İzmir işi valimiz ne olacak halimiz

Ardı ardına büyük bombalar patlarken, Türkiye’nin buharlaşan 200 milyar dolarlık milli servetinin hangi ellerde olduğunun ipuçları ortaya çıkarılırken, Demirellerin servetleri sorgulanırken, Gökkafes dümeniyle memleketin nasıl kafeslendiği, soyguncuların gizli servetlerinden milyon dolarları hala çerez parası gibi, şahsi menfaatleri söz konusu olunca harcayabildikleri görülürken...

Bu Vali olayı önemli midir?..

Çok önemlidir !..

Vali’nin yaptıkları yanına kar kalacaksa,ilişkileri sorgulanamayacaksa , beri yanda yetim hakkı adına yapıldığı belirtilen operasyonların üzerine gölge düşmez mi?.. Her iktidar kendi saadet zincirini kollayacak bir üslubun sahibi olursa bu işlerin sonu gelir mi?..

Vali, bir hadise yokmuş gibi gidip makamına oturabiliyor...

Vali “sırtım kalın” demeye getiriyor...

Vali ile İçişleri Bakanı Aksu meğerse hep birlikte ahbaplarmış Halis Toprak’la...

Geçmişteki ilişkiler milletin ocağına incir dikmkiştir, doğrudur da, gelecekte nefes alabilecek midir ?.. Geçmişin beline kazmayı indirerek topladığın puanı “benim tosunlarıma aldırdmayın” diye yol verirsen olur mu?..

Sayın Başbakan o Vali orada oturdukça sana oy verenin de kafasında soru işareti oluşmaz mı?.. Vali’niz konuştukça hem ikrar da bulunuyor hem de yalan beyan da!...

Vali Bey’in son açıklamalarına bakınız...

“20 yıl önce, 1985 yılında Bakanlığım tarafından İngiltere'ye 4 ay görevli gönderilmiştim. Tekrar görmek istedim. Halis Toprak, İstanbul'dan beni arayarak uçak bileti almamamı, Miles-Miles olarak birikmiş uçuş haklarının bir kısmını bizim için kullanacağını ifade ederek biletlerimizi gönderdi. İçişleri Bakanlığı'ndan aldığım yurtdışı izniyle Londra'ya gittim. Yurtdışı çıkışımızla ilgili olarak, eşim Dış Hatlar Terminali'ni hiç görmediği için onun arzusuyla dış hatlarda alışveriş yaparak çıktık. Aynı gün Halis Toprak, eşi ve çocuğunu da Londra'ya göndermeye karar vermiş ki uçakta karşılaştık. Londra Havaalanı'na, şirketlerine ait iki araç göndermiş. Araçlardan biri, eşi ve çocuğunu alarak evine gitti. Ben de eşimle iddia edilen arabaya binerek, kaldığımız otele gittim.”

Kötü senaryo Vali bey, kamyon çarpıp gözlerinin açılmasını bekleyen kör kemancıyı unutmuşsunuz!..

Koca İzmir’i bu basit mantıkla nasıl yönetebiliyorsunuz!.?

Vali bey Halis Toprak’la 1973 ten beri yakın dostmuş!..

Vay be!..

Eskiyi bırakın, Hani 1973 ü falan, o zaman Halis Aga’nın Diyarbakır’da nasıl tanındığını hep geçelim bu günlere dönüp ufak bir anektod hatırlayalım.

“Batık banka patronlarından neden oldukları kamu zararını tahsil amacıyla yoğun bir çalışma içine giren Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) bu kişilerin çok yüksek düzeylerde seyreden harcamalarını da mercek altına aldı.Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu uzmanları bu çerçevede yaptıkları incelemelerde uzun bir direnişten sonra kurumla borç erteleme anlaşması imzalayan ve son dönemde sürekli olarak havaalanlarında VİP salonunu kullanmasıyla gündeme gelen batan Toprakbank'ın hâkim ortağı ve Toprak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Halis Toprak'ın evdeki çocuklarına, hatta torunlarına bile maaş bağladığı ortaya çıktı. Batık banka patronunun kendisinin, çocuklarının ve torunlarının aldığı maaşın ise 100 milyar lirayı geçtiği belirlendi. Uzmanlar, batık banka patronunun yakınlarına bağladığı maaşlarla ilgili durumu Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu yönetimine aktardı. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu yönetimi de batık banka patronunu uyararak, hiçbir şirkette görev yapmayan çocuk ve torunlarına maaş ödememesini istedi. Toprak bunun üzerine fon yönetiminden gelen bu talebe karşı koymadı ve şirketlerde herhangi bir görevi bulunmayan çocuk ve torunlarının maaşlarını kesti. Maaşların kesilmesi sonucu kâr edip Halis Toprak'ın kamuya olan borçlarını ödeyen şirketlerinde 30 milyar liralık bir tasarruf yaratılmış oldu. Ancak Halis Toprak'ın yakınlarına ödediği maaşları kestiği ay, şirketlerinden aldığı kendi maaşını elde edilen 30 milyar liralık tasarruf kadar artırdığı tespit edildi. Bunun üzerine TMSF yönetimi Halis Toprak ile görüşerek batık bankacıdan maaşının 'makul' bir seviyeye indirilmesini istedi. Bu uyarı sonucu Halis Toprak'ın şirketlerinden aldığı maaş 'makul' bir seviyeye indirildi.”

Devletin Valisi, devletin milletin adına hesap sorduğu, servetini sorguladığı bir kişi ile canciğer kuzu sarması ilişkiler içerisinde olabilir mi?.. Bu durumda babası olsa, kardeşi olsa ,ikaz etmez uzak durmaz mı, ahlak, usul erkan bunu gerektirmez mi?.. Yoo Vali hala yaptığı işte bir yamuk göremiyor..

Çünkü bağlı olduğu Bakan’ın da aynı “yakın” üslupta olduğundan emin görünüyor... Vali Göksu'nun Cuma günü görevine başlayacağı bildirillmiş...

İzmirliler başta olmak üzere devletimize milletimize hayırlı olsun!...

Hani bir laf vardır “şeytan ayağını dolaştırdı” diye... Türkiye’nin kangren meselelerini ancak bu şekilde öğreniyoruz. Muflis Ağa’nın hala hava atma ilkel içgüdüsü ile VİP kullanma hevesi olmasa bu krema ilişki, memleketin kaymağını sıyıran yüksek katmanlarında kalacak.. Orada bulunan ayrıcalıklılar, bildikleri gibi yaşayarak bu ölümlü dünyanın şanslı kulları olarak mutluluklarını sürdürecekler... Ama afişe oluverdiler.

Oldular da ne oldu!?.

Tabii unutturulup gidiyor..! Krema biraz üzülüyor ama olan Türkiye’ye oluyor aslında.. Bu kangren işler unutturula unutturula, biriktirile biriktirile ülkemiz uçurumdan aşağıya sarkmaya başladı.

Çakal ulumalarını duyuyorsunuz değil mi?