BIST 10.644
DOLAR 32,20
EURO 35,01
ALTIN 2.500,70

Kâbe Tahrir Olmalı!

Mısır'da korkunç bir katliam devam etmekte..Mısır'ın değil, Sisi'nin ordusu kendi halkının üzerine ölüm kusuyor.Binlerce ölü, on binlerce yaralı... Masumların çığlıkları semada buharlaşıyor...Söz konusu insan hakları ve demokrasi olduğunda birkaç cılız na

Mısır'da korkunç bir katliam devam etmekte..

Mısır'ın değil, Sisi'nin ordusu kendi halkının üzerine ölüm kusuyor.

Binlerce ölü, on binlerce yaralı... Masumların çığlıkları semada buharlaşıyor...

Söz konusu insan hakları ve demokrasi olduğunda birkaç cılız namuslu ses dışında her zaman çifte standartlı olmuş Batı dünyası sessiz. Ses çıkardıklarında da darbecilere destek veren açıklamalarda bulunuyorlar.

Batı'nın kuyruğuna takılmış, başta Suudi Krallığı olmak üzere Arap dünyasının petrol zengini şeyhleri ve rejimleri bölgedeki halk hareketlerini kanla bastırıyor, kanla bastıranlara para yardımı yapıyor.

 

* * *

 

Peki ne yapmalı ki bu kanlı kısır döngü kırılsın?

Mazlumder gibi İslami kesimin aklı başındaki sivil toplüm örgütleri, sorunun kaynağını oldukça yerinde tespit ederek, protesto eylemlerini Suudi Büyükelçiliği önünde gerçekleştiriyorlar.

Ama bu yeterli mi? Sonuç verir mi?

Sosyal medyada rastladığım ilginç bir öneri var.

Suudi ekonomisine ve dolayısıyla rejimine darbe vurmak için, müslümanları Hac'cı boykot etmeye davet ediyorlar.

Katılmadığım bir öneri bu. Hem dini açıdan sıkıntılı görmekteyim, hem de pratik açıdan insanların boykota katılmaları düşük bir ihtimal gibi.

Peki ne yapmalı?

 

* * *

 

Hac'cı boykot etmek yerine, tam tersine bu yıl Kâbe'de toplanan kalabalıklar, Suudi rejimini protesto ederlerse, yani Kâbe'yi Tahrir yaparlarsa, işte o zaman bu gerçek Arap Baharı olur.  (İlk Tahrir'den bahsediyorum, şimdi darbecilerin toplandığı Tahrir'den değil!)

Çünkü o Suudi rejimi orada durdukça, İslam dünyasına çöreklenen katillerin finansörü olmaya devam edecek.

Hac, müslümanların yıllık kongresi gibidir esasında, öyle olması gerekir.

Dünyanın dört tarafından müslümanlar bir merkezde toplanarak, doğrudan katılımcı demokrasi mekanizmaları ile Ümmet'in sorunlarını masaya yatırmalı.

Ama yüzyıllar içinde, Emevi geleneğinin etkisiyle müslümanlar pasifize olmuş şekilde salt bir turistik ziyarete dönüştürmüş Hac ibadetini.

İşte, eğer Hac'da toplanan kitleler, Suudi rejimi başta olmak üzere, İslam ülkelerindeki eli kanlı tüm rejimleri protesto ederlerse, hepsine birden "Defol!" derlerse, milenyumun devrimi olur bu.

Belki de, böyle bir protestonun olacağından ürkerse, Suudiler kendileri iptal ederler Haccı.

Ve petrol kadar önemli bir gelir kaynaklarından olurlar. Rejimleri büyük hasar alır. İki yüzlü Batı dünyası da en büyük müslüman (!) müttefiklerini yitirir!

Bu sebeple, Hac'cı boykot yerine, Hac'da Kâbe'yi Tahrir yapmalı diyorum.

Hem böyle birşey olduğunda, yüzbinler Kâbe'nin etrafında "barikat kurduğunda", oraya kurşunlarla saldırmayı, bombalamayı göze alabileceklerini sanmıyorum Suudilerin.

Attıkları kurşunların, bombaların Kâbe'ye zarar vermesi karşısında, 21. yüzyılın Ebrehe ordusu haline gelirler çünkü.

Müslüman dünyası ayağa kalkar.

Kalksın da zaten, yeter yüzlerce yıldır uyuduğu!

 

* * *

 

Gelelim ülkemizdeki sefillere.

Atatürk'ü tarihten kopararak bir put haline getiren lâikçi yobazlara yani.

Açın bakın ulusalcı gazetelere, ulusalcı sosyal medya sayfalarına.

Aydınlık gazetesinin dünkü manşeti mesela. Mısır ordusunun kendisine dönük silahlı bir ayaklanmayı bastırdığını yazmışlar!

Bu zihniyetin sosyal medya sayfalarında, Mısır ordusunun oradaki tüm "dinci" yobazları öldürmesini dileyenleri mi ararsınız, Türkiye'de de aynısının yapılmasını isteyenleri mi...

Bunlar da işte "lâik palalılar" anlayacağınız.

Ellerine eski güçleri ve fırsatları geçse, neleri yapmaya teşne olduklarını görüyorsunuz.

Ağa babaları Ergenekon'dan ötürü içeride olmasaydı, bu Gezi olaylarını fiili darbeye dönüştürecekleri açıktı. Ve sadece Ak Partili kesimlere değil, Gezi'ye destek veren anti-Kapitalist müslümanlara da, özgürlükçü sol ve sosyalist çevrelere de Sisi'nin şimdi Mısır halkına yaptığının aynısını yaparlardı.

Çünkü faşizm kandan beslenir!

Bu kesimlerin kendilerine "Sol" demeleri, gazetelerine "Sol" veya "Aydınlık" adını vermeleri sizleri yanıltmasın.

Karanlığın da karanlığı, sağın da sağı küçük birer Hitler hepsi!

Ak Parti, ve Ak Parti yanlısı yazar, siyasetçi takımı Gezi'de isyan eden herkesi ulusalcılarla aynı kefeye koyup, bu kesimlere karşı otoriterleşerek değil ancak daha fazla demokratikleşerek kazanabileceğini umarım anlar.

Yoksa gidişat bizde de Eylül'den itibaren Mısır olmaya doğru... Bunun bir sonrası Suriye, Allah korusun...

 

* * *

 

#DirenMısır #DefolSisi #DefolSuud

Yaşasın Demokrasi!

Yaşasın Özgürlük!

Allah tüm mazlumlara güç, kuvvet, irade ve feraset versin...