk savaş, IŞİD'in Suriye ve Irak'taki yükselişi, Ebola salgını, artan ayrılıkçı eğilimler. BBC Dış haberler Editörü John Simpson'ın gözünden 'kaygı ve istikrarsızlık yılı' 2014.

Abone ol

Yıllar aslında sokaklardaki kalabalıklar gibi. Çoğu gelip geçer ve üzerinizde hiçbir iz bırakmaz.

Ama bazı yıllar bilincinizde ve tarihte ciddi izler bırakır. 2014 de böyle bir yıldı. Yaşananlar her şeyin aşağı yukarı bildiğimiz gibi devam edeceğine dair o tembel duyguyu yerle bir etti.

İşte bu olaylardan bazıları;

21 Şubat'a Ukrayna'da Rusya yanlısı Yanukoviç hükümeti ve Ukrayna'nın Nato ve Avrupa Birliği'ne katılmasını isteyen eylemcilerin sokaklardaki şiddeti çatışmaları zirve yaptı.

Kiev'in ana meydanında toplanan eylemciler hükümete karşı silaha davranma tehdidinde bulundu. Polis geri çekildi ve Cumhurbaşkanı Yanukoviç Rusya'ya kaçtı.

Sağcı bir darbe miydi, yoksa bir halk ayaklanması mı? Ruslarla Avrupalılar ve Amerikalılar doğal olarak farklı görüşteydiler.

Çok geçmeden Kırım Körfezi Rus üniformaları giyen, ancak gönüllü olduklarını iddia eden askerler tarafından ele geçirildi.

Hep Rusya'nın ayrılmış bir parçası gibi gözüken Kırım gerçek bir referandumla Rusya Federasyonu'na katılmayı seçti. Rusya çok memnundu.

Doğu Ukrayna'da ise topyekun bir iç savaş yaşandı. Rus güçleri savaşta çeşitli kılıklarda yer aldı.

Amsterdam-Kuala Lumpur seferini yapan bir Malezya Havayolları uçağı Ukrayna hava sahasında seyrederken Rus yapımı bir füzeyle vuruldu. Uçaktaki 298 tamamen masum insan öldü.

Görülmemiş olaylar

Bunlar Avrupa'da şimdiye dek görülmemiş olaylardı. Avrupa Birliği, ABD, diğer ülkeler ve uluslararası kuruluşlar Rusya'ya ambargo uygulamaya başladı.

Ekonomik açıdan giderek büyüyen bir hasar gören Rusya Batı'ya daha sert bir şekilde meydan okumaya başladı. Daha hafif ve daha az tehlikeli olsa da ikinci bir soğuk savaş başladı.

2014'te şoke edici başka gelişmeler de vardı.

9-10 Haziran gecesi çok da iyi eğitimli olmayan 1300 radikal İslamcı'dan oluşan konvoylar Irak'ın en büyük şehirlerinden Musul'a saldırdı ve ele geçirdi.

IŞİD'in siyah bayrağı dünya çapında tanınır hale geldi. Tüm İslam dünyasına yayılma tehdidini de barındıran bir güç Irak ve Suriye'de şimdiye dek görülmeyen bir güç ortaya çıktı. Irak Ordusu, özellikle de subayları kaçtı. Ertesi gün IŞİD'in siyah bayrağı Tikrit'te de dalgalanıyordu ve başkent Bağdat'ı da alacak gibi görünüyorlardı. Ancak Bağdat dayandı.

IŞİD daha sonra kentleri değil de, savunmasız tutsakları öldürdükleri iğrenç cinayetleri ustaca görüntüledikleri videolarla haber gündemini işgal etmeye başladı.

IŞİD'in yükselişi

IŞİD karşıtları yavaş yavaş kendilerini toparlamaya başladı. Bağdat'taki mezhepçi hükümet değişti. IŞİD'a karşı koalisyona Batılı ülkeler, Irak Kürtleri ve İran'dan oluşan adı konulmamış bir koalisyon IŞİD'e karşı savaşta Suriye'ye katıldı.

Şu anda hiç kimse ciddi olarak IŞİD bayrağının tüm bir bölgede dalgalanacağını düşünmüyor. Ancak IŞİD Pakistan'dan Libya'ya birçok aşırılık yanlısını etkiledi ve kendisine çekti. Nijerya'da da Boko Haram IŞİD'in en kötü özelliklerini taklit ediyor gibi görünüyor.

2014'te dünyanın bir kez daha bir salgın hastalığa boyun eğebileceği korkuları yaşandı dönem dönem. Bu kez salgının adı Ebola'ydı.

Aslında dünyanın hastalığa tamamen boyun eğmesi tehlikesi pek de gerçekçi değildi. Çünkü bu kez hem dünyanın daha hazırlıklıydı hem de hastalık büyük bir salgına dönüşecek özellikler göstermemesi. Ama yine de hastalık pek çok kişiyi korkuttu ve bu durumlarda sıkça görüldüğü gibi bu koşullar altında bazı ülkeler ve kişiler çok da düzgün davranışlar sergilemedi.

Geriye dönüşlerin de yılıydı aynı zamanda. ABD ve İngiltere çekildikleri Irak ve Afganistan'a yerel güvenlik güçlerine destek olmak için yine asker yollamak zorunda kaldı.

Ayrılıkçı duygular Avrupa'da, İskoçya ve İspanya'da büyüdü ve Avrupa Birliği'nden hoşnutsuzluk iyice arttı.

Hong Kong'da ayrı bir kimlik yaratma arzusu Çin'in daha sert bir tutum takılmasına neden olurken, Cumhurbaşkanı Şi Jinping Komünist Parti'deki kontrolünü arttırmaya kararlı bir şekilde devam etti.

Yılsonuna yaklaşılırken dünyanın bazı büyük meseleleri sokaklara da yansıdı. Sydey, Dijon ve Tours'da meczuplar İslam adına insanlara saldırdı. Müslümanlara yönelik ırkçı saldırılar da arttı.

ABD'de siyahların beyaz polisler tarafından öldürülmesi nedeniyle polise yönelik güven sarsıldı.

Time dergisi 2014'ü "selfie-özçekim" yılı ilan etti. Belki de gerçekten öyle. Bence de bu yıl istikrarsızlık ve kaygıların yılıydı.